zamanın behrinde, (fransa 98) 'lay lay lay laaaaaaaay oooooo breeezilyaaaaa lay lay lay lay laaaay' şeklinde türkçe tezahurat yapan bir grup brezilya taraftarıyla, fransa'dan! canlı yayına bağlanıp cümle alemi keklemiş zeki adam.
dediklerinde sonuna kadar haklıdır. dur parlama hemen, gel hele şöyle...
şimdi bu adamda ne karizma var, ne laf becerisi var, ne güldürme/eğlendirme becerisi var, ne tip var ne de endam... hiçbir şey yok, alelade "sokaktan geçen adam" kendisi. madem adamda iş yok, o zaman yaptığı programlara bakıyoruz; burada da herhangi bir özgünlük yok. tamamen yurt dışından olduğu gibi alınmış format, yani burada da kendisinin zerre yaratıcılığı falan yok, sadece bizim milletin çok sevdiği o mide bulandırıcı göz yaşı ve duygu sömürüsü faktörü ilave edilmiş. bağdat caddesinde fason mal satarken nasıl buralara geldiği de sanırım ancak 3. sınıf ülkelerde görülen o klasik yollarla açıklanabilir. şimdi konuya girelim;
neden alındı ki sevgili sözlük(ler) ahalisi? bu adamın her kıytırık programında sol frame'i "hede hödö(345)" şeklinde süsleyen ahali bu değil midir? programın olduğu her gün yüzlerce entry giren, yetmeyip bir de "var mısın yok musun x" şeklinde saçma sapan karakterlerin başlığının altına sayfalarca entry döşeyen ahali bunlar değil midir? kendisini zerre alakadar etmeyen bir sikik kutu açılacak diye yarım saat ekrana pür dikkat bakanlar bunlar değil mi? bu adam tutup da uludağ sözlük'ü övdü diye sevinçten pır pır eden ahali bu değil midir? e bütün bunları icra eden ahali zavallı değil de nedir peki?
sen bu kadar vasıfsız ve televizyon dünyasıyla alakasız bir adamı ve onun yurt dışından ithal programlarını göz kırpmadan izlersen adam sana istediğini der, sen gıkını çıkaramazsın arkadaş. şimdi burada "ayıp etti, bilmemne" edebiyatı yapmayın, hele hele burada o programı yerden yere vuruyormuş gibi durup da istisnasız her bölümü kaçırmadan izleyen ve başlığın altında sözde protesto yapan o kolpa kitle hiç konuşmasın. sen önüne dayatılan her şeyi ilah yapan, güdülmeye mahkum bir koyunsun ve bu adam da layıkıyla sana istediğini der, diyecek. hatta bundan aldığı gazla "eğlence sektöründe liderim" gibisinden deli saçması laflar da edecek; çünkü sen o replikteki "zavallı"sın.
adam ne demiş hatırlayalım: "Ben reytingimi oraya yazı yazan bazı zavallıların yazdıklarıyla ölçüyorum. Ne kadar entry olursa, ben o gece programın reytingini iyi-kötü anlarım." hay ağzına sağlık...
yani diyor ki, "benim bir boka benzemeyen programlarımın üzerine yüzlerce entry giriyor zavallılar*, ben de bunlara bakıp reyting ölçüyorum". haklıdır adam, her gün o programların başlığının altına bir ton zırva yazılıyor, demek ki izleniyor. o zavallı dedikleri içinde ben de varım ya da yokum, sikerler "don't feed the troll" demiş andy cole. ben bu adamdan ta 90'lı yıllarda futbolcuların peşinde elinde mikrofonla koştuğu zamanlarda kıl kapardım, şimdi meğer adam olmuş.
sizin gibi izleyici kitlesine böyle adamlar müstehak, alenen küfür etseydi daha tatmin olurdum ama bu da kafi. esasında sözlüğe değil de bütün koyun halkıma ithaf ediyorum bu yazıyı, artık baş tacı yapacağınız adamları iyi seçersiniz umarım...
adamın ağzından uludağ lafı çıksa hemen zavallı'nın teki gelip sözlüğe yazıyor; a ha lan a ha bizden bahsetti diye övüyor adamı, vay bee acun işte bizim adamımız türünden laflarla yalıyor ıssız acun'u. sonra diğer bir zavallı yazar da bundan etkilenip acun aslında iyi değil programları boktan ben bu adamın ne olduğunu biliyorum len tavırlarında giriyor entrysini ve o esnada istemdışı bi yalamasyon yapıyor. e adam da sonra size zavallı diyor napsın? hakediyor kimisi. aferin acun abi... acun da ne garip isimmiş lan?
hayatında hiçbir zaman birşeyler üretmemiş insandır. piyasanın en iyisiyim demiş. bu nasıl bir megolomanlıktır. yurt dışında yayınlanan programların, sırf paran var diye, yayın hakkını alıp televizyonda türkiye uyarlaması yapıyorsun. üstüne en iyiyim diyorsun? ne ürettin şu ana kadar amına koyim? başarılıyım diyorsan yap çok ilginç bir tv program formatı, yurtdışından para basıp alırlar kendi ülkelerinde yayınlarlar. başarı budur efendim.
ayrıca seni oraya hayallerinin değil, kimlerin sürüklediğini hepimiz biliyoruz. televizyon çocuğu seni...
televizyonlarda gereksiz ve düzey yoksunu programlar yapan bir şahsiyet. ha ama şu var ki, sözlükteki zavallılar konusunda sonuna dek hak veriyorum kendisine. "acun bizden bahsetti ehe ehe" diye yavşakça entryler döşenip selam gönderen zavallı bünyeleri çok gördü sözlük alemi, kimi okan'a selam çaktı kimi acun'a... adam gelip tüm yalaka ergenlerin ağzının orta yerine sçıverdi ya, helal olsun demek istedim.
haklıdır bana göre.. sonuçta ortada hayatlarında tanımadıkları ve tanımayacakları, sadece televizyon ekranı sayesinde tek taraflı bir bağlantı kurabildikleri herifin teki çıkıp kendilerine zavallı dedi diye zavallı olmadıklarını ıspatlamaya çalışan bir kitle var, bunu görmezden gelemezsiniz..
ki ayrıca zaten sadece programdan sonra gidip artık hangi sözlükte yazıyorsa oraya ''yaa işte türk medyasının geldiği hal.utanın utanın,şu programın rezilliğine bakında utanın !'' yazmak için 4 saat bi grup adamın el ele tutuşup çeşitli kutular açmasını izleyen biri için zavallı sıfatı hoşgörülü bir ifade bile olabilir..
arkadaş yalan mı söylüyor adam? hayır bu ülkenin en zavallı topluluğuyuz biz. 4 hatta 5 ve hatta hatta 6 senen üniversite okumuş bir halt olamamış insanlarız...
tarihten, kültürden bilimden bihaber saçma başlıklarla gün geçiriyoruz ekran başında.sonra birisi bize gerçeği söyleyince tü kaka ilan ediyoruz.
sen ne yaptın da bize zavalı diyebilirsin adama orası ayrı konu. bu savunma kalkanlarını harekete geçirip karşı atağa geçmek olur ama zavallı olduğumuz gerçeğini değiştirmez.
isterseniz hemen başlayayım karşı atağa;
kim olduğunu ve bugüne kadar insanlık namına ne yaptığını bilmediğimiz halde hayatın sırrını çözmüş şekilde davranan adam.
yabancı prodüksiyon çalmakta üstüne yoktur. başka ülkelerdeki programları adlarını değiştirip değiştirip koyar. *
yaratıcılık gibi bir özelliği yoktur.
kendisini tanımayan etmeyenlerin hakkında atıp tutması sonucu "bazı zavallılar" diye haklı bir çıkışta bulunan adam. ben hiç anlamam zaten, biri çıkıp hakkımda sözlükte saçma ve kaynağı olmayan bir eleştiri yapsa ben de "saygı duyarım" demek yerine "aman bana ne ya zavallı" derdim. samimi hiç olmazsa adam, saygı pıtırcıkları gibi her şeye saygı duymuyor. tepkiye tepki veriyor, eyvallah mı diyecek bir nick ile var olan adamların saçma eleştirilerine? tabi ki eleştirilebilir, ama eleştiri başka, saçmalamak başkadır. bunun farkını görebilecek bir adamdır kendisi, her şeye rağmen.
kendisini savunmuyorum, olaya da ne sözlük fanatiği ne de acun hayranı olarak bakıyorum. sadece bunu fırsat bilip "zaten çok kötü programları var yea" diye gezinen, adamın bir programını bile izlememiş, laf olsun torba dolsun diye konuşan insanları anlayamıyorum.
bazı sözlük yazarları zavallı... sözleri ile sözlük aleminde herkez tarafından eleştirilen türkiyenin en büyük ve rakibi olmayan reality showmen ve fahri uludağ sözlük yazarı...
edit: bazılarına demiş lan...
parayı bulmanın verdiği şımarıklıkla bol keseden sallamış kişi.
gazeteci olduğu iddia edilen kişinin kışkırtıcı sorularına cevap veriyor.
sözlük yazarlarına sallaması benim umrumda değil. ben hakkında hiç yazı yazmadım desem yalan olur. sadece varmısın yokmusun adlı başlığa (bkz: s kermisin sabahamı bırakırsın) bakınızı verdim, paranın ne kadar tehlikeli bir nesne olduğunu vurgulamak anlamında. benim şımarık dememdeki sebep şu:
gazeteci olduğu iddia edilen kişi soruyor. (bkz: magazinci gazeteci sayılırmı)
- kaç çalışanınız var?
+ maaş verdiğim elli kişi var.
+ operasyonel olarak kullandığım kişi sayısı yüzü geçer
+ ekmek verdiğim üç yüz kişi var.
falan gibi aşağılayacı cümleler kurması. oysa (bkz: ben değil biz) deseydi bu daha insancıl olurdu. yani acun biraderimizin egosonu biraz törpülemesi insanların ona saygısını arttırır böyle yazılara maruz kalmaz enazından..
"oradan buradan" bulduğu "tv programlarını", kopyalayıp türkiye ye yapıştıran yapımcı. iyi yapıştığı kesin ki dünya kadar para kazanmakta.
gelelim şu mevzuya; zavallılığı neyle bağdaştırmış o meçhul ya da neye istinaden bizleri "zavallı" olarak nitelendirmiş. sözlükte yazar olmak zavallılıksa eğer, şahsi fikirlerimizi yaratıcılıkla yoğurup özgürce ifade edebildiğimiz bu platformdan kendisine seslenmek oldukça haz veriyor, bunu bilsin. yani biz en azından, ucundan köşesinden yaratıcıyız. zekasını kullanarak üretici olmasını ve hiç yapılmamış programlar ortaya koymasını öneriyorum. "kopyala yapıştır" nereye kadar, değil mi?
yok eğer, oturup yazılanları okuyup üstüne bunu reytingle bağdaştırıp, olumsuz eleştiriler var diye tüm izleyenlerine "zavallı" demişse, o zaman vay haline. madem acun bey için en önemli unsur "reyting", o zaman eleştirilere de bu kadar takılıp sağa sola saldırmasın, üzmesin tatlı canını. politik olma durumundan, hani o bilindik "nabza göre şerbet" taktiğinden pek fazla uzaklaşmasın. yoksa düşer o reytingler, yeniden bir "kopya bulup, yapıştırmak" gerekir.
sabah programları, kadın programları, evlilik programları bir de acun programları.
yok birbirlerinden farkları.
ortalama insan zekasına hitap eden programları layıkıyla yapıyor. zaten sorun burada, bu ülkede ortalama zekanın karşılığı, düşük zeka seviyesidir. ve bu kitleye program yapıyorsan başarısız olmak için gerçekten gerizekalı olmak lazımdır.
azıcık birlik beraberlik sosu, bir tutam üzüntü otu, iki çay kaşığı -ben de sizden biriyim- notu, üç kilo da merak boku kattığınız zaman başarılı olursunuz zaten.
ancak acun'un sırrı bunları katmak değil, arkasında kimlerin olduğudur. belki de alkışlanması gereken yönü insan ilişkilerini son derece iyi yönetmesidir.
bana zavallı dediğini duydum mesela bugün, bence bana değildir o. ekşi sözlük yazarlarına demiştir. ama ne fark eder. ilişki yönetiminde bir hata yapmıştır, hepsi o kadar. yarın kalkıp güzel bir şey söyler olur biter. hatta söylemese de olur. kimin umurunda...
bilmesi gereken tek şey şu, yıllar sonra sadece ismi hatırlanacak, yaptıkları değil.
çünkü yaptığı tek gerçek program, kendisine ait tek program, yıllar önce yaptığı bikinili kızlar şovu.
diyeceğim odur ki, bu ülke için önemli bir insan değildir acun.
ama saba tümer değildir. çünkü yaratıcılıktan yoksundur.
acun ılıcalı önemli değildir. çünkü copy/paste önemli olmak için yeterli değildir.
biraz,-beni siz yarattınız ağam-, biraz,-kuyruğu dik tutarım paşam- karakteristiğiyle, yerine göre milliyetçi, yerine göre liberal süslemelerle bir karakter yaratamazsınız.
bir yanı hep eksik kalır.
her şeye rağmen şansal büyüka'ya sonsuz teşekkürler sunması gerekir.
ve eminim ki, acun ılıcalı iyi bir insandır.
zavallı da olsak, bu onun temiz anadolu çocuğu şeklini değiştirmez.
bu adam ne zaman sözlükler hakkında birşeyler söylese bilimum sözlüklerde fırtınalar kopar. geçen sene uludağ sözlük'ü takip ediyorum demişti de, isminin altına ne methiyeler düzülmüştü. şimdi gidin bakın aynı adamlar sövüyordur kendisine.
bu adamın söylediklerini sürekli üzerine alınıp ayar vermeye çabalayan kitleyi bir türlü anlayamadım. ben gitsem uludağ sözlük başlığının altına sözlük yazarlarının yarısı amaçsız aptallardan oluşur yazsam kimse çıkıp da sallamaz yazdığımı. cevap bile gelmez belki. ama ünlü biri söyleyince hemen koruma mekanizmasına geçiliyor.
hayır neyi savunuyorsun bir anlasam, ebedi istirahatgahın mı burası senin, ciddi mi düşünüyorsun sözlükle ilgili? bir de sözlük üzerinden prim yapıyor diyen bir kitle var ki neremle güleceğimi şaşırıyorum. adam televizyonda nerden baksan 15-20 milyon insanın izlediği bir program yapıyor, sen burada sözlüğü reklam aracı olarak kullanıyor diyorsun. sözlük ne lan?
insanların kafasında şöyle bir düşünce oluşmuş. ben özel ve farklı birisiyim, kültürlüyüm, entellektüelim. ben başkalarına eleştirel gözle bakıp burada eleştiriyorum, zekice ironi yapıyorum, olaylara farklı açılardan bakıyorum. dolayısıyla benim bulunduğum yer de özel bir yer. kimse beni eleştiremez, çapları yetmez.
ben size söyleyeyim, kendinizi boşa bu palavralarla kandırmayın. hiçbir halt yaptığınız yok burada, kimsenin sizi salladığı falan da yok.
bizim milletimizde olan fesatlık hiç bir millet'te yok, bilassa kendi milletine dayılık'ları, elin gavuru ikiyüz küsür metrelik yatı ile marmarise demirlediğinde heyecanlanıp vaybe ne büyük adam dersin, elin gavur topçusu beş kadınla yatağa girer sen orgarzm olmuşcasına içini çekersin, adam klibinde yeşil yüzlük banknotla kokain çeker işte adamım bu deyip şarkısına eşlik edersin, uzun lafın kısası bizimkilerin bu gelirle yaşadıkları hayat gayet mütevazi, para herkesle tanışabilir ama akıl herkese uğramaz, adam kazanmış ama şans'la değil kafa ile yapmış, değil aston martin bugatti veyron'a bile binse yakışır...