kadınlara; hafiften şiir, duygusallık, salya sümük hesabı yamanayım, belki iş çıkar diye "oh bebek! kadınlar bir çiçektir. onları incitmeyiniz bıdı bıdı..." tarzı kadınların sadece "duygusal" * yönlerine hitap eden yazılar yazan samimiyetsiz kişiliktir kendileri. koca bekleyen saftirik kızlar da, bu adamı okuyup okuyup götlerini helyumla doldururlar. vay kafanıza zıçayım...
Her insanın doğasında varolan ve hiçbir zaman yok olmayacak olan durumlar(sever,sevmez,aldatır,kaçar,terkeder,kovalar,yalan söyler,doğru söyler,iyidir,kötüdür,dürüsttür,alçaktır,mütevazidir,ukaladır,niyeti kötüdür,iyi kalplidir) neden bu kadar yadırganır? sorusunu akla getirir.yadırgamak da vardır doğasında,bunu unutmuşum.
Mustafa Kemal'i sıradan bir adam olarak resmedeceğim diye bir tarafını çatlatan, utanmadan bir de abuk sabuklamalarını oğluna armağan eden omurgasız gazetecinin sıradanlığına yakışır tanımlama. Bu yeni şöhreti de oğluna armağan olsun.
kafalarda oluşan birçok soru işareti ile birlikte, aşağıda sevgi ve aşk konularında konuşurken ne kadar yapmacık bir cümle kurduğunu tüm kamuoyuna kanıtlamıştır:
"ihaneti de kadınlardan öğrendim, sadakati de."
biz de senden çok şey öğrendik can, şimdi cümle kurma sırası bizde: