Öyle bir cümle ki sanki aşk bir alım satım sözleşmesiymiş de son anda vazgeçilmiş yahut marjinal faydadan kaynaklı yarıda kalmış bir iktisadi işlem gibi anlatılmış. Halbuki aşık olmaya başlamışsan vazgeçmek olasılık dışıdır.
kişinin gerçekleri görebildiği andır.
aşk sadece üç harfli bir kelimedir, buna bir mana yüklemeye çalışmak asıl mantık hatasıdır işte. sevgi, saygı bunlar güzel değerlerdir.
kişi aşka aşıktır aslında.
Yoktur öyle bir an. Sevmek öyle bir insanın seçeceği bir şey değil ki. Manavdan meyve mi alıyoruz ? Bir anda gelir sevmek ben şunu seveyim diyip birisi öyle sevilmez ki senin haberin olmadan aniden gelir, seversin. aşık olmaktan vazgeçilen ana gelecek olursak bu da öyle karar verilen bir şey değildir ki bu da içinde aniden olan bir şeydir. Doğrudur birini seversin sonrasında bazı gelişmeler olur bi bakmışsın sevgin gitmiş yine bu senin seçtiğin bir şey değil bu olaylar insanın kontrolü dışında gelişen şeylerdir.
aşık olmaktan vazgeçemezsin eğer gerçekten aşıksan vazgeçme düşüncesi bile yer bitirir insanı. yapmayın bunu kendinize, ikimizde iyi biliyoruz her an yeniden aşık olabileceğini...
aşık olmak isteğe bağlı mıdırki vazgeçilsin.. "bekliyorum, öyle bir havada gel ki vazgeçmek mümkün olmasın.."* daki ifadenin de belirttiği gibi.. aşık olduysan bir kere olay biter.. vazgeçemezsin.. sadece arka plana atmaya çalışabilirsin..
aşk diye tabir edilen şey; sevgiliye kavuşamamanın acısı, sevgiliye duyulan hasrettir. bu histen asla vazgeçemezsiniz. ancak, sevilene kavuştuktan sonra aşk denen hissin yavaş yavaş öleceğini göreceksiniz. bu hep böyledir. evet, sevgi ebedi olabilir ama aşk asla ebedi olamaz.
aşk, ayrılık ve hasretten beslenen bir alevdir. ayrılık ve hasret olmazsa söner.
insanlar her zaman bir şeylere ulaşmak için çabalarlar. işte bu çabalar bir yönüyle aşka benzer. aşk da sevgiliye ulaşma ve onun yanında olma çabasıdır. bu çabaların sonunda amacınıza ulaşırsınız ve zafer kazanırsınız. yani sevdiceğinizi elde edersiniz. peki ya sonrasında? sonrası yoktur işte. bir süre sonra sönecektir o aşk alevi. belki aranızdaki sevgi kalıcı olur. ama aşk, kavuşamamaktır.
lisan-ı aşktan ancak ve ancak yar hasretiyle yanıp kavrulanlar anlar.
bir insana yönelik duygu durumunuzu değerlendirip aşık olduğunuza hükmedip sonrasında bu aşkı devam ettirmekten vazgeçebiliyorsanız ve vazgeçiyorsanız, aşk anlayışınızın ne olduğunu sorgulamak gerekebilir.
yeni aşklara yönelik olarak eski aşkın aşk acısının büyüklüğüyle orantılı olarak hızlı gelişen andır.
aşktan vazgeçilmez. aşıksan aşıksındır. ayrılsan da, uzak kalsan da, artık konuşamayacak ve sesini duyamayacak da olsan vazgeçme. zaten nasipse olur. sen aşık kal..
bazen umutsuz ve imkansız gibi gözüken aşklarda, karşı tarafa zarar verir miyim, onu yanlışlıkla kırar mıyım, ama bunları bile düşünmek zaten aşktır, öyle bi paradoks işte *
Aşık olmayı denedim, hem de bir kez değil iki kez.
inanın bana korkunç acılar çektim.
Ruhumun derinliklerinde, çektiğim acı ile alay eden bir ses işittiğim halde acı çekmeye devam eder,
üstelik deli dolu aşıkmışım gibi kıskançlık krizleri geçirirdim. Bunların hepsinin sebebi can sıkıntısıydı baylar,
emin olun can sıkıntısı..
Yıprandığın andır. Sonra başka birine sadece çok değer verirsin ve onun herşeyiyle mutlu olursun aşk değildir tam çünkü karşılık beklemezsin tabi aşkta da karşılık beklemezsin ama bunda söylemezsin hiç aşık olmanın bi tık altıdır. Çünkü aşık olmaya cesaret edemezsin. Öyle hayaller falan kurarsın ama ona söylemezsin, kimseye söylemezsin. Söylersen üzülüceğini bilirsin.
Hayatım boyunca ilk defa üç sene önce birini seveyim istemiştim. Kardeşim üniversite için evden ayrılmış bütün yakın arkadaşlarımdan başka bir şehirde okul kazandım. Ailemin yanında yaşıyorum, haliyle çok da sosyal bir insan olmadığımdan ötürü neredeyse hiç dostum yok burada. Sanırım ilk defa bu kadar yalnız hisettim.
Sonra çocuğun biri kafamı karıştırdı. Benim gerçekten aşık olma gibi bir niyetim yoktu. Kardeşim diye hitap eden ama aşk sence nedir? gibi sorular soran neredeyse her gün mesaj atan biri. Saçmalığa bak ki okulda görünce görmemezlikten geliyor. Sonra öğrendiklerime dayanarak fark ettim ki bizim dönemden başka bir kıza yakınlaşmak için beni kullanacak.
Ben bundan sonra beni seveni severim dedim. Kalkıp da gidip adam akıllı söylemeden kimseyi sevmem.
Bu sene de başka biri kafamı karıştırdı. Iyi hoş herşey. facebook tan muhabbet, okulda selamlaşma ufak tefek konuşmalar. Imalar. Ben bu ima konusunda biraz aptalım zaten. Fark edene kadar aylar yıllar geçer. Öyle Ufak bi şeyden nem kapma değil yani. Sonra bu darbe girişimi sırasında hafif solu savunduğum için engellendim. Okul açılınca rastlaşırsak selam vermek gelir mi içimden onu bile bilmiyorum. Halbuki yaşam tarzının farklı olmasına rağmen kestirip atmak istememiştim. Deneriz demiştim en azından. seviyor ya(!)
Zaten öyle çok çok güzel vay anasını bi kız da değilim. en başından beri de farkındayım bunun. Artık cidden diyorum song, kim seni ne yapsın allasen? çıkarı olmadan neden sever gibi yapsın? ne özelliğin var? Zaten benim de kaçtı hevesim.
Vazgeçtim yani. Zaten bana göre işler değil bunlar. Ben kitaplarıma döneyim. Yazı yazayım. Öyle yani.