geçtiğimiz günlerde, türkiye saatiyle gece yarısında, bildiğiniz gibi trump'a telefon edildi tayyip efendi hazretleri şanzelizeleri tarafından. iyisiniz inşallah, çoluk çocuk nasıl faslı geçilip de asıl konu olan ortadoğu, pkk-pyd vs. meselelerine girizgah yapıldığında ise, zamanında osmanlı padişahının diğer bir devlete yaptığı gibi, size sadrazamı göndereyim onunla muhatap olun bundan sonra der gibi, görüşmenin devamı cia başkanına devredildi. hadi bunu sineye çektik diyelim ki (sineye çekilecek bir durum değil aslında) devamında ne yaptık peki? adam türkiyeye görüşmeye geldi ve biz ona resmen ağladık, abi elini ayağını öpeyim demiş kadar olduk, içişlerimize karışmalarını rica ettik. nasıl mı? fetö'nün devlete nasıl (sözde) sızdığını, sağlık alanından tut, turizm, adalet, ekonomi bakanlıklarında ve kurumlarında binlerce ajanının halen daha bulunduğunu, yalnızca emniyetteki bağlantılı memur sayısının 260 bine yakın olduğunu, türkiye'de nasıl holdingler kurup karapara aklanmasına müsaade etmiş olduklarını, sadece türkiye'de yalnızca eğitim alanında örgütün, bugüne kadar, her yıl, yılda 11,1 milyar tl elde etmesine müsaade etmiş olduklarını, nasıl da kandırıldıklarını.. askeriye'nin nasıl yozlaştırılmasına müsaade etmiş olduklarını, örgüte geçmiş dönemde nasıl yardım ve yataklık etmiş olduklarını anlattılar. hani tarih dersinden herkes hatırlıyordur, hasta adam osmanlı deniliyordu ya bize.. şimdi de hasta adam türkiye yaptık biz bu devleti, devletlümüzün yolundan diye anlatıldı elin amerikalısına akp döneminde. biz sıçtık siz temizleyin abi oldu kısacası..
amerika sana neden kendi yetiştirdiği ajanını kendi eliyle teslim etsin ki bre gafil? teslim edecek olsa bile senden kapitülasyon koparmadan verir mi sanıyorsun? yine neyimizi pazarlık konusu yapacaksınız acaba merakla beklemekteyim.