Soruşturma sonunda, olayın faili olarak tutuklanıp daha sonra tahliye olan Deniz Astsubay Üstçavuş Çağrı Güler, Milli Savunma Bakanlığının onayı ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihraç edilmiştir.
hemen yanında "pkk ile diyalog ihanet değil" diye haber yapacak kadar türkiye cumhuriyeti'ne ve onun devlet geleneğine sahip çıkan bir gazetenin haberi.
türkiye cumhuriyeti başkanına adi denir mi hiç? 2000 yıllık türk devlet geleneği, töre falan filan. di mi lan taraf? david brent
----
bu taraf gazetesi inanılmaz şekilde cozuttu! yalnız dikkat çeken nokta ise, haberin hemen yanında duran '' pkk ile diyalog ihanet değil '' haberi!!! ne kadar kolay atıp tututor bu taraf. acaba taraf gazetesinin yazarlarından birisinin oğlu şehit olmuş olsa gene pkk ile diyalog u savunabilirler mi? leblebi
----
ayın ilk günlerinde çanak karşılığında kale denirken, ayın 20'lerine doğru yılmaz karşılığında çağrı denmeye başlanmıştır. hayır parola ve işareti alakasız şeyler olmak zorunda değil mi müdür? çanak - kale de hadi neyse de misak - milli ne arkadaş. misak kelimesini 2.bir yerde gören olmuş mudur misak-ı milli'den başka. ne komik şu taraf haberleri. neden hagi
öyle uydurma bir haber ki.bu cemaatçilerde kafa hiç çalışmıyor. adi- başbakandan önceki parola ve işaretlere bakalım. askerliğini er olarak yapan en geri zekalı er bile parola işaretin ata-türk, kara-kartal gibi birbirini tamamlamayacağını bilir. Mystiquewarrior
artık bu işler kabak tadı vermeye başladı.
bu taraf gazetesinin kaçıncı olayı, biri de çıkıp sorgulamıyor bunları takmışlar bir balyozdur ergenekondur gidiyorlar.
bu parolalar gizlilik esasıdır benim bildiğim, garnizona bu parolayla elini sallayan girebilir. al taraf gazetesinde bu haberleri yazanları, ebesini sikene kadar işkence et, kim çürük şakır şakır ötsünler.
bir de başka konu var, ülkenin bu kaos döneminde hangi aptal albay böyle bir parola koyup da kendini zan altında bırakırki?
ulusalcıları, yaşanan olayın normal olduğunu savunabilecek kadar aşağılık duruma sokmuş olaydır.
"adi" dendi diye adi mi olunuyor diyen mi ararsın, biz zaten her gün daha ağır şekilde hakaret ediyoruz nolmuş diyen mi. yuh artık arkadaş. hem de ellibin kere yuh size. bir insan bu kadar mı dar görüşlü, bu kadar mı sığ beyinli, bu kadar mı faşizan olur. atatürk'e mustafa kemal dendiğinde bile insanın suratına düşman gibi bakan suratların olduğu bir ülkede, nasıl olurda silah gücüyle değilde millet iradesiyle ülkenin başına geçmiş bir başbakan'a bunu söylersin.
halk kendisi hakkında bundan çok çok daha ağırlarını gün içinde çerez niyetine kullanırken bu göstermelik yapılan faşizm ve diktatörlüğün bir göstergesidir.
"darbe yapacaklar bak bize darbe yapacaklar asker bizi sevmiyor bizi seveni asker sevmez darbe yapacaklar ha"
ver çoşkuyu ver çoşkuyu!
rütbesiz erin biri "adi", öteki er ise "başbakan" diye bağırdı diye, başbakanımız adi mi olmuş oluyor?
bu nasıl zihniyet, nasıl bir anlayıştır yahu?
kaldı ki askerde bu işaret ve parolalar pek kullanılmaz, nöbet değişimi sırasında, hele bir de gece ise "lan 5 dakika geç kaldın, uykumdan 5 dakika çaldın, neyse ben senden nöbeti alacağım ilk nöbette görüşürüz." şeklindedir, askerin parolası genelde budur...
hep tarafın bulduğu komplo serilerinin şimdilik sorumlusudur. nedense taraf geldikten sonra ortalık karışmaya başladı. 2 senedir gazeteci olan 7.nesil gazeteciler nasıl o kadar güzel mizanpaj yaparlar o ayrı bi başlığın konusu.
"orduyu daha nasıl adice ve aşşağılıkça yıpratabilirim" temelinde kurulmuş olan satılık taraf gazetesi ve satılık yazarlarının kurduğu tezgahlardan sadece bir tanesidir. türk halkıyla türk silahlı kuvvetleri arasına yılan sokmaya çalışanların son numarasıdır, ama bu tezgah bir gün boynunuza dolanacaktır, bunu herkes böyle bilsin.
bu taraf gazetesinin kaçıncı olayı, biri de çıkıp sorgulamıyor bunları takmışlar bir balyozdur ergenekondur gidiyorlar.
bu parolalar gizlilik esasıdır benim bildiğim, garnizona bu parolayla elini sallayan girebilir. al taraf gazetesinde bu haberleri yazanları, ebesini sikene kadar işkence et, kim çürük şakır şakır ötsünler.
bir de başka konu var, ülkenin bu kaos döneminde hangi aptal albay böyle bir parola koyup da kendini zan altında bırakırki?
Başbakana ve ailesine hakaret etmenin popüler kültür haline geldiği ülkemde gayet normal bir durum haline gelmiş olaydır. Gün geçmiyor ki kendinden haberi olmayan ne yaptığını bilmeyen kişiler sırf millet yapıyor diye sırf moda oldu diye saçma sapan saygısız aptal videolar resimler paylaşmasın. Birileri tarafından planlanmış bu durum pekte parlak bir geleceğe sahip gibi görünmüyor.*
askerin hükümete olan bakış açısını, nefretini ve seviyesizliğini göstermesi bakımından önemli bir ayrıntıdır bu. bir ordunun komutanları, emri altındaki askerlerine ülke başbakanına hakaret derecesine varan şeyler söyletmesi ve bunun da parola adı altında yapılması, tsknın haddini çoktan aştığına bir delildir.
parolayı karşıdan gelen asker yüksek sesle söyler cevaben de, işaret yüksek sesle söylenerek parola-işaret bilinirliği kontrol edilir.
Erdek Deniz Üs ve Garnizon Komutanlığı da 25 Ocak 2010 tarihinde şubat ayı içerisinde tüm garnizonun kullanacağı işaret ve parolalarını gün gün belirlemiş. şubat ayı 22.gününün parola ve işareti şu şekildedir;
+adi
-başbakan
hal böyle olunca başbuğ'a araştıracağız demek düşüyor fakat taraf gazetesi albayın imzasının bulunduğu belgelere de yer vermiş.
--spoiler--
''yahu ne olacak bu memleketin hali?'' diye soramaz oldu artık vatandaş..o kadar çok gündem var ki neyi tartışsın? hangisinden dem vursun? darbe meraklıları mı ararsın, goygoycular mı,ergenekoncular mı? yoksa kafesciler, balyozcular mı..ya da ay ışığı,sarıkız mı? efenime söyliyeyim tekel işçileri mi,albayların intiharlarını mı,başsavcı tutuklamalarını mı..hangisi?
--spoiler--