o kokuyu hafızaya alabilmektir aşk,yanında olmadan seneler boyunca duyabilmek,her duyduğunda heyecandan çarpan bir kalpte kabüllenmektir yokluğunu,unutamamaktır o kokuyu.
öyle bir anda gelirki o koku çok alakasız bir yerde,sonra hangisinin olduğunu hatırlayamazsın ama kesinlikle eskilerden ve güzel bir his veren kokudur o.
şu 3 aylık yaz tatilinde uzak kaldıktan sonra, gittiğiniz şehirde duymayı arzu ettiğiniz ilk koku o olacaktır. kokuyu aldığınız an dünyanın en mutlu insanı olabilirsiniz, alamadığınız her an ise kalbiniz acır, gözleriniz yanar...
kullandığı şampuan, çamaşır deterjanı, parfümü, yemek kültürü, ter bezlerinin çalışma mekanizması, diş etlerinin ve dişlerinin durumu, vb. birçok etkenin birleşiminden ortaya çıkan kokudur. bu koku kendisine size bağlayacağu gibi, aşık olduğunuz kişiden sizi uzaklaştırabilir de.
sevgilinin hırkası giyilir. evde biraz öyle dolaşılır sonra geri dönülür. sevgiliyle ayrı düşülen ilk günün sabahı, erkek sevgili arar ve o sabah hırkasını giyip kahvesini içtiğinde, duyduğu hüznü ve özlemini anlatır. parfüm değil sen kokuyosun, özledim der. sevgili olmasa da burnunuzdan aklınızdan gitmeyen kokudur.
bazen de kolunuzu omzuna atarsınız uzun süre... sonra hiç beklemediğiniz bir anda kolunuzun iç kısmına, sevdicek kokusunun sindiğini fark edersiniz. sonra köşe bucak kaçarsınız, kolunuzu koklarken insanlardan abuk sabuk bakışlar yemeyin diye...
özlenen kokudur, özellikle araya mesafeler girdiği zaman yastığa sinen kokunun hiç bitmemesi istenendir. sabahları yastığa sarılmış olarak uyanmaya da neden olur.
