evet arkadaşlar biri bunun sebebini biliyorsa bana da açıklasın hep birlikte öğrenelim burda.
bu adam her soru soran kişinin sorusunu kesen sorusu ile ilgili yorum yapan isterse soruyu sordurmayan ve iki lafı bir araya getiremeyen bir adam. o kadar üniversiteli genç öğrencinin karşısında bunları yapıyoda bu öğrencilerimizden biriside çıkıp "aga bu ne?" demiyo adamı mort etmiyo bunun nedeni ni anlamakta güçlük çekiyorum.
sunuculuk konusunda iki lafı bir araya getiremeyecek kadar yeteneksiz olsa da bu eksiğini kabullenip yapmacık yöntemlere başvurmadan samimi bir şekilde potlarını kıra kıra programını sunduğu için gerçekleşmemiş olaydır.
sahnede olmanın vermiş oldugu avantaj ve karşı duran ögrencileri gaza getirerek saglanan sözde başarı.
abbas güçlü'nün klasik kaçış cümleleri;
"arkadaşlarınında soru sorma hakkını tanı"
"burası yeri degil şimdi"
bu cümlelerin sonunda salon gaza gelir ve alkışlamaya başlar.
"büyük moderatörde" başarılı bir şekilde soruyu savuşturmuş olur.*
genç bakış programı sunucusu abbas güçlü'nün şimdiye kadar, programındaki öğrenciler tarafından hiç ayar yememiş olmasıdır(o ne demekse artık).
ben iki yıl önce katıldım abbas güçlü'nün bir programına. genç bakış değildi, bizim mucitler miydi neydi. programdan önce abbas güçlü bir tur konuşuyor öğrencilerle, programın canlı olduğunu hatırlatıyor, gururunuzu okşuyor falan filan.
program başlıyor sonra, kameraların arkasında bir yönetmen var. alkışlamanız gereken yerde size alkışlama işareti yapıyor. eğer yuhalama efekti lazımsa hareket falan çekiyor, öyle enteresan bir bayan.
abbas güçlü soru sorulacak adamları çoğunlukla tipe göre seçiyor. o anda programın ratingine katkıda bulunacak siyasi düşünceye sahip, bu siyasi düşünceyi de kılığına, kıyafetine, sakalına, bıyığına, şuyuna buyuna yansıtmış kişileri seçiyor yani. beklenmedik bir soru gelirse mikrofonu da kapattırmak, konuşturmamak, susturmak, def etmek tamamiyle programın sunucusu abbas güçlü'ye ait.
yani işin özü, abbas güçlü'nün programında abbas güçlü'ye ayar vermek zor, hatta imkansızdır. bütün ipler onun elinde çünkü.
