"Kızımı dövdüm. Daha önce de kendisini defalarca dövmüştüm. Öldüğü gün hafif şekilde vurdum ama ona rağmen öldü. Benim çocuğumda başka bir rahatsızlık olabilir diye düşünüyorum. Ben vurunca dişleri kenetlendi ve ağzını açmaya çalışmama rağmen öldü. Üzgünüm, çok pişmanım. Ben çocuğuma bir cisimle vurmadım. Sadece elim ve ayağım ile vurdum. Çocuk yere düştü, kafasını halıya çarptı. Bana "Yeter" diyerek ağladı ve kafasını duvara vurdu. Ben de Emine'yi, kafasını tutarak yastığın üzerine yatırdım."
- allah belasını, hakim de cezasını vermiş! vermesine de talihsiz emine'nin şu fotoğrafına bakınca, bir babanın eli nasıl kalkar; "annemi özledim!" diyen böyle bir ana kuzusuna;
ezik ve kişilkiksiz yaşayan bir tür.
hayatı boyunca bir bok olamayıp, olamayacağını'da anlayan beyini olmayan gücü sadece kendisinden gücsüz ve acizlere yeten bir yavşak.
Hapishanede ona tecavüz ederek, şişleyerek öldüreceklerdir içiniz rahat olsun. Mahkumların en büyük tabusu, çocuklara dokunulmasıdır. Tecavüz edeni veya öldüreni gömerler oraya.
izmirin Kemalpaşa ilçesinde, Mardinde bulunan ayrı yaşadıkları annesini çok özlediğini, yanına gitmek istediğini söyleyen 9 yaşındaki kızı Emine Özeri döverek öldürmekten yargılanan 40 yaşındaki baba Ziya Özer, ömürboyu hapis cezasına çarptırıldı.