sürekli elinden golleri ve asistleri çalınan, ilk maçlarında gösterdiği performans ile göz dolduran futbolcu. ama yazık adama.
gaziantep'te ölüyordu allah korusun.
denizli'de asisti,
letanya'da golü gitti.
ama ikisi de net gol olacaktı.
nazardan saklasasın.
madem bu tırt o kadar iyi neden lyon'dan ayrılmış? neden galatsaray'a gelmişte ingiltere, ispanya, almanya veya italy'ya transfer olmamış? bu soruları bizzat kendisinden öğrenmek isterim. yani kendisi hakkında ötecek galatasaray taraftarından değil. umarım bir röportajında açıklar. yeni messi'dir. aslandır, kaplandır. lakin kendisini önce bir derbi maçında, sonra da avrupanın önde gelen kulüplerine karşı yapılan bir maçta görmek isterim.
nasıl ki alex, andre santos, guiza, lugano ve niceleri ingiltere, ispanya, italya vb. ülkelerin büyük takımlarına gitmeyip de fenerbahçe'ye gittiyse benzer nedenlerle galatasaray'a gelmiş oyuncu.
gözleri şaşı olan futbolcu. hem ağzı da yamuk bunun.
yakışıklı olsaydı real madrid alır reklam yıldızı yapardı yemeyin bizi şimdi yakışıklı diye.
yakışıklı görmesek. *
çok gereksiz adam! ne öyle iki tane dandik gol atmak, golden sonra soytarı gibi takla atmak, 90 dakika deli dana gibi koşmak, rakibe saçma sapan çalım atmak filan? çok terbiyesiz adamsın keita. git lütfen, biz o bölgede cihan haspolatlı gibi adamları istiyoruz!!!
"bu o bilinen keita (!) değil,bu kötüsü diyerek taraftarının yaşadığı sinir krizini yatıştırmaya çalışan pek bir vizyon ve futbol bilgisi sahibi rakip takım yöneticisinin şimdilerde uykularını kaçırıyor mudur merak ediyorum.yıldız adayı değil 2.sınıf bir yıldızdır,2. sınıf dediysek bunun 1. sınıfı zaten ronaldo kaka vs..
galatasaray'da yeniden doğan harikalar yaratan oyuncudur.taraftarların sempatisini kazanmıştır. çalım futbolcusunu taraftarlar her zaman sever. özellikle de türk taraftarları. o yüzden ketia şimdiden taraftarların sevgilisi durumunda.şimdilik aktaracaklarımız bu kadar.
çok güçlü ve ayaklarına hakim bir kanat oyuncusudur. ama sadece kanat oyuncusu. ondan asla bir 10 numara olmasını bekleyemezsiniz zira galatasaray'ın da böyle bir derdi yok gibi duruyor ama daha sevinmek için erken. bu topçu rakibin ayağının dibinden çalım attığı için çok fazla faule maruz kalıp rakibe cok kart aldırabilir. ama çok kart aldırmanın ciddi sakatlıklar gibi de bir getirisi vardır buna da dikkat etmek lazım. bir de bu adamın galatsaray'ın bol alternatifli kadrosunda sakatlık sonu forma bulma şansı işin diğer bir kaotik yönü. verimliliği olduğu sürece gerçekten harika bir oyuncu ama genel istatistiği istikrarsız olduğu yönünde. yine de dikkat derim!
not: bazı kesimlerce üçüncü bacağın varlık hissiyatı yakından sezilince bir anda tırt olan, hatta ve hatta neden barca, manu, r.madrid almadı diye serzenişlerde bulunan aşmış oyuncudur. oyuncu diyemiyorum. çünkü aşmıştır. yanına yaklaşabilen sol bek daha görmedim. geçen sene ki derbi maçta kewell'ın nasıl da r.carlos'u folloş ettiğini hatırlayıp duruyorsam, keita'nın yapabilecekleri karşısısında diyebileceğim tek şey; '' zevk almaya bakın''
haydi şimdi öptüm. aeo. kib. byby. pls. cioa. yine çok güldürdünüz beni saf herifler ya.
tanım: üçüncü ayağına tapan taraftarların olduğu futbolcu.
kendisinin üçüncü ayağına ne kadar çok meraklı varmış görmüş olduk. amma üçüncü ayakmış. hayır kendisine güveni olmayan insanın yapacağı şeyler bunlar. delikanlı adam edit büdüt demeden kendini ortaya koyar. benim üçüncü bacağım var der. başkasının şeyiyle övünmez. fener zenci severmiş. evet sever tabi. mmf* grubunda f doyumsuzsa ikinci yardımcı m'nin zenci olması f adına oldukça uygun. anladın sen onu. hadi şimdi. kewell-carlos ikilisinden düet gelsin;
fenerbahçeli arkadaşları pek memnun edememiş kendisi.
fenerbahçe taraftarlarının düşünmesi gereken husus '''bu adam madem bu kadar iyi de neden süper lig'e geldi, neden daha büyük bir lige gitmedi''' hususu değil, '''fenerbahçe'ye karşı oynadığında kendisini nasıl durduracakları''' hususudur. hatta onu da daum düşünsün, lugano düşünsün, önder düşünsün. siz çenenizi kapatıp sadece izleyin canlarım...