Hiç öyle şey olur mu Abdülhamid Han'ın hiç günahı kusuru yoktur aynı Erdoğan ve AKP'liler gibi kesinlikle şüphesiz. Kıbrıs'ı veren elbette cuhape denen partidir.
bu konuda herkes sultan 2. abdulhamidi suçlar, halbuki durduk yere balkanlarda Ruslara savaş açarak devleti zor duruma düşüren mason sadrazamdan bahsetmezler. yapılan tezgah sayesinde Ruslarla papaz olmamızın ingilizlerin ekmeğine nasıl yağ süreceğini kimse anlatmaz. evet daha o tarihlerde ingilizler Ortadoğu'da haritalarını çıkardıkları sadece petrol için değil, esas iran ve Basra Körfezi sayesinde hindistan yolunu açmak için Kıbrıs'ı doğu Akdenizde bir üs olarak kullanmak için istediler. ingiliz gizli belgelerinde bu plan yer aldığı halde daha sonra kendi parmakları eliyle ve gelişen olaylar sayesinde buna hiç gerek kalmadan bir oldu bittiyle Kıbrıs'a çöktüler. planlanan tezgah tıkır tıkır işledi..
ama bu konuda esas gözden kaçan bambaşka bir mesele var. Kıbrıs anlaşmasına esas teşkil eden Rusların doğu anadoluyu işgal planı 1918 komünist Rus devrimi ve çarlık rusyasının yıkılması ve Rusların geri çekilmesiyle anlaşmanın otomatikman hükümsüz kalarak feshedilmesi gerektiği, buna rağmen ingilizlerin Kıbrıs tan çekilmemesi durumudur. eğer ortada bir Rus tehlikesi yoksa neden ingilizler anlaşma gereğini yerine getirip Kıbrıs'ı terketmedi? ve bu konu neden Lozan anlaşmasında hiç dile getirilmedi? neden hakkımızdan feragat ederek sustuk Kıbrıs'ta ingiliz işgaline göz yumduk ve Kıbrıs'ı geri istemedik tıpkı 12 ada meselesinde olduğu gibi, neden? Lozan anlaşmasını da Osmanlı yapmadı herhalde. biz yaptık. niye ingiltere'ye baskı yapıp hakkımızı almadık diye sormazlar mı? sormazlar. çünkü abdulhamidi suçlamak kolaydır..
bizim hala kıbrısta hakkımız var. ortada ilk eski anlaşmanın hükümlerini sürdüren bir durum yok. Türkiye Rus işgali altında değil. o halde ingilizlerin adada ne işi var? adada esas işgalci olan Rumlar ve ingilizlerdir. zira biz Kıbrıs'ı Venediklilerden alarak fethettik. Rumlardan almadık ki Rumlara geri verelim. madem siz sultanı suçluyor ve Kıbrıs'ı seviyorsunuz hadi alın hakkımızı o zaman Rumlardan ve ingilizlerden. hak bu hak, hadi alın da görelim. alamazsınız, ingiltere ve Amerika ocağınıza incir ağacı dikiverir sonra. demokrasi galip gelir..
çok dillendirip söylemiyorlar ama, şu anda Türkiye doğu Akdeniz'de petrol filan aramıyor, geri çekilmek zorunda kaldı. doğu akdeniz bitti gitti, kaybettik, mavi vatan elimizden çıktı çoktan. bak, bulunan gaz rezervleri hep Karadeniz'e ait. bi papaz krizi peydah ettiler çıkarttılar, dolar bir fırladı ekonomi ters yüz oluverdi anında bizim. mecburen, el mahkum ayak pranga geri çekilmek zorunda kaldık. heh işte bugün nasıl Amerikayla ingiltereyle baş edemiyorsak, 1924 TE lozanda, 1878 de Berlin'de de aynen öyle baş edemedik. hiç boşuna kendinizi kandırmayın..
bir de süleyman nazif'in uydurarak yazdığı bin kere ispat edilen ama ebleh yobazların hala aptülhamit'in olduğunu sandıkları hatıratta, "vatan toprağı kanla alınır, kanla verilir" gibi büyük büyük laflar ettiği iddia edilir bu aptülün.
taktik icabı gerçekleştirdiği şeydir. o zamanın büyük resmini görenler anlamışlardı. bu zamanın büyük resmini görenlerde anlıyorlar. bir tek gene bizler anlayamıyoruz hığğğmına.
aptülhamit'in elinde 100 yıllık gemiler filan değil, dönemin en güçlü üçüncü donanması vardı ki abdülaziz'in iktidarında devleti iflas ettirecek harcamalar pahasına kurulmuştu.
zaten ingilizlerin kıbrıs'ı savaşla almaya kalkması gibi bir durum yoktu. mesele 93 harbinde yeşilköy'e kadar gelen rusların ingiliz tehdidiyle geri sürülmesi meselesiydi. ingilizler, beleşe yardım etmek yerine, yardımlarına karşılık kıbrıs'ın kendilerine "kiralanmasını" istediler, aptülhamit de kabul etti.
daha başlığın altındaki tüm entryleri okumaktan aciz -facebook- tarihçileri laf söylemişler. sultan 2. abdülhamit hanın kıymetini siz bu kafayla anlayamazsınız zaten normal.
bazıları da o dönem yaşanan olayları görmezden gelerek keyfine göre yorum yapmış. kafa şartlanınca böyle oluyor demek ki.
sizin beğenmediğiniz, hakkında ileri geri konuştuğunuz --ulu hakan-- için gazi mustafa kemal atatürk bakın ne demiş;
--Mustafa Kemal atatürk--
Tecrübe göstermiştir ki, toprakları üstünde yaşayan insanların çoğunun ahvali meşkûk ve hudutları yalnız düşmanlarla çevrili bir büyük devlette Abdülhamid'in idare tarzı, azami müsamahadır. Hele bu idare, on dokuzuncu yüzyılın sonlarında tatbik edilmiş olursa...
şaşırtıcı değildir. abdülhamit sayısız toprağımızı savaşmadan şuna buna peşkeş çekmiştir.
kırk yılın başı savaştığında yine aynısını yapmıştır. girit meselesi sebebiyle çıkan 1897 türk - yunan savaşında zafer kazandığı halde, girit'i yunan'a peşkeş çekmiştir.
alçak yobaz sürüsü gibi sevmediğime gönül rahatlığıyla haksızlık eden bir kişi olmadığım için şunu da söyleyeyim: "peşkeş çekmiştir" ifademden "haindi, sebepsiz vermişti topraklarımızı" sonucu çıkmasın. abdülhamit hain değil, teslimiyetçi ve korkaktı o kadar...
