aborijin asilli bir avusturalyali arkadasa, ya sen bembeyaz kizsin neren aborijin senin, sen aborijinsen ben de mapeza'yim demem uzerine; kizin hayani bir aborijindir sertifikasi cikarmasi sonucu beni got eden irk. avusturalya'da aborijinlere veya aborijin kokenlilere sertifika veriliyormus onuda ogrendik bu vesile ile.
bir Aborjin erkek çocuğu onaltı yaşına bastığı zaman kabilesi dışına gönderilir. Aylarca doğadan geçinir. Toprağın üzerinde uyur. Meyvelerini ve etini yer. Hayatta kalır. Dost varlıkları öldürmek zorunda kalsa bile. Aborjinler buna DOLAŞMA derler.
aborjin duasi :
her şey yeterli olsun!
seni ayakta tutmaya yetecek kadar güzelliklerle dolu bir yaşam sürmeni diliyorum.
aydınlık bir bakıs açısına sahip olmana yetecek kadar günes diliyorum.
güneşi daha çok sevmene yetecek kadar yağmur diliyorum.
ruhunu canlı tutmaya yetecek kadar mutluluk diliyorum.
yaşamdaki en küçük zevklerin daha büyükmüş gibi algılanmasına yetecek
kadar acı diliyorum.
isteklerini tatmin etmeye yetecek kadar kazanç diliyorum.
sahip olduğun her şeyi takdir etmene yetecek kadar kayıp diliyorum.
son "elveda"yi atlatmana yetecek kadar "merhaba" diliyorum.
12-13 yaşlarında iken bir gazetede okunmuştur. hayatta büyük yer etmiştir. çok da güzeldir sözlük.
Bir çif yürek adlı kitapta tanıdığım az konuşan,zihinsel telepatiyle anlaşan,iyi niyetli,sürekli evrene teşekkür eden,ve bencil olmayan ve kendine en has insanım diyenden bile güzel özellikler barındıran avusturya yerlileri.hayran olunası.
Bir çift yürek kitabında anlatılan öyküleriyle tüm dünyaya tanınmışlardır. amerikada zencilere ve kızılderililere uygulanan negatif ayrımcılığın daha beteri onlara avusturalya'da uygulanıyor malesef. hayat işte... sen koskoca kıtanın sahibi ol, gelsinler elinden alsınlar toprağını bi de böyle kötü davransınlar.
yeri gelmişken bir öykü anlatayım:
bir gün bir kızılderili çocuk korkarak büyükbabasının yanına gelir ve beyaz adamlar bi şeyler yapıyorlar çok korkuyorum der. büyükbaba ona ne yapıyorlarmış diye sorar, çocuk bilmiyorum der ve yine oraya gider. bir çevirmen ona burada aya gitmek için deneysel çalışmalar yapıyoruz diye çevirir beyaz adamın dediklerini. çocuk koşarak büyükbabasının yanına gider ve anlatır. büyükbaba bir not yazar ve bunu aya ulaştıklarında orada canlı varsa onlara vermelerini istediğimi söyle der. çocuk notu götürür. beyaz adamlar kahkahalarla gülmeye başlarlar. 3 5 tane kargacık kurgacık çizgi varmış. çevirmen eline alır kağıdı ve gözleri dolar. çevirir yazanları:
dikkatli olun topraklarınızı elinizden almaya geldiler.
yazıyordur.
kızılderililer ile aynı anlayışa sahip olan, doğa ile barışık olarak yaşayan insan topluluğu. avustralya'ya gelen dingilizler tarafından soykırıma uğratılmışlardır. bildiğim kadarıyla amerikalıların kızılderili soykırımı yaptıklarını kabul etmeleri gibi kendileri de aborjinlere soykırım yaptıklarını kabul etmişlerdir ama amerikalılardan farklı olarak tazminat ve pozitif ayrımcılık olayına henüz geçmemişlerdir.