soylenek cok sey varda ben sadece size şunu soyleyebilirim verilen sayı her zaman minimum düzeyde dir. mesala geçen yıl ki 24 denilen sayı 84 tü. nerden mi biliyorum çünkü o ara ben de asker de idim ve doğu da askerlik yapan herkes de bunu bilir. gerçek sayi verilmez çünkü halkın belli bir psikolojik sayı sınırı vardır bu ne hükümetin ne de askerye nin işine gelir. medya ise kendisine iletileni söyler.
analarının koynundan koparıp ateşe attığınız kuzular bizlerin ciğerini köz ederken kendi tosununa askerlik yaptırmamış olmaktan dolayı - bir gram bile - suçluluk duymuyor musun?
arabada uyurken ya da yemek yerken ölenler hariç neden çatışmalarda polis kaybı olmuyor? yoksa kürtçü cemaate ihale edilen polis teşkilatı pkk ile çatışmaya girmekten kaçındığı için mi?
kırsalda da asker, şehirlerde de asker ölüyor. sizin polisiniz sadece emekli, öğrenci, kadın, işçi dövmek için mi var?
suriye nin de pkk nın arka bahçesi olacağını bile bile neden halen suriye deki kaos ortamına müdahale etmiyorsunuz da okyanus ötesinden abd nin gelmesini bekliyorsunuz.
suriye'de savaşan amerikan güvenlik şirketlerine kaç para ödeme yaptık? batı basınında çıkan 1,5 milyar dolar lafı doğru mu? amerika suriye'yi işgal edecek diye parasını neden biz ödüyoruz? o parayla güneydoğu'da 20-25 tane orta boy fabrika açıp 2.500-3000 kişiye doğrudan gelir, bunun 5 katına da dolaylı olarak gelir kapısı açılamaz mıydı?
davutoğlu telefonlarınıza bile çıkmıyor diyorlar çoğu zaman doğru mu?
sadullah ergin, ahmet davutoğlu ve mehmet şimşek kimin bakanı? size hesap vermediklerine göre başka bir güce bağlı olmalılar.
teröristle mücadele etmeyen, sadece kamuoyuna göstermelik hareketler yapan yaptıran, kandile girip bu işi bitirebilecekken, yok yere askerlere olduğu yerde ölümü bekleten hükümetin başbakanıdır.