Efsaneye göre bir zamanlar bir avcı, Doğu'da göllük bir yerde keklik vurmuş. Kanlı kekliği göllerden birinin sularında yıkamış. Torbasına atıp köyüne dönmüş. Eve gelip torbayı açınca keklik kanatlanıp uçmuş.
Avcı, kekliği yıkadığı suyun ab-ı hayat olduğunu anlamış o zaman...Ab-ı hayat, yani hayat suyu...
Koşmuş yeniden dağlara... Bütün gölleri gezmiş, bütün suları tatmış. Ama bulamamış ölümsüzlüğün sırrını saklayan gölü... Ahali de o günden beri arar dururmuş. Lakin Tanrı, iksiri saklayan göl bulunmasın diye, bin göl yaratmış oralarda... O yüzden oraya kurulan kentin adı Bingöl olmuş.
Ab-I hayatın çeşmesi aşıkların visalidir
Sohbeti aşk ile eder, susamışları yakmaya
Aşk mı derim ben ona Tanrının uçmağın seve
Uçmak hod bir tuzaktır eblehler canın tutmağa
Aşık olan miskin olur
Hak yoluna teslim olur
Her ne dersen boyun tutar
Çare yok gönül yıkmaya