zekayı bir ölçüt birimi olarak gören yazar beyanı.
zeka, her insanda vardır ancak bazıları kapasitesini daha iyi kullanır bazıları ise daha az kullanır.
zekası ile övünen insanlar, başarısızlık durumunda zekasından şüphe ederler ve o konuda suçlayacak bir dış etken ararlar.
zekası yerine çalışkanlığı ile övünen insanlar başarısızlık durumunda, başarıya ulaşmak için daha fazla emek gösterirler ve başarısızlığı başkalarını demotive etmek için kullanmazlar.
bu yüzden, bir insan zekası ile övünüyorsa içi boş bir özgüvene sahip demektir ama başarıları ile övünüyorsa saygı duyulması gereken bir kişiliktir.
y, x ve z kuşakları yetiştiği dönemlere göre farklı beceriler kazanmışlardır. insan ilişkilerinde birbirinden oldukça bağımsızdırlar. tabi yaptığımız en büyük hatalardan birisi genellemek olduğu için hemen yaftalıyoruz.
şuan 2018 yılındayız ve 2000'den sonra doğan nesil insan ilişkilerinden daha çok, kişiselliğe, ilgiye önem veriyor. 1990'dan sonra doğan nesil, biraz daha sosyal sayılabilir ama teknolojinin yavaş yavaş girmesi ile birlikte z kuşağına yakın çizgide sayılır. 1980' öncesi ve sonrası sosyallik kavramını iliklerine kadar sömürmüş diyebiliriz. çünkü yokluk görmüş bir nesil, paylaşmayı biliyor, iletişimi kuvvetli.
o yüzden çok da şey yapmamak lazım, şey yani bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamak lazım.