saçma bir söylemdir. aşık olmak istiyorum diyerekten kendini sokaklara vurmuş ve aşık olmuş kaç kişi var? aşk ansızın gelir efendim. hiç ummadığın bir anda, ummadığın bir insana aşık oluverirsin mazallah.
yazıktır. kişi kendisine karşı bu kadar dürüst olmamalı sadece, karşısındaki kişiye de bunu söyleyebilmelidir. söylemelidir:
sana aşık olmak istiyorum, diye.
bu zaten aşık olduğunu belli eder ama kızlarda illa ki, "olmak istiyor musun? yoksa oldun mu? olduktan sonra gel.." havası vardır. adam ironik bir biçimde zaten sana gururunu yenerek gelip ilan-ı aşk etmiş. daha ne bekliyorsun sen be?
en azından neye değer biliyor musun? içinde kalmaz ileride artık rahatsındır ve kabul etmezse ** de sen söylemişsindir.
ama söylememiş olsaydın:
lan ya kabul etseydi? dersin..
söyle kabul etmeyecek diye bir şey yok. ama kabul etmezse nick altıma gidip boşalma.
insana rahat battığında dolayı sürekli sarfettiği cümledir.
evet rahat battığında söylenir, telefonun şarjının neredeyse 3 gün gitmesi insanı sinirlendirdiği için, telefonla işi olmadığı için, sesi kısık olan telefonu koyduğu yeri unuttuğunda çaldırarak bile bulamadığı için, telefonu bulamayıp günlerce arayan kişilere cevap verilmediğinde tek kızan kişi anne olduğu için, hastalanıldığında da keza öyle, anneden başka kızan olmadığı için, evet, kişi bazen kendisine kızılmasını ister ama her ne konuda olsun kimse kızmadığı, onla tartışmadığı için, hafta sonları evde ayaklarını uzatıp, eline kahvesini alıp rarhat rahat ptt * yapabildiği için, sinemaya gittiğinde ve filmden sıkıldığında uyuma özgürlüğü olduğu için, gecenin bir yarısı arayan kimse olmadığından rahat rahat uyunabildiği için, her ne yaparsa yapsın, hesap soran kimse olmadığı için ve bu kadar özgürlük insanı rahatsız ettiği için, bekarlık her ne kadar sultanlık olsa da saltanatı sultanlığı sevmeyip, aşkı uğruna çöl aşacak, dağ delecek potansiyelde olan bünye kendini paralamak istediği için, terkedilme korkusu yaşamak, kavga edip ağlamak, çok ağlamak, o kadar çok ağlamak ki sonunda sevgilinin yanına o yastık gibi şiş gözlerle gitmekten ölesiye korkmak için, o'nsuzluğu düşünüp irkilmek için, bağımlı olup o'na ulaşamadığı zamanlarda krizlere girmek için, bi dönem yemekten kesilip iskelet olmak, bi dönem kendini yemeğe verip katana gibi olup kendini intiharın eşiğine sürüklemek için, omuzlarına başka birinin daha sorumluluğunu alıp rahatını bozmak için istenen şeydir.
çağımızda hemen herkesin kurduğu bir cümle. tam bir ilişkiye başlayıp "heyecan duyuyorum, oh tamam şimdi oldu, insanım ben hala bir kalbim var olleeyyy" sevinç nidalarını atarken, ilişkinin bitmesinin ardından, kankaya dönüp "bir kobayımızı daha kaybettik, kayıtlara alalım." "bu da çürük çıktı." gibi duygusuz cümleler kurulmasına müteakip anlaşılır ki, yine olmamıştır. aşk sanmışsınızdır, ama yine aşık olamamışsınızdır.
bir damla gözyaşı düşse, neler neler yapıp o ilişkiyi kurtaracaksınızdır, ama yok. aşk bekareti diye birşey var. bir kere deliniyor insanın kalbi. sonra bir daha olmuyor.