psikolojisi üzerinde oyunlar oynanmış ve üzerine deneyler yapılmış nesildir. bunu rahatlıkla söyleyebilirim. hepimizi harcadılar. önce umudu ve hayalleri elimize verdiler, ardından cebimize karamsarlığı ve imkansızlığı sıkıştırdılar.
belki de en güzel yılları yaşayan nesil bizdik. teknolojıden uzaktık demeyecegım. cunku bu ne perhiz bu ne lahana tursusu dersiniz. ama daha mı mutluyduk?
2000 jenerasyonu kadar görmemiş değildir. 80'ler nesli kadar yokluk ortamında ve görece daha az teknolojik ortamda yetişmemiş olsa da 2000 jenerasyonu gibi 6 yaşında eline telefon almamıştır efendim. televizyon kanallarının henüz bu kadar laçkalaşmadığı ve çoğalmadığı bir ortamda büyümüşlerdir. internet mi? o da ne? gittikçe daha salak nesillerin ortaya çıktığını kimse bilmiyormuş numarası yapmasın. herkes anasına babasına baksın, o yaşa gelmesine rağmen pek çok şeye eli yatan, pek çok şeyi aklında tutabilen, pek çok pratik çözümde ustalaşmış kişilerdir. bizler o yaşlarda n'olacağız bakalım?
sokakta top oynardık biz,
eve çıkıp atari oynardık biz,
şahin doğan kartal gibi arabaların en son halini gören nesiliz biz,
2000 yılını millenium diye kutlayan nesiliz biz,
fifa serisini ilk oynayan nesiliz biz,
okulda cep telefonu kontrolü olmayan nesiliz biz,
çünkü cep telefonu denen aleti ilk 94-95 yılında gören nesiliz biz,
izel-çelik-ercan gören nesiliz biz...
70-80 değil bak dikkat et 90'larda büyüyen nesiliz biz.
kemal sunal, barış manço, kerim tekin gibi isimleri görmüş kişilerdir.
28 şubatı görmüştür.28 şubat, susurluk, kardak krizi gibi birçok siyasi olaylardan dolayı televizyon haberlerini izleyen ebeveynler yüzünden akşam çizgi filmlerini hep kaçırmıştır.
komşuluk 60'lı yılların , siyaset 70'li yılların, modernleşme 80'li yılların, ilk teknolojik gereçler 90'lı yılların, 2000'de tuvalette telefonla resim çektirilen yılların bir örneğidir.
show tv de gece 2 de yer alan kırmızı noktalı filmler cine 5 deki emenuella koltukta amuda kalkarak şifre kırma girişimleri ve birçok saçmalığı yapan nesildir.
80' neslinden abim olduğu için ve asker çocuğu olduğum biraz yırtıyorum, çünkü boş insan pek yok bizim dutlukta. ha ben çok mu doluyum? değilim tabi.
dürüst olmak gerekirse tüketim olayı resmen beynimize işlenmiş. mantıklı olmadığını adım gibi bilsem de nedense içimdeki ses hep pahalı olanın daha iyi olduğunu söylüyor. tabi ucuzunu alıyorum, para mı var lan?
genç metallica'yı sahnede görememiş nesildir. o enerjikliğe dünya gözüyle tanıklık edemediği için kaderi sorgulayan nesildir. james'i sağda solda signature gitarlarını kırarken ve seyircilere fırlatırken görememiş ve an itibariyle ağlamakta olan nesildir. kahretsin o doğum tarihi neden 20 sene öncesi değildir ki ?
hatırladıkça kafasına sıkmak isteyen jenerasyonun metallica hayranının feryadıdır.
öncelikle 90'lar neslidir. bu nesil, kasetli tv atarisi oynamış; leblebi tozu yutup 'yusuf' demeye çalışmış; capri-sun meyve suyu içip onun paketini bir güzel patlatmış; ruhsar, power rangers, pokemon, çılgın bediş izlemiş bir nesildir.
bu jenerasyon kendi içinde büyük farklılık göstermektedir. mesela bir 90 lar başı çocuğu olarak 90 lar sonu çocuklarından çok farklıydım. şimdi bizim zamanımızda bilgisayar yoktu, tv de 3-5 kanal vardı, sokakta oynanan, gazetelerin sürekli milyonlarca kuponla birşeyler dağıttığı bir dönemdi. atari vardı, ne bileyim tsubasa, şeker kız candy filan vardı. 90 sonu nesil bunların hiçbirine kalmadan çağ atladı. bilgisayarı olsun, digimon u olsun, kablo tv si olsun neyse sonuç itibariyle 90 lar başındayken hayat bu jenerasyonu geçmiş yaşantının son fertleri yaptı sonrası milenyum çocukları oldu.