kulak delinirken çıkan sesin korkunçluğu dışında gerçekten ağrı olmuyor ama sürdükleri kremin etkisi bir süre sonra geçiyor ve maalesef bu süreç için "ağrısız, sızısız"vaadleri geçerli olmuyor.
hocaların anlatım bozukluğunu anlatırken verdiği en can alıcı örneklerden birine konu olmuştur bu cümle.
hoca derki;
acisiz ağrisiz kulak mı delinir yoksa kulak acısız ağrısız bir şekilde mi delinir. tabi ki ikincisi...
bir saniyede herşey olup bitiyor, gerçekten acısız deliyolar, ama sonra acıyo. ama az acıyo.
deldirmek isteyenler hiç durmasınlar.
hiçbişeycikler olmuyor.
küçükken bir polikiliniğin camında görürdüm hep ve bunu atasözü zannederdim,
^hani arkadaşım kulağım ağrımıyoo deme pıtt diye deliniverir,sen en iiisi mi kontrol ettir doktora da delinmesin birden^ tarzı bişey algılıodum.
amma da hayal gücü varmış ama hakkaten yazıkmış yani bana.
annemlerde baya bi dalga geçmişlerdi saolsunlar.
olayım unutulana kadar bi süre yerin dibinde kaldım tabi.
evet deliniyormuş, baştan şaşırdım türkiye'de ufak çaptada olsa vaad edilen şey yapılabiliyormuş, kaytarmadan, kıvırmadan...
ilk başta o yazıyı gördüğümde "len demek ki acı veren birşey teşvik etmek için acısız, ağrısız yazmış ibneler" düşüncesi ve tedirginliği vermiştir. fakat iç sesimi yenerek "ya allah" diyerekten içeri girilir "ben kulak deldirecektim" dedikten sonra "şöyle oturun" cevabını alırım hangi kulağın delineceği belirlendikten sonra orta halli tok bir ses duyulur "çot" diye. ben hala kafam hafif yana yatık "kulak delinme" pozisyonunda duruyordum ki "hadi delmediniz mi daha?" sözü ağzımdan çıktı bi kere... yavşak bir gülüşle küpeciden karşılık gelir "hehheeee geçmiş olsun ayna burda"
delindikten sonra sünnet çocuklarına özenilirse "yaşa eczacı amca" şeklinde haykırılması, kulağını deldirmeye korkan insanlar açısından gayet olumlu bir hava estirecektir..
