Bir milyondan fazla boş konut var ülkede. Ama insanlar parklarda yatıyor.
Milyonlarca çocuk, yaşlı, yetişkin, yeterli besin olduğu halde, sırf yoksul oldukları için yetersiz besleniyor.
Açlık sınırının altında milyonlarca işçimiz ve sürüsüne bereket dolar milyarderimiz var.
Çocuklara miras bırakmamız gereken ormanlar, sulak alanlar, denizler, ırmaklar üç beş kişinin imzasıyla sermayeye peşkeş çekilip yok ediliyor.
Ülkeyi yönetenlerin rüşvet görüşmeleri deşifre oluyor, bizim vergilerimizle terör örgütlerine kaynak sağlarken suç üstü yakalanıyrlar, tek bir tanesi yargılanmıyor.
Ülkede muhalif tek yayın organı kalmadı, hepsi malum çıkar gurubunun güdümünde manipülasyon aygıtı haline geldi.
Bir kaç şirketin kar hesapları, bir kaç siyasinin ihtirasları yüzünden çocuklarımız yabancı topraklarda ölmeye - öldürmeye gönderiliyor.
Ama mesele Sinan Çetin'in oğlunun parayı bastırıp hapisten yakayı sıyırmasına gelince "adalet duygumuz zedeleniyor"...
Bunca şeyden sonra çoktan yerle bir olması gereken adalet duygunuz hala "zedelenebilir" halde ise siz o duyguya iyice bir bakın. "Atalet"tir o.... "Adalet" olsa duramazsınız... alıntıdır.
