Dünyaya yeni bir başkan seçmek gerekiyor ve sizin tek bir oyunuz, sonucu etkileyebilir. Aşağıda belli başlı özellikleri belirtilen üç adaydan hangisini iç rahatlığıyla seçersiniz sorusuna verilen cevapta da öyle görülen kişi:
Aday A, şaibeli politikacılarla sıkı fıkı. Falına baktırmadan iş yapmıyor. iki metresi var. Fabrika bacası gibi aralıksız sigara tüttürüyor ve günde sekiz ila on bardak martini içiyor.
Aday B, iki kez iktidardan düşürülmüş. Öğle saatlerine kadar uyuyor. Gençlik yıllarında afyon çektiği biliniyor ve her gece yarım şişe viski deviriyor.
Aday C, kahramanlık madalyası olan bir savaş gazisi. Vejetaryen. 40 yılda bir şişe bira içiyor ve hep tek kadının erkeği olmuş, resmi sevgilisi dışında başka macerası bilinmiyor.
yani burada Franklin D. Roosevelt ve Winston Churchill'den haliyle daha iyi görülüyor ama insan eliyle yaratılan bir dünya felaketinin en önemli mimarıdır kendisi.
ne var yani iki üç insanı ateşe verdiyse cehennemin fragmanını izletmiş adamlara işte, ne kadar iyi bir insan keşke herkes adolf hitler kadar düşünceli olsa.
1. dünya savaşı yenilgisinden sonra berlinde bir terziden kiraladığı odasında berlin manzaraları çizerek geçimini yapmaya çalışan başarısız bir ressamken iyi bir insandı. daha doğrusu başarısız bir ressam olduğunu, çizimlerinin hayatını idame etmeye yetecek kalitede olmadığını anladığı güne kadar.. işte o günden sonra film koptu ve 1. dünya savaşı esnasında sıradan bir askerken yaşadığı hezimetin sebep olduğu nefret, sanatçılık sürecinin başarısızlığıyla ruh meydanına hakim oldu. 1. dünya savaşı mağlubiyetinin bir yahudi ve komünist tezgahı olduğu fantezisine inanan fırtına birlikleri adı verilen faşist gruplardan aldığı ilhamla antisemitist bir propagandist, ari halk imalatçısı bir demagog oldu. sonrasını biliyorsunuz zaten..
demek ki birileri onun çizgi biçimlerini, renklendirme yöntemini, üretme tarzını beğenseydi milyonlarca insan ölmeyecek ve belki salvador dali yi, van gogh u andığımız gibi anacaktık. ibnelik işte..
Çok temiz, bembeyaz, nurlu bir kalbi vardır. Öyle iyidir ki katlettiklerinin katlini canlı canlı izleyemezdi, midesi bulanırdı, kusardı, rahatsızlanırdı bu şeker şey; öyle yufka yüreklidir kendisi.
şu sözlüğün orospu çocuklarını yüceltme, aklama çabası çok ilginç.
ne iyi nede kötüdür. tarihde ki pek çok ünlü figür gibi noramalden çok daha zeki ve hırslıdır o kadar.
cengiz han büyük iskender fatih ve kanuniden hiç bir farkı yoktur. ama hayatı hepsinden trajik ve destansıdır.
sözü edilen katliamlar sabun vs yapmaların hemen hepsi karalama kampanyasıdır ki nasyonel sosyalizmin kapital düzene tekrar baş belası olmaması için de bu gereklidir.
''savaşta her zaman kaybeden taraf suçludur. haklı olsa bile...''
su götürmez bir gerçektir. o narin, minik bıyığının, yana doğru yapıştırdığı saçının ve soğuk görüntüsünün altında yaramaz bir çocuk yatmaktaydı. çocuk işte arada sırada küçük yaramazlıklar yapabiliyor, hoş görmek lazım.
şunu unutmamalıyız ki; güç ve hükmetme arzusu her insanda vardır.
gücü şöyle hayal edin; elinizde yavru bir kaplan var, istediğiniz gibi sevip, istediğiniz gibi poposunu tekmeleyebiliyorsunuz. fakat zamanla kaplan büyüyor, büyüyor ve artık siz onunla değil, o sizinle oyun oynuyor. oyunun sonundada kafanızı koparıyor.
insanın elindeki gücün aşırı derecede artması da bu sonucu doğurur.