spikerlikle başladığı iş hayatında, şu an paranın mna koymaktadır. Ayrıca gençlere sorulan 'kimin hayatına sahip olmak istersiniz' sorusuna verilen cevaplardan biridir.
sürekli belden aşağı espri yapıyormuş gibi gelen, akabininde başka bişey diyerek, aslında o mecazı kastetmemiş gibi izlenim veren, sonuçta o mu diyor ben mi anlıyorum bir türlü bilemediğim bu yüzden komik mi şaşkın mı çözemediğim insan
yaptıgı programlarla bu ülkede nasıl rayting yapılacağını bilen tv insanı.
var mısın yok musun programıyla tüm Türkiye'yi 1 yıldır kırıp geçiriyor.daha öncesinde yaptığı survivor programıyla da bizleri tv'ye bağlayan isim olmuştu.
sırf akışkan konuşamadığı ve hazır cevap olmadığı için canlı yayında program yapamayan adam. stil hırsızı insan yavrusudur aynı zamanda...
onun bu yeteneksizliği yüzünden bugün christina aguilera'yı "canlı" izleyemeyeceğiz. christina'nın canlı yayında şarkı söylemesini ve olası bir dans şovunu göremeyeceğiz.
ha çok sikimde mi? hayır. ama olsa iyi olurdu. olmamasının sebebi de acundur. bilesiniz.
acun sempatik ve güler yüzlülügü ile ve zekası ile sıradan bir formatı nasıl zıplatıyor, sıkıcı bir formatı bu kadar izlenilir yapmak her kralın harcı olmasa gerek, okan ın bu işi yei kral a devretmesini bekliyoruz, cem özer e yıllar önce dedigi gibi, okan bu işi bırak.
hiçbir özelliği olmayan tv sunucusu ve yapımcısı. hiçbir özelliği olmayan dememin nedenlerine gelince; kendisi yarım yamalak ingilizcesiyle, bir çok ülkeye gidip gezdiği, yüzde 90'ının popolardan oluştuğu bir program yaptı. abazanların nüfusun büyük bölümünü oluşturduğu ülkemizde de gayet güzel reytingler aldı programı. burada sinir olduğum popo gösterip zilyonlar kazanması değil. çıktığı her programda 'biz çok zor iş yapıyoruz. acaip zor. öyle zor ki bir uçaktan iniyoruz 10 dakika o ülkede durup yine uçağa atlıyoruz hop başka ülkeye. çok zor vallahi.' tarzında açıklamalarda bulunması. e çok zorsa git amelelik yap arkadaşım. uğruna tüm hayatını silecek gençlerin, hayalini kurduğu bir şey yapıyorsun. güzel kızları çekiyorsun. bir de iki tane tarihi eser. azıcık ingilizcenle dünyayı geziyorsun ve üzerine çuvalla para alıyorsun. bu programı geçiyorum. ha geçmeden, bir de kamera arkası bölümü vardı. sırf kamera arkası olsun diye yüzde 99 u tamamen kamera arkasına konsun diye tasarlanıp kurgulanıp çekilmiş görüntüler ki o acemilik mide bulandırıcıydı. yani bu programı yapmanız için herhangi bir özelliğiniz olması gerekmez. herhangi bir turistik yörede kolye satan tezgahtar abilerimiz de hayli hayli iyi yapar bu işi hatta daha da bile iyi yapar.
gelelim ikinci işine. fear factor. yabancı bir formatı, önceki programdan kazandığı zilyonları kullanıp satın almış haklarını. ve türkiye'de yayınlamış. e böcek möcek yiyorlar izleniceği garanti bir program. herhangi bir yaratıcılığa gerek yok. direk oradan aldın. üç kelime konuşuyorsun programda zaten. direk olay var atraksiyon var.
üçüncü programı, var mısın yok musun. yine yabancı bir format. alınıp şlak diye yapılıyor. ilginç ve saf tipler seçiliyor. (burada birazcık da olsa akıl kullanılmış haksızlık etmeyeyim). ve saçma bir şekilde ağlaşmalar sinerjiler havada uçuşuyor ve program kısa bir sürede bir anda ünlenip tekrardan dibe doğru gidiyor. çat diye acun'dan dahiyane bir fikir geliyor. ünlü çağıralım. bastıralım parası neyse gelsin. yarışsın işte. öyle... yapıyor bunu. ve kısa sürede olsa yine ilgiyi çekiyor. ama bu programın ömrünün uzaması için her hafta bir star getirmesi lazım sanırım. çünkü sanmıyorum artık daha izlensin.
şimdi acun'u televizyon dahisi ilan edenler; söyleyin bakalım dahilik bunun neresinde. bir insanda birazcık şans olması, şansın yanında gelmesi hemen dahilikle bağdaştırılmamalı. dahi adamın televizyonla işi olmaz. başka yerlerde arayın illa bir dahi istiyorsanız.
gezdiği, gittiği ülkelerde hatunsuz gece geçirmediğine, röpartaj yaptığı yabancı bayanlarla cinsel münasebet yaşadığına inanılmak istenen, 'turist götürmek' denince akla ve muhabbete ilk düşen isim.
espri yapmak için şekilden şekile giren, absürt yalakalıklar yapan çoğu şaklabandan iyidir kanımca. en azından kendini kasmıyor , doğal ve ukala değil. avukatı mıyım? hayır. ne gördüysem o.
türk insanının teşekkür etmesi gereken televizyon sunucusu. *ne kadar 50 cent hayranı varmış benim canım ülkemde, adam hepsini teşhir etti de arkadaş seçerken rahat edeceğiz artık.
gösterisi baya komiktir bu adamın. ama artık yapmaz heralde. gösterisi başlarken, kesinlikle video çekilmemesini ister. sonra kendisini youtube'da falan görmek istemiyormuş. niyeyse?
bu adamın eline vereceksin abi bir adet kameraman ve bir adet mikrofon, salacaksın sokağa, reyting yapacak bir şey bulmazsa yamulurum. bulur, kesin bulur. adam kurdu olmuş piyasanın.
önce "acun firarda" sonra "survivor" daha sonra da "fear factor" şeklinde birincisini saymazsak adrenalin içerikli programların sunucusudur. şimdilerde "var mısın yok musun" isimli yarışmayla ekranlardadır. hamdi beyle aralarındaki ilişkiyi hala anlamış değilimdir. gerçi hamdi bey denilen bir şahsiyet varmıdır ondan da şüpheliyim ya neyse. survivor yarışması da ayrı bir olay olmuştur. platonas adı verilen yunan yarışmacı beni benden almış, bir sinir krizinden diğerine atlatmıştır. acun firarda ise şahanla beraber iyice matrak olmuştur. kısacası her programı ayrı bir olay olan yüce şahsiyettir.
adriana lima nin yarıstıgı programda bol bol şaşıran şahsiyet, herşeye tamam heycanlanmış olabilirsin öyle bi güzelliğin yanında fakat ayakkabılarını çıkardığında işte şimdi bizden biri oldu demesi yarmıştır. yabancı biri izlese yalınayak geziyoruz sokakta sanıcak.
christina aguilera, 50 cent ve adriana lima'dan sonra yakında bu sefer futbolseverleri sevindirecek dünyaca ünlü bir futbolcu getireceğini öğrendiğim rating ustası.
12 subat 2009 tarihli var misin yok musun programinda halisaha kulturune yeni bir acilim getirmis insan. soyle ki gokhan sukur ve ekrem okumus, acun'a karsilarina cok saglam bir takim cikaracaklarini soylerler. acun liseden ve mahalleden birer arkadasi, studyodan bir eleman, programdan bir cocuk ve o kalibrede bir kac adamla maca cikar ve mac 2 farkla kazanilir.
olayin ilginc kismi buradan sonrasi; acun ekrana gokhan sukur ve ekrem okumus'un fotograflarini verdi. 'soruyorlar turk futbolu neden boyle diye, turk futbolunun bu durumda olmasinin sebebi bu arkadaslar' falan diyodu en son. 'ayrica ekrem'i de mac boyunca yaptigi cirkefliklerden dolayi kiniyorum.' turunden laflar soyledi.
ayiplayasim geldiye de takdir ettim. resmen rezil etti adamlari ama asil amaci makaraydi tabi. dusunsenize milyonlara hitab eden bir programin yapimcisisiniz ve aksam yaptiginiz halisaha macini, karsi takimin aldigi rezalet bir maglubiyeti tum turkiye'ye duyurabilme sansiniz var. helal olsun, madem buralara geldin, yap arkadasim hakkindir.
icim gitti valla.
edit : tarihi 1 yil geriden takip eden bunyemi durttugu icin imitasyonn'a tesekkurler.
