35 yıl sonra enflasyonu tek haneli rakamlara indiren, ancak herzaman ihracatı patlattık görüşünü savunan, ithalat rakamlarını hep geri planda bırakan, cumhuriyet tarihinin en büyük dış açığını veren, çiftçinin anasına dil uzatan, gerektiğinde büyükelçiyi halkın önünde azarlayan, dini siyasete alet eden, milli görüşün devamı olan siyasal parti.
üç kuruşluk inatları uğruna ülkede var olan kaos ortamını bir anda su yüzüne çıkaran partidir.
uzlaşmayı bilemediklerinden, ya da uzlaşmayı bir kayıp olarak görüp ülkenin en yüksek mertebesinde üç büyük güç olmayı istemelerinden, üç günde türkiye ekonomisinin aslında ne kadar kırılgan olabileceğini göstermişlerdir bizlere tebrik ederim.
siyasetten anlamadıklarını düşünmüyor olmakla birlikte yaptıklarını anlayamamak pek de zor değildir aslında. ulaştıkları kadrolaşma derecesi, bir ülkenin tarihinin değiştiği özel günlerde kendilerine has kutlamaları aslında her şeyi açıklar niteliktedir. kurucularının geçmişlerinde şeriatı isteyen açıklamalarını bar bar bağırmalarına rağmen bu halkın kararsız kesimi, gözleri boyanmış şekilde koyun gibi bu partiye oy atıyorsa, her millet gerçekten hakettiği gibi yönetilir buna demokrasi denilir bir şekilde. değiştim demekle değişiliyor olsaydı çatırdamaların hiçbiri gerçekleşmezdi dünya üzerinde.
şimdi ne oldu peki? ss geldiler erken seçime. demekki ille de kötek gerekiyormuş bunlara. anayasa mahkemelerinde kadrolaşmaya gidemediklerinden şimdi büyük ihtimalle bu halkı 24 haziranda seçime götürecekler. bunun böyle olacağını düşünemedi mi o kafalarınız? şimdi çıkıp televizyonlarda, gazetelerde bağırın bakalım bunun adı demokrasi değil ki diye topu alınan mızmız çocuklar gibi. cumhurbaşkanı adayını belirlemeden erken seçimi düşünseydiniz ya? böyle olacağı gün gibi ortadayken, bu ülkenin sizin gibi şeriat isteyenlere kalacağını mı sandınız?
neredeyse bir asıra dayanmış cumhuriyeti size yediririz mi sandınız?
aq parti diye esprisi yapılan gereksiz insanlar topluluğu.
aralarında imam nikahlı, düğünlerde silah atmaktan çekinmeyen, normalde hapis yatmaları gerekirken dokunulmazlıkları olduğu için bir şekilde yırtan, kadrolaşma meraklısı, genelde atatürk düşmanı bir kısmı da yobaz olan milletvekillerini bünyesinde barındıran, karşı devrim sevdÂlası insanların yuvalandığı ülke tÂlihsizliği...
son günlerde ülkenin gerçek sÂhibi olan bizlerin(silahsız kuvvetler de diyebiliriz bunlara) meydanlarda sesini duyarak titreyen, sonuçta bir miktar yumuşama eğilimine girmiş bir politika izleyen(kolay değil öyle bu ülkenin en üst 3 kişisinin de şeriatcı olması) ve 24 haziran - 1 temmuz arasında erken seçim olabilir işareti veren bir başbakana sâhip partimsi.
ihracat miktarlarıyla övünüp ithalat miktarlarını açıklamayan...
tüik'i baskı altında tutup yanlış hesaplamalarla enflasyon rakamları üzerinde yanıltıcı sonuçlara neden olan...
sicak para adı altında özelleştirmenin bokunu çıkararak ülkeyi Âdeta satışa çıkaran ve bunu bir mÂrifet olarak gören...
halkıyla nasıl konuşulacağını bile bilmeyen...
ve en âdicesi de cumhurbaşkanı adayını seçtikleri sırada "kıskananlar çatlasın" diyerek tempo tutacak kadar düşmüş insan(sı)ların da bir şekilde yuvalandığı partimsi...
çok büyük olasılıkla cumhurbaşkanlığı seçim süreci tamamlanamayacağına göre ve tamamlanamadığında da erken seçim kararı otomatikman alınma zorunluluğu olduğundan(anayasa öyle diyor) ve bunu bildiklerinden erken seçim kararını kendilerinin aldıklarını göstermeye çalışan parti..
destekleyenlerin ak parti, karsi olanlarin da akepe dedigi parti. bu konuda asmis olan zat mehmet ali birand'dir. akp'yi oven yazilarinda ak parti, elestirdigi yazilarinda akp der.
"siyasetin tek bir tanrısı vardır, o da paradır!" gibisinden son derece önemli bir tespiti es geçen malesef ki büyük ihtimal bilgisiz ** insanların hala savunduğu oluşum.
söylendikten sonra "hortum, ülke pazarlamacılığı, dini sömürü, ilegal sermaye vs" gibi şeyleri çağrıştırır ne hikmetse. ateş ve duman ikilisinin büyük payı vardır bu çağrışımlarda tabii ki, lakin ateşin varlığını anlamak için dumanı görmek gerekmemektedir artık. zira o kadar büyük ki bu yangın, heryeri sarmaya başladı bile.
kendisine sitem eden çiftiye "ananı da al git" diyen, hakaret etmeyen adamaysa hakaret davası açan,
gayet yerinde tiplemeler yapan karikatüristlere dava açan,
"senin oğlunda işsiz kalsın" diyerek halkla ne kadar ilgisiz olduğunu gösteren,
ekmeğin fiyatına zam yapmayıp, seçim kaygısı gelince "bakın eskiden asgari maaşla x kadar ekmek alabiliyodunuz şimdi 3x kadar ekmek alabiliyosunuz" diyip halkı sözde zenginleştiklerine inandırmaya çalışan,
bu ülkede domuz eti yiyen başka dinlere mensup insanlar olduğunu düşünerek böyle bir karar almış ve oldukça laik davranmıştır. ancak yine de insanlara yaranamamıştır. şimdi böyle bir karar vermeseler vay efendim ülkede herkes müslüman mı domuz eti yemek istiyenler olamazmı nerde laiklik diye bıdı bıdı yapılırmıydı yaplılırdı. işin özeti ne yapsa yapsın bazı kesime yaranamayan partidir.