aşkta yarın yoktur sevgili

entry5 galeri0
    1.
  1. aşka son derece gerçekçi bir biçimde yaklaşan, ucundan kıyısından yaşadığımız her ilişkiye dokunan etkileyici bir cezmi ersöz şiiridir.
    3 ...
  2. 2.
  3. Aşk Bu Dünyanın Ölçüleriyle Açıklanamaz Sevgili.
    O ilkel Bir Acıdır, Yaban Bir Ağrıdır.
    Gelir ve içimizdeki O Çok Eski Bir Şeye Dokunur.
    Sonra Bir Perde Açılır ve Yolculuk Başlar.
    Bu Yolculukta Artık Para, Tarifeler
    Beklentiler, Randevular, Taksitler, iş,
    Anneler ve Korkular Yoktur.
    Aşkın Kendi Gerçekliği Vardır Sevgili.
    insan Başka Bir Işığa Teslim Olur,
    Daha Derinden Anlamaya Başlar, Bilgeleşir.
    Hiç Bilmediği Sezgileriyle Buluşur.
    Yükü Çok Ağırdır, Kendiyle Buluşmuştur.
    Hem Dışındadır Dünyanın, Hem de Tam Ortasında.
    Hindistan'da Ganj Nehri'nin Yakılan
    Yoksun Adamın Hissettikleri de Onunladır,
    Yitirdikleri de...
    New York'ta, Bir Sokakta,
    Kartondan Kulübesinde Yaşayan Kadının
    Çıplak Yalnızlığı da.
    Her Şey Onunladır, Ona Emanettir Sanki,
    Ama O, Çıldırtıcı Bir Yalnızlık içindedir Yine de...
    Aşkın Kültürlü Olmakla, Bilgili Olmakla da ilgisi Yoktur Sevgili,
    Kanımıza Karışan ilkel Acı, O Yaban Ağrıyla
    Hiçbir Kitabın Yazamadığı Hakikatlere Daha Yakınızdır,
    inan...
    Kim Demiştir Hatırlamıyorum,
    Aşk Varlığın Değil, Yokluğun Acısıdır Diye.
    Belki de Bu Yüzden ilk Gençliğimde,
    O Yoğun Aşık Olduğum Yıllarda,
    Gözüme Uyku Girmez, Dudağımda Bir Islıkla
    Bütün Gece Şehri, O Karanlık, O Hüzünlü Sokakları Dolaşır,
    insanları Uykularından Uyandırmak isterdim.
    Uyanıp, içimde Derin Bir Sızıyla Uyanan
    O Derin Sancının Acısına Ortak Olsunlar Diye...
    Aşk Çok Eski Bir Şeydir Sevgili
    Onun içinden O Çileli Çocukluğumuz Geçer
    Sevdiğimiz insanların Çocuklukları da...
    Oradan Üvey Anneler, Eksik Babalar, Parasız Yatılılar Geçer
    Ve Sonra Aşk Bütün Bunları Alır, Daha da Eskilere Gider,
    Hep O ilkel Acıya, O Yaban Ağrıya...
    insan Bazen Nedensiz Yere Umutsuzluğa Kapılır
    Kimselere Veremez Sevgisini,
    Kimselere Derdini Anlatamaz, Evlere Kapanır...
    Bazen Denizler Kıyılar Çeker insanı.
    insan Bu Kapılmayı Anlayamaz,
    Oysa
    Çok Eski Bir Yerde Yaşanmasından Korkulup
    Vazgeçilmez Aşkların Sızısıdır Bu.
    Bu Sızı, Bu Yenilgi Mevsimlerle Yıllarla Devrilir Başka insanlara...
    Bir insanın Yaptığı Bir Hatanın
    Tüm insanlara Yayılması Gibi...
    işte Şimdi Biz de Sevgili,
    Ya Olmadık Zamanlarda Umutsuzluğa Kapılıp,
    Soluğu Evlerde Alacağız,
    Ya da Denizler, Kıyılar Çekecek Bizi.
    Nasıl Biz Başkalarının Korkularını Taşıyorsak,
    Başkaları da Bizim Korkularımızı Taşıyacak,
    Yenilgimizi, Umutsuzluğumuzu...
    Birazdan Sabah Olacak...
    Para, Tarifeler, Beklentiler, Randevular, Taksitler,
    iş, Anneler ve Korkular Başlayacak...
    Bunlar Varsa Bizim için Geçerliyse
    Aşk Yoktur ve Hiç Olmamıştır Sevgili.
    Birbirimizi Kandırmayalım...
    Hadi Güne Hazırlan,
    Yaşadıklarımızı Unutmaya Çalış
    Aşk Bize Güvenip Verdiği Büyüsünü,
    Sırlarını, Cesaretini, Bilgeliğini ve O ilkel,
    O Yaban Ağrısını Geri Alacak
    Bunlar Olurken içimiz Bir an Üşüyecek,
    Sonra Geçecek...
    Hadi, Oyalanma Birazdan Yarın Olacak...
    AŞKTA YARIN YOKTUR SEVGiLi

    *
    4 ...
  4. 3.
  5. Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir
    ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. insan bir başka ışığa teslim olur...

    Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın, hem de ortasında. Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de... Newyork'ta, bir sokakta, o kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o, çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de...

    Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili. Kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınızdır, inan... Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil, yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp, içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye...

    Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da... Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o ilkel acıya, o yaban ağrıya... insan bazen nedensiz yere umutsuzluğa kapılır. Kimselere veremez sevgisini, kimselere kendini anlatamaz, evlere kapanır... Bazen denizler, kıyılar çeker insanı. insan bu kapılmayı anlayamaz, oysa çok eski bir yerde yaşanmasından korkulup vazgeçilmez aşkların sızısıdır bu. Bu sızı, bu yenilgi mevsimlerle yıllarla devredilir başka insanlara... Bir insanın yaptığı bir hatanın tüm insanlara yayılması gibi... işte şimdi biz de sevgili, ya olmadık zamanlarda umutsuzluğa kapılıp, soluğu evlerde alacağız, ya da denizler, kıyılar çekecek bizi. Nasıl biz başkalarının korkaklığını taşıyorsak, başkaları da bizim korkaklığımızı taşıyacak, yenilgimizi, umutsuzluğumuzu...

    Birazdan sabah olacak... Para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular başlayacak... Bunlar varsa ve bizim için geçerliyse aşk yoktur ve hiç olmamıştır sevgili. Birbirimizi kandırmayalım... Hadi güne hazırlan. Yaşadıklarımızı unutmaya çalış. Aşk bize güvenip verdiği büyüsünü, sırlarını, cesaretini, bilgeliğini ve o ilkel, o yaban ağrısını geri alacak. Bunlar olurken içimiz bir an çok üşüyecek, sonra geçecek... Hadi, oyalanma birazdan yarın olacak...

    Aşkta yarın yoktur sevgili...

    cezmi ersöz
    2 ...
  6. 4.
  7. 5.
  8. Ağlamak isterdim seni sevmeden anlaşmaktansa
    Yaşamak isterdim sadece nefesinde hissetmeden
    Gitmek ve kaybolmak isterdim sadece sen varsın diye
    Ama hayat bu işte her defasında seni kendine düşman eder
    Neden diye soramazsın? Her şey nedensiz ve açıktır aslında
    Sevmek bu kadar çaresizdir .Sessizliğiyle…
    Ve aşk sessiz bir ölüme dönüştü; bugün sen yoksun diye...
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük