Vardı böyleleri, özellikle ABD ve Avrupa jet sosyetesinde. 90 olmasa bile 80leri 85leri gördüler yaş olarak (bkz: bette davis)
O parıltılı, ihtişamlı gençliklerinin bir hayaletini yaşamak ne kadar acınası olsa da hayata tutunmalarını sağlıyordu. Nasıl bir sanatçı, ruhundaki fırtınaları eserine dökerek rahatlarsa, bunlar da o şaşaalı ve herkesin kendi etraflarında döndüğü günlerin kaybolup gittiği gerçeğini yadsımak için aynalar karşısında saatlerini harcamaktan çekinmiyorlardı çünkü ne kadar alay edilesi konumlara düşseler de, o makyajı yapmamak, yenilgiyi kabullenmek, unutulduğunu, artık gölgelerde bile aranmadığını anlamak demekti.
Özellikle 50 ve 60ların film yıldızları, 2. dünya savaşı sonrası boom generation kuşağının ultra zengin kadınları bu acı sürecin en güzel örnekleri
Şimdilerde botoks var, yüz gerdirme var, orasını burasını çekiştirip neredeyse yüz nakli var; makyajın yerini artık bunlar aldı. bir nevi o kadınların tılsımı, büyüsü kalmadı.