bende rakamla 2, yazıyla iki adet bulunan garip insanımsı yaratıklardır.
neşesi yerinde olduğunda olayı abartıp, arkadaşınla sohbet etmene izin vermeyen, kapıdan kovsan pencereden giren insanlar olabilir.kıyafet denerken odaya çötenek diye girip nihahaha yapan, gecenin bi yarısı odanın ortasına oturup bulgur pilavı yiyen hasta ruhlu kişilikler olabilir bunlar.ayrıca bu entriyi girerken yanı başına çöküp özlemişim keratayı he diyip, ensene şaplağı indiredebilir.
sohbet ederken saatin kaç olduğunun farkına varmadığın, eşşşek kadar olmuş ama hala moralin bozuk olduğunda yaşına bakmadan senin için şebeklik yapabilen, eli öpülesi, senden bıkma şansı olmadığı gibi( eheh heralde yani) her sorununa da çözüm üretmeye gayet eden güzellik abideleridir .*
ayrıca saygılar, hürmetler efenim.
aile kavramı içerisindeki yeri büyüktür ve çok önemlidir. Genelde abla kardeş kavgaları ablanın evlenmesi durumunda son bulur ve sevgi bagları dahada güçlenir.
erkek kardeş olarak asla kapısına düşülmemesi gereken.iyidir,hoştur,candır.ama asla bir abinin,ve maalesef eniştenin yerini tutamaz.menfaat nerde o,ordadır.kısacası gereksizdir.
evli olması durumun da eniştenden daha çok değer vermen gereken kişi. enişten yokken o vardı. yavşaklığın manası yok. ayrıca dış kapının mandallarına her daim seviye lazımdır.
Arada sırada kavga da etseniz, her zaman kırgınlığınızın son bulacağı, ve her daim sevdiğiniz, seveceğiniz, her kardeş için olmazsa olmaz olan, olması gereken bambaşka bir şey abla.
--spoiler--
Dün seni seyrettim uzaktan, gözlerinin içi gülüyordu, mutluydun, senin mutluluğun benim mutluluğum sayılır, ama yine de biraz üzgünüm.
--spoiler--
size bir şey olduğunda nerde olursa olsun hemen koşup yanınıza gelen, sizi güvenle sarıp sarmalayan, en yakın arkadaşınız en büyük sırdaşınız olan, sadece bir abla kelimesinin bile içinizi ısıttığı o sıcaklığı size veren mükemmel kişidir. ***
bazen sırdaş oldugunuz, bazen banka gibi sürekli size para veren, bazen de kedi köpek gibi kavga ettiğiniz anne baba gibi olmazsa olmaz dünya ötesi varlık.
tuhaf belki ama ablaya abba demek daha bir samimi geliyor insana daha bir samimiyet göstergesi sanki.bil hassa iç anadolu yöresinde çok duyulacak bir kelimedir abba.
varlığına şükredilen kişidir. can sıkıntısına çare olur, derde derman olur. insan ablasının arkasında olduğunu bildiğinde daha rahat hareket eder. her düştüğümde muhakkak yanımda olur düşüncesinin nedeni olan kişidir. rahatça her şeyin konuşulduğu ve onu anlatmaya kelimelerin yetmediği candır.
aynı genleri taşımıyoruz seninle. aynı ebeveynlere sahip değiliz.
ama sana öyle bir abla deyişim var ki, " ablana ne kadar çok benziyorsun " diyor insanlar.
bu dünyaya senin kardeşin olarak gelmedim ama kardeşin olarak öleceğim...
seni seviyorum...
hayatımın ikinci erkeği... oğlumun tintin aptul dayısı...
üzerine ne söylesem eksik kalır kişisi...
seni sevmenin, - bir kardeşi - sevmenin tarifi yok...
dünya üzerinde sahip olunabilecek en güzel, en kutsal, en çok sevilmeyi hakeden varlıklardan biri hatta o varlığın ta kendisi. insanın yaşamını sürdürme sebebi. en çok kavga edilen kişi olmasına karşın en çok sevildiği için de hem yara bandım hem yaram.
daha yazı yazmayı bile bilmezken dolaplarını teker teker boşaltıp, defterlerini hunharca karaladığınız kişidir, diğer bir yarınızdır. eşyalarının kurcalandığını anlayınca da küçük çaplı bir savaş çıkarırken "anneee şu aptal kızına bir şey söyle yaa" diye bağırıp, arkanızdan koşturandır.
biraz daha büyürsünüz, bu sefer ablanın blue jean'ine, kasetlerine merak sararsınız. kasetlerini gizli gizli alıp dinlemenin verdiği zevki hiçbir şey kolay kolay vermemektedir o zamanlar. olur da kaset bozulursa, gene kaçınılmaz olan fırçayı yersiniz tabii. size o güzel müzik kültürünü aşılayandır abla. ilkokulda yaşıtlarınız yonca evcimik ve türevlerini dinlerken, o size take that'ten metallica'ya uzanan bir müzik kültürü aşılamıştır.
aslında o kimi sinirli davranışlarının ardında, herkesten çok çocuksu ve bir o kadar da sizi seven biri barındırdığını bilirsiniz. sizi her düştüğünüzde elinizden tutup kaldıran, öğüt verendir. öğütünü dinlemediğinizde de "e be güzelim dememiş miydim ama ben sana, ah bi dinlesen beni" diyendir. anne şefkatiyle yaklaşır size. ama hiçbir zaman aranıza bir ebeveyn mesafesi koymaz. yeri geldi mi her türlü hakareti karşılıklı sarfederken, yeri geldi mi de can ciğer kuzu sarması olunur ablayla. çoğu zaman kendinize bile açamadığınız sırlarınızı ona hiç çekinmeden açarsınız. dostların en vazgeçilmezi, en yücesidir yani; her ne yaparsanız yapın size sırtını asla dönmeyecek olandır.
en acısı da ondan ayrı kalmaktır be sözlük. sayesinde kavga etmeyi, okuldan eve döndüğünüzde o gün olan gerekli gereksiz ne varsa anlatmayı ve "bugün bir film aldım, beraber izleriz bak tam senin tarzın" demeyi özlediğinizdir. en sonunda "o orada mutluysa, ben de mutlu olmalıyım, evet olmalıyım" dersiniz. defalarca bu konuda bencillik yapmamak için karar almış olsanız da yüreğiniz sürekli bencillik etmektedir. belki de canından çok sevmekle bencilliğin bir arada yaşandığı kişidir abla..
iyisi mi vakit varken paket paket jelibon yiyip birlikte bir film daha seyredilmelidir..
