geçenlerde bir arkadaşımdan duyduğum 'olm aç karna da yemek mi yenilir ya' lafından sonra izahı için baya baya düşünmeye başladığım konu. çok araştırdım sözlük. kimilerine göre doğal olsa da, kimilerine göre de gereksizce mideyi yormaktan öteye gitmiyormuş.
benim fikrime göre de yanlış olan bir eylem. çünkü, gerek isviçreli ve norveçli gerekse japon bilimadamları, aç karna yemek yemenin hafiften tok karna göre mideye daha fazla baskısı olacağını, aynı zamanda bu sayede yapılacak az az ve sık sık yemek yeme faaliyetleriyle de ömrün uzatılabileceğini savunuyorlar. mantıklı bence. ya da 'japon Bilimadamlarının taa mınakoyim lan. gidip kamera fotoğraf makinesi falan yapsınlar' diyorsanız peki siz Bilirsiniz taBi. maksat Bilim ışığını göstermek.
yemekten kasıt, döner, kebap falansa sakıncalıdır gerçekten. bu teknik olarak, midedeki ph dengesi ve bağırsaklardaki yararlı bakteri klonlarının sayısı ile ilgili bi konudur. detaya boğmayayım o açıdan.
yanlız şunu biliniz ki, üç gün sudan başka kursağından bişey geçmeyen birine birden birbuçuk porsiyon iskender yedirirseniz, komaya girmesi yakındır. bunun yerine, azar azar meyva suyu, bebek maması, süt, ılık çorba gibi bir sıralamadan 24 saatlik bir diyet uygulamanız, sonra esas düzene geçmeniz tercih edilir.
yemek kültüründe çorbadan başlanıp, tatlının en sona bırakılması da bu sebeptendir.
aç karnına aşırı yemek yemek suretiyle mideyi şişirip bünyeye zarar vermek düşüncesinden yola çıkıldığında mantıklıdır. camış gibi acıkmadan yemek yenmelidir; sık sık yenmelidir ki metabolizma hep çalışır biçimde olsundur.
