biriken dosya sayısının 90 bin e ulaşması neticesinde taciz davalarına bile bir yıl sonraya gün veren hayati bir kurumun can çekimesidir.az sayıda uzman ayda 300 tlye binlerce dava dosyası altında ezilmesine buna eklersek durum çok vahim.
üzmez kurulu diye bilinen bilinen altıncı ihtisas kuruluna geçen yıl 6 bin dosya gelmiş!
ne kadar sapık bir milletiz!ayda 400 taciz davasına bakılıyor burada;çocuk tacizcilerine 2011 sonuna kadar randevu veriliyor!
rakamlar korkunç!bu verilerle yolda yürüyen 3 kişiden birisinin potansiyel sodomik olduğunu düşüyor insan!
herkes adalet istiyor. ama insanların son zamanlarda unuttukları şey, önce kendilerinin adil olması gerektiğidir. yazık ki, kişisel zevkler uğruna adli makamlar gereksiz suç duyuruları ile dolup taşmakta. hal böyle olunca da, gerçek anlamda önemli olan suçlara sıra gelmiyor. özellikle cinsel taciz davalarında görülen, kadınların bir erkekle birlikte olduktan sonra, birlikte olduğunu kişiyi aldatması ya da artık o kişiyle birlikte olmak istememesi sonucunda ortaya taciz iddiası çıkmasıdır. kadın özgürlük(?) hakkını kullanarak istediği erkekle aynı yatağı paylaşıyor. ve halen onunla birlikteyken başka bir erkekle de beraber olmaya başlıyor. ehh iki erkeği idare etmekte uzun süre başarılı olmayınca, eski zevkinden vazgeçiyor ve artık görüşmek istemediğini söylüyor. sevgilisi durumu anlayınca, tacizden şikayetçi oluyor. neymiş efendim, artık onla değil başka bir adamla yatmak istiyormuş. ve bu gibi binlerce şikayet dilekçesi, suç duyurusu, dava adli makamlarca bekliyor. ve kadın yaptıklarından utanmayıp, ben adalet istiyorum diyebiliyor. çünkü onun adalet anlayışı, sadece kendine doğru yontulduğunda gerçekleşiyor. insanlar o kadar iğrenç şeyler yapıyor ki, böyle dava dosytalarını bile okumak istemiyorsunuz. çünkü her ne kadar insanların mide bulandırıcı davranışlar sergilediklerini bilseniz de, daha fazla bilmek istemiyorsunuz. yazık ki, cinsel taciz iddialarının neredeyse % 85 i bu şekilde gerçekleşmekte bu ülkede. gerçekten tacize uğrayanlara yazık olmuyor mu? zevk düşkünlüğünüz yüzünden, gerçek anlamda mağdur olmuş insanlara adalet sağlanmasına da engel oluyorsunuz. yani bir taşla 5 kuşu birden öldürüyorsunuz.
