54 nolu entry'ye en çok yakışan sözcük.tipik gençleriyle meşhurdur.bunlar genellikle çark caddesi'nin başında dikilerek kız keser,laf atarlar.genellikle dar paçalı,dimdik uzun saçlı,daracık gömlekli ilginç tiplerdir.emolara özenip ismail yk,can kan dinlerler.bu da ilginç bir tezattır tabii.dindar geçinip en baba hovardalıkları yapan erkeklerin çoğunlukta yaşadığı acayip şehir.bu arada adambaşı tavuk döner satan yerleri de eklemek gerekir.
yobaz dolu şehir . cadde gençlik tayfası kayıp insanlardır , 30 kişi 1 adam dövmeyi marifet sanarlar . esrar bol bol kullanılır , din-millet ayakları çekilir .
medeniyetin m'sinin olmadığı , tiksindiğim şehir .
çark caddesinde gezenlere bakıp sanırsınız ki paris moda haftasındayım; lakin gel gör ki cebi de içi de boş insan kalabalığıdır ve ne olacak bu boşlar diye düşündürür.
bazı mahalle adlarıyla geçmişte burada büyük bir lonca bulunduğunu düşündürten yer. semerciler, tığcılar, yağcılar, ozanlar, yahyalar, şirinevler, tekeler, papuççular.
bazı köylerin düğünlerinde insanlar oyun havası oynarken ip gibi düzülür karşı karşıya oynralar, düzen intizam bozulmaz.
garip gelmişti, hala da garip bence...
ayrıca taraftarlarıyla meşhurdur, yenilidiği vakit merkeze bi hüzün çöker bi agresif olur millet, yendiği zaman ise hangi maç olursa olsun sokakta halaylarla falan kutlarlar.
hiç sevmesem de bazen zorunlu olarak gittiğim şehirdir. okul zamanları çark caddesine inildiginde genc kaynayan ve adapazarı bazen güzel olunuyormuş dense de 2 saniye yalnız kaldınız mı hemen tanışalım mı diyen insanlar başınıza üşüşür. ama indirimleri gayet güzeldir ada'nın. yobazlarıyla ünlü, ama bir okadar öğrenci şehridir.
Sakarya ve Çark suyu arasında yer alan şehir, tıpkı bir adayı andırır. ada sözcüğü buradan gelmektedir. onyedinci yüzyılda yörenin Pazar yerinin bu şehir olması nedeniyle de pazar sözcüğü kullanılmaktadır. işte Adapazarı bu iki sözcüğün birleşmesinden oluşur.
birbirinden bağımsız yaşamların iç içe yşadığı şehir. Bir yanda cemaatlerin ve çeşitli dini temelli oluşumların kalesi sayılabilecek bir yer, bir yanda esrar kullanımında ve üretiminde türkiye' de önemli pay sahibi olan bir il, bir yanda futbolla yatıp kalkan gençler diğer yanda onları destekleyen peşlerinden koşan tatanga abileri, göçmenlerin yoğunlukta olmsından kaynaklı kozmopolit bir yapı derken oluşan allak bullak alışması zor hatta en başta imkansız gibi görünen nefret edilen ama alışınca vazgeçileneyen ayrılmak istenmeyen nadide bir ilimizin nadide merkez ilçesi.
sakarya ilinin merkezi olup bol miktarda yobaz içeren bir şehirdir. Öyle ki bu insanlar(!) geleneklerine çok bağlı olup çok dürüsttürler. Hotelde, Kirada, çarşıda, bakkalda şehir dışından gelenlere kazık atmaları dürüstlüklerinin en güzel göstergesidir. aynı zamanda bunlar ahlaklı insanlardır. sokakta gördüğü her kadını potansiyel yatak arkadaşı olarak görüp laf atmaktan çekinmezler. biraz açıkça kadın gördüklerinde allah-peygamber-sakarya nidalarıyla ağız salyalarını akıtarak kadının üstüne yürürler. yeterince gaz almışlarsa linçte edebilirler.
canınızın sıkıldığında, çark caddesinde turlayabileceğiniz akabinde çark caddesinde ikinci tur atabileceğiniz sonrasında yine çark caddesinde gezebileceğiniz yer... yapacak o kadar çok şey var ki(!), insan karar veremiyor ne yapsam ne yapsam diye kara kara düşünüyor...
geyiği bırakacak olursak;
tutuculuk yani dine bağlılıklarıyla övünen bir halk, nedense; üst katınızdaki daireyi aileye 350 ytl kiraya verip sizden yani öğrenciden 550 ytl almakta bir sakınca görmez... işin garip tarafı hani tutucu ya bu halk hani çok dindarlar, namazlarını kaçırmazlar, allah'ın adını ağızlarından düşürmezler ya, bir kız görünce 'allah allah kaseye bak' demekten de kendilerini alamazlar... tamam sessizdir sakindir, kafa dinlemek için birebirdir ama sadece kafa dinlemek için... uzun süreli yaşamda dinlendirecek olduğunuz kafayı yersiniz...
defolup gideceğim de, bırakmıyor işte rektörlük, illa diplomayı vereceğiz sana diyor, yoksa meraklı değilim kalmaya...
