dün gece genç bakış'ta "kızlardan memnun musunuz?" diye bir soru sormuştur ki, tanımlara sığmaz. sanki "fırınınızdan memnun musunuz?" diye soruyor adam, tavır aynen öyle. çok enteresan biri. kendi de tanımlara sığmıyor zaten.
her şeye rağmen sokakta ağzını açıp aa diye bağırsa coptan kendini kaybedebilecek bir kitle olan öğrencilere, görüş gözetmeksizin milyonların izlediği bir platformda söz hakkı vererek bir teşekkürü hakeden adamdır.
Bu sene marmara iletişim'de bir program yapacağını duyurmuş ve programa 1 saat kala hasta olduğu gerekçesi ile iptal etmiş; fakat aynı günün gecesi programı haliç üniversitesi'nde çekmiş şahsiyettir. sağlam sövmüşlüğümüz var.
internet konulu programını izlemediğim insan. sadece yorumlardan yola çıkarak şunu diyebilirim ki itü gibi bir okulda, isminde teknik kelimesini barındıran bir üniversitede, bu kadar ahmakça yorumların havada uçuşması utanç verici. en azından internet nedir, bilgisayar nedir araştırıp programı sunsaydı. zira windows, linux ve anti-virüs programı aynı gören bir insanın "internete kimlik numaralarıyla girilsin" gibi bir öneri gelmesi normaldir. eğer programın çekildiği saatte dersim olmasaydı katılmayı düşünüyordum ama iyiki dersim varmış diyorum şimdi. günde 5000 mail almaktan rahatsızsa sayın abbas güçlü, o zaman yeni bir mail adresi alarak işi kökten çözümleyebilir. bu da kişisel görüşüm.
"Günde 5 bin tane mail alıyorum ama bunlardan çok rahatsız oluyorum" cümlesini program içinde beş altı kez hiç alakasız bir noktada dillendirip, aldığı maillerden rahatsızlığını belirten insan. Bana nedense bakın ben bu kadar mail alıyorum şovu gibi gelmiştir.
internet hakkında hiç bilgisi olmayan insan. ve hatta bilgisayar hakkında hiçbir bilgisi olmayan insan.
ispat:
--spoiler--
a.g: zararlı maillerden korunmak için ne yapmalıyız.
konuk: windows kullanmak, linux yani... (derken)
a.g: ne şimdi bu windows, virüs programı mı?
konuk: heaa yok değil.
a.g: şimdi güvenelim o zaman windows'a.
konuk: yok öyle değil güvenmeyin. linux kullanın.
a.g.: höa tamam o zaman. bir de sizden alalım değerlendirmeyi serdar bey.
--spoiler--
yuh!!11!1!!1!!!11
varlığıyla çelişen (bkz: abbas güçlü ile genç bakış) program yapan programcı.deve kuşu başını kuma gömdüğü zaman kimsenin kendisini görmediğini sanıyorya, bu adamda internette kendisiyle ilgili hiçbir şey görmeyince kimse onun hakkında konuşmuyor sanıyor heralde.
bu adam kesin geri kafalı. bildiğin insanları fişleyelim diyo. özgürlükten bashetmesi gereken bu eğitimcinin bu kadar bağnaz olmasını aklım almıyor.
keşke programda olabilseydim de söz alıp 2 çift laf söyleyebilseydim, çok sinirlendim.
artık genç bakış değilde orta yaşlıların gözünden ülkem programı yapıp gezsin türkiyeyi.az önce sözlük felsefesini temelden yıktı.bunu okumuyorsundur zaten onun için uzatmamak lazım.
programında sıkıyosa tek bi laf etsinler doğan grubu' na. hemen celallenir. "hani napıyoruz biz size!é tarzı çıkışlarıyla aklınca savunmuş olur patronunu. savun ama ülkemi seviyorum diye gezme sonra emi!
programına aldığı konuklara eşit oranda söz hakkı tanımayan, programında kendisininkinin karşıtı olan bir dünya görüşünün rahatça dile getirilmesine müsade etmeyen, ayrıca bu karşıt görüşler dile getirilse bile anında oradaki kalabalığı gaza getirip yuhalatan, laikçi elit, yaptığı reyting fakiri programıyla tanınan televizyon insanı.
söz verdiği insanların sözünü kesen ama birisi konuşurken "bitirmesini bekleyelim" diyen sunucu. ataması yapılmayan öğretmenlerle ilgilenmektedir amenna fakat ilgilenirken gelen konuklara da- öğretmenlerle ilgili ya da değil- alttan alttan laf sokan bir durumdadır. dün geceki programda anlaşılmaz bir şekilde muharrem ince'ye yüklenmiştir. hoş muharrem ince de konudan sapıp işi siyasete getirmeye çalışmıştır fakat abbas güçlünün iktidar yanlısı tavırları iyice göze batmıştır. *
herkesi azarlayabileceğini sanan doğan grubu demirbaşı. dün gece yine iticiliği ile başrolü oynamıştır. ertuğrul özkök ün avukatı olmuştur her doğan grubu yazarına olduğu gibi. sözüm ona demokrattır sevgili abbas ama onun her özelliği kendisi gibi sözüm onadır.
Böyle artist gibi, tavırlı, itici bir adam sanki. Kendi fikrinin dışında bir şey gelişiyorsa ve bu işine gelmiyorsa öyle bir küçümser tavır takınıyor ki, kendince bazı bazı öğrencilere öyle laflar sokuyor ki insan "biraz daha olgun olaydın keşke" demekten kendini alamıyor. Eline yetki verilmiş sonradan görmelere benzer bir tavrı var. Çağdaş ve demokratik olmaya çalışıyor ama bu çaba üzerinde bol duran bir gömlek gibi sırıtıyor.