türk filmlerindeki çılgın ve tutkulu aşıkların dünyaya getirdikleri çocuğu tanımlama çabalarıdır. "sen bizim aşkımızın meyvesisin" şeklinde cümleye yansır. seni leylekler getirdiyle kapışması yeridir.
bir leman karikatüründen alıntı diyalogtur: hatırlayabildiğim kadari ile şöyle bir şeydi.
- merhaba hikmet abi. bu eşim, bu da arda, arımıza yeni katıldı aşkımızın meyvesi.
+ ha yani siz sikişmediniz bu gökten indi.
- biz sadece kibar olmaya çalışıyorduk. teesüf ederiz kem küm.
+ e öyleyse sikiştiniz yani.
- e hikmet abi ama.
çocuktur. lakin mevsiminde yemek lazımdır. ne mi bu mevsim tabi ki evlilik. bu yüzden siz siz olun o meyveyi zamanında yemeye bakın aksi takdirde ham meyveyi koparırlar dalından...
benim hiç bir zaman tadına bakamayacağım meyve çeşidi. zira aşka inanmam. bunlar hep popüler kültürün dayattığı terimlerdir. acaba aşk meyvesi olmadığım için mi bu inançsızlığım ve negatifliğim düşünmüyor değilim.