gül verirsiniz, yatmak istiyor der
sms atarsınız, kesin yatacak bu benle der
sayfa sayfa mektup yazarsınız yatıp kaçacak der
hayatı kendine de, ona abayı yakana da zindan eder. pofuduk terlik alın kendinize, ayıcık alın; ona sarılıp yatın, çok daha iyidir. başınız ağrımaz en azından.
ya da iyisi mi, sevişecekseniz gidin bir korkulukla sevişin.
düttürü: eksilere bakılırsa çok korkak var buralarda. hehe, evet.
başka aşklardan korkan kadındır. açar müzeyyen senar'dan kimseye etmem şikayeti dinler ve sessiz sessiz ağlar. kalbindekine sarılır sonsuza dek. belki salaktır başkalarına göre ama böyle kalmayı tercih etmiştir ve onunla mutludur.
aşkını düzgün şekilde yaşamaktan korkan kadındır. sadakat, ardından bir ömür boyu devam etme olsalığı ve birlikte getireceği yavaşça monotonlaşan hayat... ölmekten korkmak gibi olsa gerek.
aşk geliyorum demez ki, çat diye kapıdan içeri girivermiştir. o nedenle aşktan korkan kadın/erkek yoktur. aşık olamayan bünyeler vardır ve aşık olmaktan korkuyorum cümlesinin ardına saklanırlar.
aşk insanın içini ısıtan, herkesin tatması gereken hoş bir duygudur. güzel bir histen korkulması, çoğu kişiye saçma gelir. kimse de duygusal yönden tavan yaptıran bir hissi yaşamayı reddetmez, lakin kişi zamanında bu duygudan arındırılacak kadar acı çekmiş ve üzülmüşse, hayatını ciddi boyutta olumsuzluğa sürüklediyse bu meret, kadın veya erkek aynı hisleri bünyesinde barındırmaktan çekinir. buna salaklık diyen, bir gün aşk denilen o güzel histen nasibini alırsa, gelsin karşıma kendini akıllı saysın, alkışlarım. hayatta insanı korkuya sürükleyen bir çok güzel his vardır. bu insanın salaklığından değil, o yaşanası hisleri korkuya dönüştüren insaf ve karakter yoksunu kişilerin salaklığındandır. ki salak kelimesi hafif kalır.
aşktan korkar pek çok kadın çünkü korkutanlar olmuştur,bıktıranlar olmuştur,yıldıranlar olmuştur,aldatanlar olmuştur,sağ gösterip sol vuranlar olmuştur,olmuştur da olmuştur.. bir kadının aşktan korkması için epey birşeyler olmuştur..yani bir kadın durduk yere aşktan korkmaz....(klasik koşullanma)
başlı başına gaflet olan bir söylemdir. ya da her ne haltsa. aşk kaza gibidir. bir kere araba çarpınca, ikincisinde arabanın üstüne üstüne yürüyemezsin. ödünün patlaması, alabildiğine samimidir. korktuğun anda salak değilsindir ve milletin ne olduğunu umursamazsın.
aşk nedir bilmek lazım tabi bunları anlayabilmek için...
salak değil gayet zeki bir kadındır. aşık olunca başının göğe değmediğini bilir. üzülmekten boynuz yemekten acı çekmektense yanlız kalmayı tercih etmiştir. mutlu etmeyeceksen meşgulde etmeyeceksin der kendine asılanlara.