benim çocukluğum o yıllarda geçtiği için her bir günü çok değerli ancak power rangers bambaşka bir olaydı. hayatımı değiştirdi adamlar. ilk kez power rangers ı izlediğim günden beri hayat bambaşka akıyor benim için neden öyle bilmiyorum ama power rangers 90lar çocuklarının hayal dünyasının gelişmesini sağlayan en önemli şeydi. biliyorum mesela siz de benim gibi televizyondaki gösteriliş saatlerini hala hatırlıyorsunuz. saat 5'te gösterilen bölümünü kaçırdığınızda sizde aynı iç burukluğuyla üzüldünüz ağladınız bundan eminim çünkü power rangerstı kaçırdığımız. daha nice güzel şey var ama power rangers a selam çakmadan olmazdı...
bir de lastik bir ip düşünün, tam ortasında daire şeklinde ince bi plastik vardı. ipin iki ucundan tutup yanlara doğru çekince o plastik zımbırtı hızlı bir şekilde dönerdi ve onunla kağıt keserdik. ne ilkel şeylerle oynamışız lan. varsa hatırlayan bi fotoğraf neyin bulsun yahu ben bulamadım.
o kadar çok şey var ki aklımda o yıllara dair saymakla bitmez ve çok özlüyorum. ne kadar şanslı olduğumuzun farkında değilmişiz...
bunu da söylemeden geçemeyeceğim;
(bkz: michael jordan)
serdar ortaç'ın klibindeki bayan oyuncunun göbeğinden yediği zeytini
tarkanın klipleri ile
mahallenin muhtarı dizisini
yabancı bir dizi olan Full house yani bizim ev dizisini
Unutamıyorum kesinlikle.
her insanin aklina cok sey gelebilir ama beni en etkileyen ve hala etkisi suren daft punk'tir. o zamanlar around the world'un klibi oynardi hala da dinlerim.
Çocukuluğumun ilk dönemlerinin geçtiği senelerdir. Şirinler, Pokemon... en önemlisi her duyduğumda garip bir hisle dinlediğim, bana değişik bir huzur veren şarkılar. (bkz: 90lar pop)
walkman ve kaset. pili bitmesin diye kasedi kalem ile sarmak. pil bitmeye yakın sesin yavaşlayıp boğuklaşıp kabalaşması ve en son durması. teyp ile kaset sarmak ne kadar güzel gelirdi. hızlı hızlı sarardı hem de pil bitmeden. arada bir durdurup hangi şarkıdayım diye kontrol etmek. kasedin sarması ve bozulması. kasetçilerde kaset seçme kaset doldurtmak ta unutulmaz tabi.