Toplumsal tepki bile tek başına efsaneydi. Kimse "bana ne" demezdi. Özal "Korucu Sistemi" denilen ucubeliği getirmemiş olsa ve Erbakan dürzüsü başımıza bela olmayıp BOP'çuyu da parlatmasaydı, şimdi çok daha farklı bir seviyede olabilirdik.
walkman, gazeteden yapılan çekirdek külahı, sokak düğünleri.
bir bayram namazı sonrası aile hayatları.
çocukluğum gibi kıymetli olan şeylerden oluşan anılardır.
doksanlı yıllar efsaneydi kolay kolay unutulmaz.
ilk yıllarda gazeteler ansiklopediler verirdi. sonra kuponla müzik seti vereceğiz demişlerdi bizde almıştık sabah gazetesinden reklamda bildiğin müzik seti gösterip el radyosundan az büyük bir alet vermişlerdi.:)
birde taso çılgınlığı vardı. çerez paketlerinden taso çıkacak diye bakkalları, marketleri az zengin etmedik o dönem. sonra stres bileziği, turbo sakızları, futbolcu kartları, oduncu gömlekleri, metal raptiyeli kemerler, süper mario, walkmanda aynı kasetleri çevire çevire dinlemek, nintendo, sega master system atari, tsubasa, bizimkiler, cesur ve güzel, yalan rüzgarı, çılgın bediş, sıdıka, tempra, tipo, flash, broadway, doğan slx, cine5 şifreli yayın üzerinden maç izlemek, fm radyo kanalları, tarkan oynama şıkıdım şıkıdım, burak kut benimle oynama, izel-çelik-ercan, oya-bora, o dönemin tüm pop şarkıları ve daha saymakla bitmez şeyler...
luna çikolata vardı ve çikolata bar içerisinde pirinç patlakları bulunduruyordu, ama ama ama artık olmaması beni bir miktar üzüyor.
portakallı bumbo, sakızına bayıldığım toybox ve gerçek süt tadı veren minimilk de en sevdiklerimdi ve bunların hala ulaşılabilir olması beni çok mutlu ediyor.
ve de gündüzleri 'winnie the pooh' izler; pazar akşamları da ''şahane pazar'' izleyip eğlenir, sonrasında da okul için uyurduk.
Cep telefonu, Sanal bebek ve bilgisayar sahibi olmak gibi şeyler sıralanabilir.
Şimdi marka cep telefonu olmayan yok ya da olmayanı dövüyorlar. Artık evlerde bilgisayarların önemi git gide azalmakta. (tabiki iş yerlerini ayrı tutuyoruz)
türk pop müziği zirve yıllarıydı mesela en basitinden. ondan sonra anlatalım. küçüktüm, çocukluğum hem rahat hem de bir o kadar psikolojik açıdan sallantılı geçse de o zamanlar daha güzelmiş sanki. büyüdükçe bağlar bile koptu aileler, akrabalar arasında. akraba kişisine güvenilir olarak bakılan yıllardı. efsane olan şeyler ise çocukluğumuzdu işte. tasolar, oyuncak arabalar, yaz geceleri sokaklardan çıkmadığımız oyunlar. baton pastalar, ışıklı ayakkabılar falan filan.