Öncelikle belirtelim ki bu bir türkü değildir azerbaycanda. Hani sürekli bahsedilmiş ''azerbaycan anonim türküsü'' diye, durum öyle değil.
Azerbaycanda 'meyhana deyişmeleri' denilen ve bizim 'aşık atışması' benzeri olan bir eğlence kültürü var. Bu deyişmeleri yani atışmaları yapan ozanlara büyük bir saygı ve sevgi var azerbaycanda. Oraya giden arkadaşlar da bilir ya da görmüştür ki bu sanatkarların ciddi atışması oluyor, hatta bazen sertlik dozajı aşılabiliyor. Bu ozanların ciddi fanatikleri var hatta.
Acayip hayvanlara benziyirsen de bu deyişmelerin ürünü olan, asla bir şarkı olmayan, aşık atışmalarından ibaret bir deyişmeler bütünü. Hüseyin turan bu atışmalardaki sözleri alıp şarkı yapmıştır hepsi bu. Tüm sözler zekâ ürünüdür ve doğaçlamadır, o an söylenilmiştir. Asla önceden hazırlanıp söylenilmez bu deyişmeler azerbaycanda, ozanlar seyirciler önünde atışmaya başlar ve daha çok güldürüp alkış toplayan kazanır. Yani âmiyâne tabirle diyecek olursak anlık olarak götten uydurulan ama aynı zamanda kafiyeye sahip olan zekâ ürünü laf sokuşması.
Sözlerden bir bölümüyle ilgili şöyle de bir ekstra bilgi vereyim.
''mikrofonsuz da gür çıkar avazın
Klorak satanlara benziyirsen''
Azerbaycanda sokaklarda bağıra çağıra klorak satan seyyar satıcılar var arkadaşlar. Bunun lafı sokulmuş karşı tarafa.
Biricik yetkiliniz katmerli hedonist daha nasıl bilgilendirici entry girsin sizin için ha? Bi de sözlükte bilgi entrysi yok derler, ayıp ayıp.
Şaşırtıcı derecede fazla lakırdı içeren şarkı. Bir kıtalık bir şey okuyacağım sandım afalladım adamlar dizi dizi antoloji yazmışlar nerdeyse
incinsen de sözün düzünü diyciğem
incinsen de sözün düzünü diyciğem
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
acayip hayvanlara benziyirsen
Men senin bu emellerine nece dözüm
Men ne diyim daha sene yoktur sözüm
Sırf sıfatından su içmeyir gözüm
Cinlere şeytanlara benziyirsen
Cinlere şeytanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
A bu ne kafiyedir açıp gelmişen
Gözlerin gene od saçıp gelmişen
Sanki cehennemden kaçıp gelmişen
Devlere hortlaklara benziyirsen
Devlere hortlaklara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
incinsen de sözün düzünü diyciğem
incinsen de sözün düzünü diyciğem
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Günde bir okka bir iş göremirsen
Her gün içirsen sarhoşluk edirsen
Gece de eve sürüne sürüne gidirsen
Kara solucanlara benziyirsen
Kara solucanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Seninde kabuldür oruç namazın
Hıçkırırsan tutulmuyor boğazın
Mikrofonsuzda gür çıkar avazın
Klorak satanlara benziyirsen
Klorak satanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Senin görünüşün güya yahşımıdır
Alacalı yüzünde şah matmıdır
Bir özüne bak başın yuvarlakmıdır
51 ekranlara benziyirsen
51 ekranlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
incinsen de sözün düzünü diyciğem
incinsen de sözün düzünü diyciğem
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Yüz kiloya yakın parazlaşmışsan
Kartlaşmışsan çok yaramazlaşmışsan
Saç kalmayıp başında dazlaşmışsan
Kapaksız kazanlara benziyirsen
Kapaksız kazanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
Acayip hayvanlara benziyirsen
vaktizamanında, hoşgeldin diye yeni yazarı karşılayan nesildaşım uuser. benden önce yazdığı için beni de karşılamıştı. umarım zamanında merhaba dedim. şimdi kim bilir nerelerde. ona merhaba, naber diyorum. mutlaka ara ara buralara gelip okuyordur. kalmadı senin gibi yazarlar.
bu parçayı ilk defa best fm'de duymuştum. lisedeki göz ağrım, birçok kez canlı yayına katıldığım arıza show'da. ah ulan yıllar...
hüseyin turanın on numara yorumladığı azeri şiiridir. sevilmeyen kişi düşünülerek dinlendiğinde 'cuk' oturduğu görülür ve zevk alarak, gülerek dinlenir.
hala ve hala severek dinliyorum. hatta bundan sonra, azeri ev arkadaşım sayesinde "meyxana" (yani meyhane) denen deyişme (onlar öyle diyor) kültürüne baya sardım. bir kaç fazla bilinmeyen bilgi vereyim bari gelmişken bu şarkı hakkında, elşen ve akşin isimli iki meyxanacı tarafından söylenmiştir. dikkatli dinlendiğinde anlaşılacaktır, arada tutukluk yaptıkları, bazı şeyleri zaman kazanmak için iki defa tekrar ettikleri anlaşılabilir. burdan da "saf" bir deyişme olduğu, yani canlı deyişmeden kayıt olduğu sonucuna rahatlıkla ulaşılabilir. bunu bilmek bence çok zevk katıyor dinlerken, çünkü yaratıcılık had safhaya çıkıyor insanın zihninde. düşünsene lan, adam anında adamı 51 ekrana, giydirme şempanzeye, nakışlı fincana benzetiyor bi de kafiye uyduruyor götünden. akşin bu deyişmede çok daha iyi bence ama genel olarak daha başarılı olan meyxanacı elşen'dir kanımca. daha ünlü olduğu kesin yani, en azından.
dip not: ilk başlayan elşen, ikinci akşin'dir, ondan sonra hep sıra sıra devam ediyorlar zaten.