kulaklarınız duymaz, gözleriniz görmez sadece o sıcaklığı hissedersin. kalbin durur, nefesin kesilir onun nefesiyle yaşarsın o an. sözün bittiği yerdir
insanın başından aşağıya doğru bir sıcaklığın aktığı, üzerinden uzun zamanlar da geçse unutulmayacak andır. hele ki karşı tarafta size aşıksa o an zaman durur o kısacık an çok yavaş akar.
göğüs kafesinin ortasında atan şeyin bir organ olmaktan çıkıp hayat kazandığı andır. artık sizden bağımsız hareket eder ve söz dinletmek mümkün olmaz. siz üzülseniz de sevinseniz de umrunda değildir, o artık kendi bildiğini yapar. Çünkü artık gönül ferman dinlemiyordur. dizginleri sizin elinizden bir hışımda çekip almış, artık sizi idare eder olmuştur. Gözünüz aydın kalbiniz artık size ait değildir.
heyecandan kalbin durması an meselesidir. öpülen dudağın tadını hissetmezsin. hissedilen tek şey bedenin heryerini kaplayan heyecan duygusudur. masum bir utangaçlık yerleşir yüzlere. sonra durup tekrar aşık olunan insanın gözlerine bakılır, yaşanılan anın gerçek olduğunun farkına varılır ve hiç bitmeyekmiş gibi doyasıya öpülür.
bazı duygu ve düşünce yoksunlarınca gösteriş için herkesin önünde yaşanan, gizli kutsal bir mabedmişçesine kuytu köşede yaşanınca anlam kazanan ibadet gibi kutsal eylem. iki kişiye özel mekan, iki kişiye özel zaman algısı, iki kişiye özel atmosfer... yalnızca iki kişinin hatrında kalacak olan ve onlarla birlikte mezara gömülecek olan değerli sır.
ne kadar çok öpüşmüş olsanda kalbiniz bir kanarya gibi pırpır eder ve büyük ihtimalle hayatta en büyük haz veren öpüşme olayı vuku bulmuştur ve tekrarı yoktur.