kandırılmış, duygularıyla oynanmış bireyin karşısındakine sitemi. acı olmadıgını soyleyerek kandırılan kisinin, tadına baktıktan sonra acı olduğunu farkedip kandıran insana yaptığı söylemdir. şimdi bu güzel ukteyi bi örnekle anlatalım, sonra cümle içinde kullanalım ki daha iyi öğrenin, daha iyi kavrayın **.
+abi mado bi dondurma yapmış inanamazsın!
-hadi be neliymiş birader?
+valla ben kırmızıdan da bir top koyarmısınız dedim, öyle keşfettim adını bilmiyorum.
gidilir, kırmızıdan 2ser top istenir ve yenilmeye baslandıgı sırada:
-acı lan bu
denir.
simdi dikkat ediyoruz tanımımızla örneğimiz tutmamakta. ve yazarımız g.t olmakta. peki yazarımız maçı buradan çevirebilecek mi? Acaba tüm maç boyunca bütün kazma halı saha oyuncuları gibi defansın sağında duran oyuncumuz, mac bitiminde ki korner atışı için çaktırmadan arka direkte pusu yapıp, o hayatında yapamadığı gol vurusunu yapabilecek mi? tüm izleyenlerin gönlünü kazanıp, akşam yattığında acaba maçı izleyen hatunlardan etkilenen olmuş mudur? diye ergen düşüncelerine dalacak mı? tamam be! toparlıyorum.
Tanım2: * Bir şeyi tadmadan önce acı olmadığına düşünen, inanan bireyin * tattıktan sonra acı olduğunu anlayıp hayata karşı serzenişi. ***
acı gittiğini geri dönen yavaş at,
gizli ve tekinsiz öksesi yaşamanın.
umulmadık sevinçleri tattıran bize,
renklendiren bir kuşun kanadını.
ve gece söküp gündüz örerek,
var gibi gösteren hiç olmayanı. *