90'larda çocuk olanların unutamayacağı çizgi filmlerdir.
her sabah 6.00 gibi kalkıp izlediğim ve kanal d'nin neden bu kadar erken yayınladığını bir türlü anlamadığım 'tsubasa' bence 90'ların en güzel çizgi filmidir.
tabiki he-man. gecenlerde aklıma geldi introsunu bir izleyeyım dedım. tuhaf bir sekilde duygusallastım.onun, zamanında bir de sinema filmi vardı, sonra o aklıma geldi.buldum ındırdım. 5. sınıf bir fılm olmasına ragmen zevkle ızledım.
her nedense, her çizgi filmde kötüleri desteklerdim, bakıyorum hala da öyleyim. hiç bir zaman ninja kaplumbağaları, tom'u, ayı yogi'nin çetesini desteklemedim ben, hep kötüler kazansın istedim. ninja kaplumbağalarda bir seferinde shredder kazanmak üzereydi, ama yine bağlamışlardı işi sinir olmuştum. sylvister tweety'i hiç afiyetle yiyemedi, hüzünlendim. gerçek kötüler laffalympics'te hep haksızlığa uğratılmıştır. bütün çocukluğumuz hüzünden hüzüne geçip gitti. işin en civcivli tarafı ise kendisi büyük ve güçlü olduğu için bütün güçsüzleri ezme hakkını elinde tutan (!) abd'nin tavrıdır. sen çizgi filmlerde zayıfı hep kolla kolla ama gerçek yaşamda kafalarını bir bir ez. sonra o filmleri izleyen senin halkın ve egemenliğin altındaki bütün dünya halkları süklüm püklüm sana biat etsin. psikopatça bir düşünce olduğunu düşünenler olabilir ama ben bu emperyalizm denen canavarın hele hele abd cinsinin çizgi filmleri dahi kullandığını düşünüyorum, naçizane benim fikrim budur. keşke abd çizgi filmlerinde hep kötüler iyileri yenseydi de insanlar "gerçek kötülere" karşı başkaldırmayı daha çocukken öğrenebilseydi!
(bkz: uçan kaz) 90 ların son döneminde kanal d 'de yayınlanırdı. sabah çok erken saatte başlardı yamuluyorsam 7 civarlarıydı. pek bilinen bir çizgi film değildi ama güzeldi. izlenmeye değerdi.
tsubasa, pokemon, looney tunes çizgi filmleri, jetgiller, taş devri, heidi ve aklıma gelmeyen bir çok çizgi film daha.. çizgi film alanına girmese de susam sokağı da zamanın çocukları üzerinde etki bırakmış bir yapımdır.