geçenlerde görevli memura mukavemet suçuyla bizzat bulunduğum nöbetçi mahkemesi tarafından serbest bırakıldığım ayrıca jandarma arkadaşlarla beklerken götümün attığı adliye... *
çevre yolundan çarşıya gelirken sağda kalır. önünde inmek isteyen topel dolmuşlarını kullanabilir. dolmuştan inmeden önce şöforden çelik yeleğinizi almayı unutmayınız.
ulusal gazetelerin 3.sayfaları özel olarak adana'ya ayrılmıştır sanki. Ama allah var gittim gördüm çok güzel bir şehir. Kesinlikle klasik bir anadolu şehri değil. Barcelona'ya benzettim biraz. Oysa ben hiç barcelona'ya gitmedim. A dios adana'lı amigoslar.
insanın canı sıkıldıkça canlı aksiyon izlemeye gittiği bir yer, en azından benim öyle. herhangi bir yerde kavga eden insanları izlemeyen biri varsa o adanalıdır, adana adliyesine ve ekşınlarına alışıktır.
türkiye'nin en nezih adliyesi. adeta isveç norveç gibidir. sessizliği ve sakinliğiyle ün yapmıştır. tarihinde önünden bir trafik polisi dahi geçmemiştir. bir kütüphane havası hakimdir.
hemen dibinde ikamet ettiğim adliyedir. içeride belki kavgalar çıkıyordur fazlasıyla ama çevresinde o kadar da sık kavga çıkmaz. hemen yanındaki inönü parkında pet bardakla şarap içen adamlar bulunur. kadrolu tinercisi vardır. bir de arka tarafında eskiden civarın en iyi kebapçısı olan ama maliye tarafından dükkanı kapatılan ve artık tantuni satan ahmet usta var. sabahları poğaça da satıyor. demem o ki tamam korkutucu bir yanı yok değil adana adliyesinin ama normal bir şekilde işinize bakar, etliye sütlüye karışmazsanız başınıza bela almazsınız. çünkü, ülkemizde en çok kavga çıkaran sebep; "ne bakıyon lan?" dır.