günümüzün moda sanatlarından biridir. lakin altını cizmekte fayda olan noktalar vardır.
uludağ sözlük'ün pek çok kimse tarafından okunduğunu biliyoruz. yazdıklarımızın belirli bir kitleye ulaştığı kesin.
alternatif medya diye nitelendirdiğimiz bloglar, bilimum sözlük vb. gibi platformlarda kişilerin yazdıklarına imla ve stil olarak dikkat etmesi önemli bir husustur. zira bu tür interaktif (web 2.0 diye nitelendirilen) platformlarda kimi zaman yazarların görüşleri, yazıları vs. topluluğa mal edilip afişe edilebiliyor.
doğaldır ki; sözlükte pek çok arkadaşımız imla hataları yapıyor, ancak başlık açarken kelimeyi yanlış yazmak gibi nispeten daha "önemli" hatalara dikkat etmekte fayda var * . yapılan kritik hatalarda sözlüğün otokontrol mekanizmasi devreye girecek (vücutta antijen girdiğinde antikorların bünyede ateş yapması gibi) ve kendilerini "ayarmatör" ilan eden yazarlar muhakkak altını dolduracaklardır. eğer otokontrol devreye girmiyorsa, moderatörler devreye girmektedir çoklukla. aksi taktirde buraları yazarların babalarının çiftliğine dönebilir.
anlık entry'leri silenlere gıcık olan tipler de; entry'yi silmek yerine edit edip (madem böyle bir hak var, kullanalım derler), edit gerekçelerini belirtmeleri de doğaldır.
asıl problem, özel mesaj yerine başlıklar açıp da ayar verdiğini sanan "ayartmatör" yazarlardır.
aramaya inandırıl(a)mamış yazarlar için başka başlıklarda incelenen konuları da kapsayan sanat. tabi mal mal oturan insanın fikir daha önce üretilmiş olsa da bir şeyler üretmesiyle heyecandan aramaması normal. ben olsam "banane ulan ben bu başlıkta inceliyorum ne var" derdim. kime ne..
