dünyayı umursamadan, kafayı sadece yeni oyun üretmeye çalıştırmaktı 90 larda çocuk olmak. babanın alıp süpriz yaptığı bmxle mahalledeki arkadaşlarına hava atmaktı. sokaklarda taşlardan kale yapıp maç yapmaktı. haftada birkaç defa mahalle maçı düzenlemekti. evindeki kullanmadığı oyuncaklarını ya anneden gizli yapılan çekilişlerle ya da kaldırıma serilen bir örtü üzerine yaymakla mahalledeki diğer çocuklara satmak ertesi gün anne fark edince de gidip çocuklardan istemekti. okuma yazmayı susam sokağı 'ndan öğrenip kurabiye canavarı gibi kurabiye yemeğe çalışmaktı. gizli gizli gidilen atari salonlarında önce street fighters sonra da langırt oynamaktı. bütün mahalle toplanıp saklanbaç oynamaktı. ağaçlara dalmaktı topluca. karnı acıkınca kafasını yukarı kaldırıp "anneeeee karnım acıkı" diye arsız arsız bağırmaktı. "topunuzu keserim" tehditlerine karşı başı dik direnmekti 90 larda çocuk olmak. okulda tenefüslerde su savaşı yapmak, sanal bebek beslemekti. misketlerini canı pahasına korumaktı. annenin eline tutuşturduğu salçalı ya da şokellalı ekmekle sokakta dizleri yara bere içinde koşturmaktı. sütünü nesquikle içmekti. mahalleden adam toplayıp dayak yiyen kardeşi döven yan mahalle çocuklarına kavgaya gitmekti. ve her ne olursa olsun arkadaşlarını savunmak, kimi zaman topluca disipline gitmekti.
transformers, susam sokagı, voltran izlemek texas tommiks okumak ve bunun gibi mutlu eden bircok etkinlik.. internetin olmadıgı sega ve atari oyunlarıyla büyüyen ve en önemlisi mahalle maçları yapan cocuklar..
yakın zaman çocuklarını internet kafelerde kantır strayk ve kınayt onlayn oynayarak embesilleşmesini görünce, yaşayanları dahi olarak nitelendirebileceğimiz çocukluk dönemidir. sokakta sürtüp dokuz aylık oynamak, yıkık binalarda doaşmak ve tüf tüf savaşı yapmak gibi can feda edilebilecek zevkleri de barındıran dönemdir ayrıca.
80 lerin ortasinda dogmus olan herkesin amerika ırak savasıyla ilgili ucak anıları vardır. ki bu ucak seslerini taklit edip vuuhv diye bağırırken isten yorgun donmus annenin gazabına uğrayıp ağıza bir avuc acı biberin dolmasıyla son bulan acılı hatıralardır.
son muavinli dolmuşlar demek, nerde o eski bayramlar sözünde adı geçen bayramlar demek, , körfez savaşına tanıklık etmek ve olası kimyasal bir saldırıya karşı evin banyosunun izole edilerek yiyecek stoklarına dönüştürlmesine şahit olmak hergün ıslak havluyla ağzını kapatmak suretiyle tatbikat yaptırılmak. okullarda sek süt saatlerini yaşamak, yerli malı haftalarını yaşamak, son açık hava sinemalarını görmek, seyyar tatlıcılardan tatlı almak, evinde renkli televizyon olduğu için sokakta diğer cocuklara hava atmak, son uzun eşşek oynayanlardan olmak, son siyah önlük giyenlerden olmak 80lerin sonunda 90ların basında cocuk olmanın 80lerde cocuk olmaktan farkı onların yaşadıklarının aşağı yukarı aynılarını yaşayıp son yaşayanlar olmaktır.
çocukların ninja kaplumbağalar, beverly hills, tom ve jerry, sevimli hayalet casper, seker kız candy, kırmızı kurdela, heman, sheman gibi ve adını tam hatırlamadıgım kocaman robot çizgi filmlerini, bip bip kusunu izledikleri hatta tekrar kusaklarını seyrederek ezberledikleri zamanları yasamasıdır. d'deki * sevimli kahramanlar kuşağı çıkınca sevinmektir.
walkmanlerde dinlemek için kaset çekmekle uğraşılan, müzik tv.leri olarak kral, genc, eko bilinen hatta kraltv video müzik ödüllerinin bir baska önemli gibi oldugu zamanlarda nefes almaktır. bisikleti gelecekte olabilecek araba titizliğiyle kullanıp uçmaktır. başta pop sonra arabesk kokan halk müzik piyasasında şebnem ferah, teoman, kargo, özlem tekin'in görünmeye baslandığı; uzun saclı ve siyah thsirtlülere az da olsa satanist-öcü gözüyle bakıldıgı yıllarda bulunmaktır.
simdiye göre sanki daha bir sorunlu olan siyaset hayatında hergün birseylerin degismis olarak göründüğü, aksamları hayat bagları, kara melek, ilişkiler, gölge çiçeği gibi dizileri izleyerek nekadar masala dönüşmemiş dolandırıcılık, yalancılık, aşk-meşk oyunu varsa göz önüne getirilmesiyle bir nevi tecrübe kazanılan yıllarda bir yerlerde olmaktır.
- pazar günleri yıkanmak
- yıkandıktan sonra neydi o karı berna laçin'in çocuktan al haberi'ni seyretmek. ( saat de yaklasık 5-7 falandır )
- sokağa çıkıp çoğu şeyden pek fazla zevk veren mahalle maçları.. top sektirerek kaleci vs. belirleme.
- kutu kolaların altındaki bedavaları yapıştırıp 1 tane kutu kola kazanmak.
- eti cin, doping( miydi), biz komando gençleriz geençleeriz gençleeriiz.., her türlü gofrete vs aşına olmak, çoğunu minik ellerle ambalajını açmaya çalışırkenki halinizi hatırlamak, özlemek de özlemek..
- tom ve jerry'yi, fred barni vilma beti çakmaktakşı, jetgilleri, sevimli kahramanları izlemekten asla bıkmamak, hala da görünce gülümsemek,
- kuzenlerin abi ablaların heavy metal dinlemesi..tabi bunu yıllar sonra anlamak
- 93-94'te okula başlamak*,o yıl metallica konserinin yapıldığını*, konserden 10 yıl sonra öğrenmek..
gerçek çocuklukların yaşadığı en son çağ diyebiliriz belki de 90ların çocuklarına.sokak kültürünün en son örneklerindendirler.güzel geride kalmış ve gelmeyecek olsa da özlenesidir.
su ana kadar izlenebilecek en egitici cizgifilmleri izlemiş olmak. (bkz: pokemon kültürü) bugun gazetesinin dagıttıgı gecici dövme için gazeteyi kapısmak. taso
futbolcu kartlarından kolleksiyon yapmak ve 2 sene sonra mahalle parkından milleti kapıstırmak sureti ile sebil dagıtmak.
misketlere angut angut isimler koymak. Mahalleden mahalleye degisen misket kuralları.
-abi bak bu 2 lik cift cizgili yeşil bide kırmızı.
+ olur mu lan kaflik o.Gecen musadan köktüm. 5 lik sayılır ver misketimi.
-nasıl ya ikilik olm resmen yeme beni.
+bizim mahallede beslik olm.