Açıl kızım utanma,bu devrin modasıdır/
yüksek sosyeteye mensup modacı hanım,
Eğlence zümresinin başının tacı hanım,
Bu metod ki, sizlerin müsbet ilâcı
hanım:
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Yerindedir tahsilin, güzelliğin şahane.
Varsa Türkten tâlibin, bul çeşitli bahane.
Bir ecnebî hovarda yakalarsan daha ne?
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Flörtünün sayısı; en az on beş olmalı
Kimisi hâlis züppe, kimisi keş olmalı
Altın kolyen, kürk manton, taksin beleş olmalı.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
iç votkayı, şarabı; sokaklarda nâra at.
Medeniyet sizlerle yükselmektedir kat kat(!)
Çeşni ruha gıdadır, her gün bir yatakta yat
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Hiç durma twist öğren, her gün bir baloya git;
Tırnağını, yüzünü, dudağını boya git.
Sunî peyke vâris ol, conilerle aya git.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Bazen düz pantalon giy, traş ettir enseni.
Bin dolaş bisiklete, göster şöyle sen seni.
Kabahat ailende.. anlıyorum ben seni.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Artist ol, filim çevir; ismine yıldız derler
Bin kez kürtaj yaptırsan gene sana kız derler!
Çıplak resim çektirsen, ne şahane poz derler.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Mayoyla endam göster, git jürinin önünde..
Mahremini teşhir et her birinin önünde..
Seçil bir kıraliçe imtihanın sonunda.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Hayır, inanma kızım! Bunlar hep istihzadır.
Namus, insanlar için en mukaddes meyvadır.
Gençlikte hissiyatın belki seni aldatır.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Haddinden çok açılmak soysuzun modasıdır.
Türk oğluna anne ol, iftihar et onunla;
Elin soysuz züppesi bağdaşamaz seninle;
Bu yurdun kızı isen şu sözü iyi dinle:
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Yapacağın düşüklük bize yüz karasıdır.
Bir kuyuya bir taş atar bir deli,
Çıkartamaz Anadolu, Rumeli,
Bırakın huyunu göstersin huysuz,
Şapkası düşsün ki görünsün keli...
imansızda vicdan olmaz çocuğum,
Kırk cesette bir can olmaz çocuğum,
Tay büyür at olur, ona sözüm yok,
it büyüyüp insan olmaz çocuğum.
Bir yılda iki bahar olmaz, derlerse yalan,
Bir insan iki defa ölmez, derlerse yalan,
Sarılmayınız sık sık sudan bahanelere,
Bir insan yaptığını bilmez derlerse yalan...
Bazan yolcu olur durakta bekleriz,
Bazan öfke, bazan merakta bekleriz,
Bazan uyuruz nefsimizin dizinde,
Bazan kendimizden ırakta bekleriz.
Yağcılar sayesinde yağın adı kirlendi,
Çağdaşların yüzünden çağın adı kirlendi,
Kusmuk çukuru yaptı solu solcularımız,
Milleti sağa sağa sağın adı kirlendi..
BiLMEK iSTEYENLERE * ÜSTÂD ABDURRAHiM KARAKOÇ ...
Çok aylar geçti aradan.. Hâlâ sorarlar: neden başka yerdesiniz?. Sanki Brütüslük yapmışız gibi Siz de mi? diyorlar.
Mektuplarda, yüzyüze görüşmelerde, hatta bazı yayın organlarında ismim verilerek fikirsizlerin tenkidine tabi tutuluyorum.
Bilmek isteyenlere adlı şiir ısrarlar üzere zaruretten yazılmış bir şiirdir.
Tek arzum artık bu lüzumsuz sorunların ve sitemlerin kapanması. Herkes kendi doğru bildiği yolda yürümesidir.
Daha ne söyleyim ki?
Türkün Türkten gayri dostu yok derdik
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Dönüp Yahudiye gönül mü verdik?
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Söz: Ne Amerika, ne Rusya, ne Çin
Her şey Türke göre ve Türklük için
Boş çıktı be dostlar, boşverin geçin
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Fikir, gaye dedik.. yeminler içtik
işkenceden geçtik, ateşten geçtik
Fikriyi, Sayfiyi ahbap mı seçtik?
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Elçibeyi biz satmadık çok şükür
Sevenleri aldatmadık çok şükür
Dansöz-mansöz oynatmadık çok şükür
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Seyislik mi yaptık topal kırata?
Oklar mı taşıdık Kara Murata?
Kimdedir döneklik kimdedir hata?
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Laiklerle Taksimde mi birleştik?
Sırtınızdan KiTlere mi yerleştik?
islamda mı, ikrarda mı körleştik?
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Nizam-ı Alemdi özü dâvânın
Sarmıştı sevdası bizi dâvânın
ihlastı ekmeği-tuzu dâvânın
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Her hatada hikmet gören safdiler
Boş kalıba koşup giren safdiller
Destekçiye destek veren safdiller
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Çıktı birileri Han otağından
Kemalizme indi Tanrı dağından
Tek emsal gösterin tevhid çağından
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Kıyıma, sürgüne uğrayanlar kim?
Ülkücü bürokrat doğrayanlar kim?
Mecliste iktidar yağlayanlar kim?
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Kula kulluk eski borç mu söyleyin
Köleliğe isyan suç mu söyleyin
Hür irade çok korkunç mu söyleyin
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Tek hedef ila-yı Kelimetullah
Şahide lüzum yok, biliyor Allah
Beli dedik durduk vallah ve billah
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Benlikledir, kibirledir kavgamız
Kıblegâhsız kabirlerdir kavgamız
Baskı, şiddet, cebirledir kavgamız
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Kara yama yakışmıyor beyaza
Bol tavizle girilecek bu yaza
Tansuya sadakat kaydı Ayaza
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
Tekrar tekrar soruyorum a dostlar
Gücenmeyin cevap verin ha dostlar
Biliyorum, biliyorum ya dostlar
Biz aynı yerdeyiz.. Siz nerdesiniz?
28.04.1994
---------------------------
Abdurrahim Karakoç
Yürüyen heykellerle aynı müzedeyim ben
Konuşan mumyalara kimden söz edeyim ben
Fikren işkencedeyim, ruhen cezadayım ben
Korkaklığın sükûtu kol geziyor her yerde
Sanki tek başımayım, tek kişilik mahşerde
Putların gölgesinde dans eder akbabalar
Söz sokakta dolaşır, öz zindanda çabalar
Atılan ucuz safra selâmlar, merhabalar
En temiz topraklara gül eksem mantar biter
Yollar sırat köprüsü, durmak düşmekten beter
Kaybettim mesafeyi, zamandan uzaklaştım
Sevgi diye sarıldım, isyanla kucaklaştım
Ne kendimden kurtuldum, ne kendime yaklaştım
Toprağın üstü mezar, zevke dalmış ölüler
Can sıkmaya yetiyor canlı kalmış ölüler
Fuhuş yuvası sanki en görkemli binalar
Çamur evlât doğurur taş yürekli analar
Resmen hak tevzi eder hakkı boğan canavar
Koşanlar, yarışanlar.. dehşet ötesi dehşet
Akıl karaya vurdu, gırtlağı geçti vahşet
Meydanlar tıklım tıklım, caddeler salkım-saçak
Kölelik histerisi yayılmış köşe-bucak
Elli tane hokkabaz, elli milyon oyuncak
Müdür ve müdüriçe müzenin bekçileri
Aferine çalışır düzenin bekçileri.
Mülkü kazanan ayrı, tasarruf eden ayrı
Hisseler neden farklı, hak, hukuk neden ayrı?
Hasta yaşar deniyor, baş ile beden ayrı
Mantık yürütmek yasak, itiraz eylemek suç
Neşe-eğlence cinnet.. yatıp uyumak korkunç.
Güvenmek aldanmaktır.. ölçü-tartı izafî
Mert-namert, güzel-çirkin, eksi-artı izafî
Çoğunun cebindeki kimlik kartı izafî
Kim kimdir? Kim kim değil?Anlamak ve bilmek zor
Oynanan komediye gül diyorlar, gülmek zor.
Figüran heykeller var kül tablası boyunda
Beş yüz göbek atarlar dakikalık oyunda
işlenen her günaha kurtta ortak, koyun da...
Kalmışım ara yerde, tozdayım, dumandayım
Kirli bir mekândayım, iğrenç bir zamandayım.
Özellikle mihriban şiirleriyle,küçüklüğümde edebiyatsever yanımı besleyen rahmetli şair. Aşk nedir tam bilmezken (8-9 yaşlarında) bu adamin kitabindaki siirlerindeki aşıklar icin ağlardım.
Ey yüksek sosyeteye mensup modacı hanım,
Eğlence zümresinin başının tacı hanım,
Bu metod ki, sizlerin müsbet ilâcı hanım:
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Yerindedir tahsilin, güzelliğin şahâne.
Varsa Türk'ten tâlibin, bu çeşitli bahane.
Bir ecnebî hovarda yakalarsan daha ne?
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Flörtünün sayısı; en az on beş olmalı...
Kimisi hâlis züppe, kimisi keş olmalı...
Altın kolyen, kürk manton, taksin beleş olmalı.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
iç votkayı, şarabı; sokaklarda nâra at.
Medeniyet sizlerle yükselmektedir kat kat.
Çeşni ruha gıdadır, her gün bir yatakta yat...
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Hiç durma twist öğren, her gün baloya git;
Tırnağını, yüzünü, dudağını boya git.
Sun'î peyke varis ol, conilerle aya git.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Bazan düz pantalon giy, traş ettir enseni.
Bin dolaş bisiklete, göster şöyle sen seni.
Kabahat ailende, anlıyorum ben seni.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Artist ol, filim çevir; ismine yıldız derler...
Bin kez kürtaj yaptırsan gene sana kız derler!
Çıplak resim çektirsen, ne şahâne poz derler.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Mayoyla endam göster, git jürinin önünde
Mahremini teşhir et her birinin önünde
Seçil bir kraliçe imtihanın sonunda.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Açıl kızım utanma, bu devrin modasıdır.
Hayır, inanma kızım! Bunlar hep istihzadır.
Namus insanlar için en mukaddes meyvadır.
Gençlikte hissiyatın belki seni aldatır.
Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Haddinden çok açılmak soysuzun modasıdır.
Türk oğluna anne ol, iftihar et onunla;
Elin soysuz züppesi bağdaşamaz seninle;
Bu yurdun kızı isen şu sözü iyi dinle:
"Dışının görünüşü içinin aynasıdır;
Yapacağın düşüklük bize yüz karasıdır."