9 mart 2008 yeniden doğuş hikayesi

entry1 galeri0
    1.
  1. erkek evladının bir şeylere heves etmesinin tam yaşı hatta geçmiş bile sayılabilir. "20".
    tek isteğim ehliyetti, araba yeni alınmış hali hazırda bekliyor...
    gerçi nereye bekliyor, iki tane abi var onlardan bize kalırsa süreceğim işte biraz.
    ehliyete başvuru yapılır sınava hiç hazırlık yapılmadan girilir 90, 90, 85 çakılır.
    direksiyon sınavı hakkıyla verilir.
    20 li yaşlar demiştim ya hani bir de o yaşlar ergenliğin tavan yaptığı, her şeye isyan bayrağı açılan yaştır.
    istemediğim okula yazıldım diye lise son 2. dönemden terk ettim işte, alt sınıf olmadığı için de sınıf tekrarı yapmayacak kadar gururluyuz bide asiyiz ya, mesleki açık liseye gidiyorum yüz yüze eğitim almaya, her neyse.

    9 mart 2008:

    büyük abim yeni evlenmiş, evi karşı binada buraya dikkat edin binbir türlü yalan var burda...
    annem pencereden bakarak yolcu ettiği için anneme abimden para istemeye gidiyorum diyerek yalan söyledim. "1"
    karşı binaya girerek büyük abimden, ortanca abim beni okula götürecek diye arabanın anahtarını istedim. "2"
    dışarı çıktım otobüs durağı pencereden gözüktüğü için otobüse bindim ve bir sonra ki durakta indim."3"
    arabaya kadar vardım etrafı kolaçan ettim sıkıntı yok, arabaya atla bahçeli yolları taştan...
    her neyse okula vardım kapının önünde aramak geldi bebeleri aradım, poğaça falan istiyor musunuz diye sordum...
    istedi pezevenkler, istemez olasıcalar...
    beşevler metro durağının orada ki pastaneye git tekrar, poğaça al o sıra inceden yağmur yağmaya başladı, aldım poğaçaları okula dönmek için girdim inci taşı caddesine yani beşevler metrosu ile gazi üniversitesi kampüsü arasında ki yola...
    yerler yeni yağmur yağdığından jilet gibi, yoldaki eski körüklü otobüsün götü başı ayrı oynadığından sol şeritte sıkıştım o yüzden sinir kat sayım arttı biraz, bastım gaza geçtim ama ne geçiş köprü altı geçidi var biraz virajlı,
    her ne kadar arabayı kullanmayı bilsem de acemiyim, kurtaramadım tabii alamadım virajı bide 90 km hızla imkansız zaten.
    sabancı kız yurdunun önündeki yeni yapılan ströer marka reklam panosuna reklam oldum kısacası...
    kafa yarık, sağ kol kırık, iki ayak bileği kırık, sağ, sol dizler iç kanama yaptı 20 saniyelik bilinç kaybının ardından küfür nidaları ardı ardına ağzımdan çıkmaya başladı...bi orası sağlamdı çünkü...
    işte o gün ölmediğim için yeniden doğdum diyorum. *
    işin kötü tarafı ertesi gün alacağım ehliyeti de alamadığım için güzelim kaskoyu da kullanamadık...
    arabayı pert ettim işte 2 aylıktı daha...
    o gün bugündür bir yandan şükrederim yaşadığıma, bir yandan da isyan ederim neden o gün orada ölmedim diye...

    uzun lafın kısası bu da bir yeniden doğuş hikayesi, yersen...
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük