kız arkadaşı olmayan üniversite gençliğinin sloganı. memleketin çeşitli illerinde, muhtelif zamanlarda erkek yurtları önünde toplanan büyük abazan kalabalıklar, kız yurtlarına doğru bu slogan eşliğinde haklarını talep ederek ilerlerken tespit edilmiştir.
abazan hareket'in mottosudur. pekala abazan hareket nedir? kuramları-tarihçesi nasıl özetlenebilir?
öncelikle işe abazanlığın tanımıyla başlamak icap eder. abazan kişi, insana dair temel ihtiyaçlardan birisi olan cinsel hayattan mahrum kalmış kişi olarak tanımlanabilir. köhneleşmiş düzenin kendisini yeniden üretmesiyle abazanların bu mahrumiyetinin bilincinde olduğu söylenemez, zira sınıf bilinci gelişmemiş ve abazan devrimin önündeki en önemli engel aşılmak bir yana bizzat bilinçsiz abazanlar tarafından bir duvar gibi yükseltilmektedir.
tarihsel sürece baktığımızda abazanlığın bir sınıf haline gelişinin diyalektik biçimde pompacılığın, dini ahlakı yenmeye başlamasıyla görüldüğünü anlarız. pompacılık, aristokratların temelindeki "sınırsız pompa" hülyasının yeniden kurgulanmış ve yeni üretim biçimleriyle sistemin taşıyıcısı yapılmasıyla oluşturulmuş bir akımdır. buna paralel olarak üst ideolojik aygıtlarla sanki "her an pompa yapabilme ihtimali" varmış gibi yetişmiş bir abazanlık oluşmuştur. zira bu pompacılığın dayatmasıdır ve yalnızca karşıtlarını sindirmeye yaramamış aynı zamanda pompacılık düşüncesinde de kırılmalara yol açmıştır.
ülkemizin pompacılıkla tanışması batıdaki süreçten hayli farklılıklar barındırır. bu bağlamda ilk türk abazan düşünürü olarak memo tembel çizer karşımıza çıkar. bu yüce zat çalışmalarıyla uzun bir dönem abazan hareketin sözcülüğünü yapmıştır. 1990larda gözle görülür bir pompacılaşma eğilimi yaşanmış olsa da memo ve ideolojisine halen sadık olanlar da mevcuttur. lakin memo da teoriyle bağlarını evlenerek koparmıştır. şimdi çeşitli makalelerinde dile getirdiği abazanlık dünyası tasavvurları nostalji olmaktan öteye gidemez.
bu satırların yazarı bir abazan mıdır? ne münasebet efendim, biz bilim insanları olaylara her zaman tarafsız bakabilmeliyiz. şu halde abazan-demokrat olarak tanımlayabileceğilimiz kanadın samimiyetsizliğinden dem vurarak ve bu satırları benim için kaleme alan "elena" yorulduğu için yazıma son veriyorum.
sabah; otobüste, öğleyin derste, öğle arası yemekhanede, akşam; yine otobüste, hafta sonu çarşıda, pazarda, kafede heyttt durduramazsınız.
abazan hareket engellenemez.
