Bu eylemi tamamiyle uygulayabilecek bir insan yoktur.
"Ne ölümden, ne de aşktan kimse kaçamaz" demişler. Biri demiş işte. Doğru söylemiş.
Lakin teklif etmeme eylemini başarıyla uygulayabilir. Korkmaktaysa eğer.
bu benim sanırım. kendimden yola çıkarak benim gibi olanların da ne şekilde hissedip kimseyle çıkmadığını anlatayım. öncelikle kimseye hesap vermek istemezsin, belki önceden bir iki tane sevgili deneyimin olmuştur fakat yanlış kişilerle yapmışsan bu başlangıcı aşık olmak ve birine teklif etmek bir o kadar daha zor hale gelir. biriyle çıkma fikri gözünde gitgide büyür, hele ki bir kız sana yakın ilgi gösterip kendisine çıkma teklifi etmen için gözlerinin içine bakıyorsa, işte bu gerçekten berbat bir durum. ama bir taraftan da kendini karşı cinsten birilerine beğendirmeye çalışırsın, beğenilmek güzel bir duygu, takdir edilmek filan.. hoş şeyler. ama sadece beğendiğiyle kalsın istersin, tıpkı senin yaptığın gibi. ama o işi ilerletmek ister, sen istemezsin, ona ne şekilde belli etmen gerektiğini şaşırırsın, sürekli dostluk, arkadaşlık mesajları iletirsin.. en sonunda da salak değildir ya bu, anlar senin çıkmak istemediğini. belki beni beğenmedi filan diye düşünür, tam olarak ne hissettikleri hakkında bir fikrim yok. sonra senden uzaklaşmaya başlar. bu da kötü bir durumdur aslında. keşke hep peşimde koşsaydı dersin, belki bakardım filan. ama limiti sonuna kadar tüketip senden dostluk mesajları almak onu da sıkar. işte bu hikaye hep böyle devam eder. belki buna korkaklık da denir, belki yalnızlığı sevmek, belki özgür olmak.. tam bir ad koymak zor.
erkeğe ihtiyaç olmayan bir ortadoğu ülkesinde,red edilip rezil olmaktan çok sıkılmış ,
benimde bir onurum gururum var yeter ulan sikerim böyle aşkın ızdırabını moduna getirilmiş,
pozitif enerjsi kalmamış en zavallı erkek tipidir.
yavşak rakipleriyle rekabet şansı yoktur. moralleri bozuk olduğu için kadınlar eğlenceli bulmaz, suratına bile bakmaz bunların.