vay anasını mustafa denizli gs teknik direktörü, bülent korkmaz defans oyuncusu, uğur tütüneker, tanju çolak, ismail, muhammet vay ki vay.
o zaman ilkokul 4 teydim zannediyorum, hocalar laboratuardaki televizyonda maçı izliyordu(labovatuarda televizyonun ne işi var demeyin, adı labovatuar, aslında çok amaçlı salon gibi kullanılıyordu), biz de camdan bakacaz diye birbirimizi eziyorduk, hocalar "gidin ulan dersinize" diye bağırıp duruyordu(hatta birkaç arkadaş bu uğurda dayak bile yemşti, ben canımı zor kurtarmıştım) ne dersi ya, herkes maça odaklanmış, ertesi gün 10 kasım anma töreni var, onun provaları yapılacak ama kimsenin umrunda değil, arka arkaya "gooool" sesleri yükseldikçe, bizim merakımız daha da artıyor, lab. camından bakmaya çalışıyoruz, en sonunda maç bitti, herkes sevinç içinde, o gün dersler bile yapılmadı, ertesi günkü 10 kasım 1998 günü olan "atayı anma" törenlerini hatırlamıyorum ama "9 kasım 1988 zaferi"ni an be an hatırlıyorum.
trt ile galatasaray arasında yaşanan anlaşmazlıklar sebebiyle televizyonda canlı yayınlanmayan, bildiğim kadarıyla maç bitiminde trt'nin banttan yayınlamaya başladığı maçtır. ali kırca'nın bir röportajında anlattığına göre yurt çapında sadece o dönem trt haber dairesi müdürü olan ali kırca'nın odasından canlı izlenebilmiş; fatih terim ve mehmet ağar'ın da dahil olduğu bir grup insan bu ayrıcalığı yaşayabilmiştir *. o tribünlerin salkım saçak hali ve levent özçelik'in unutulmaz radyo anlatımı ile o günlerin havasını fazlasıyla yakalamak, şimdi burun kıvırdığımız o galibiyetlere bir zaman ne kadar hasret olduğumuzu, nereden nereye geldiğimizi anlamak fazlasıyla mümkündür.
ayrıca levent özçelik'in 5. goldeki anlatımı muhteşemdir, aradan geçen yaklaşık 20 yıla rağmen tüyleri diken diken edebilir. tanju'nun attığı 4. golde ise topun aldığı kavis akıllara zarardır. üstad bu vuruşu ayağının "sağ ayak iç üstü" diye tabir ettiği bir noktasıyla yaptığını, işin sırrının ise topun zeminden dolayı hafif zıplayarak gitmesi olduğunu açıklamıştır.
ilerleyen günlerde maçta çıkan olaylar nedeniyle uefa tarafından maçın tekrarına karar verildiğinde, sabah gazetesinin baş sayfadan " o... çocukları" manşetiyle çıkması unutulmazdır.
maçtan sonra isviçrelilerin, turu masa başında kazanma amaçlarına ulaşamamalarının en büyük sebebi ali şen'dir.bildiğiniz eski fenerbahçe başkanı ali şen'dir.
-"ben,hiç bir türk takımının hakkını yedirmem,galatasaray dahi olsa." demiştir.isviçrelilere karşı dünyanın en iyi avukatlarından ikisini tutmuş, hem de parasını kendi cebinden vererek.
dava sonunda galatasaray para cezası ve saha kapatma ile kurtulmuştur.
isviçre'de ki ilk maç 1-0 neuchatel üstünlüğüyle aheste aheste devam ederken sahaya giren bölücü terör örgütü semaptizanları yüzünden galatasaray'ın konsantrasyon kaybına neden olup ard arda 2 gol yedikten sonra istanbul'da ki maçın memleket meselesine dönmesi sonucu galatasaray'ın sahaya beyaz üzerine kırmızı şeritli formalarla çıkıp neuchatel'e futbol dersi; terör örgütünede ayar verdiği karşılaşmadır. gerçek bir tarih yazılmıştır.
ben henüz orta okula yeni başlamış bir velet iken skorun 3-0'a gelmesinin ardından okulda dersleri iptal ettiren, okul hoparlöründen naklen yayınlanan, bir okul dolusu öğrenciye atılan gollerden sonra sevinç çığlıkları attıran maç. o zamanlar avrupa'da maç olduğunda ayrım olmaksızın tüm türkiye o takımı desteklerdi. fener'in meşhur bordeaux maçında nasıl da heyecanlanmıştım, hey gidi günler. nerde şimdi o naiflik.
bir denyonun yan hakeme bozuk para atması yuzunden macın tekrarı gundeme gelen isviçre lobisinin futbolda ne kadar guclu oldugunu ve hakkımızı ne kadar guc geri aldıgımızı da hatırlatan mac
maçtan sonra mustafa denizli basın tribününün önüne gelip kendisine inanmayan, turu geçemeyeceğini söyleyen ve kendisiyle alay eden basın mensuplarına ilhan cavcav'ın ankaragücü taraftarına yaptığı hareketin aynısını yapmıştır. akıllara zarar bi ayar vermiştir.
türk futbolu bu maçtan sonra büyük bir tırmanışa geçmiştir ve her zaman ki gibi yine başıda galatasaray çekmiştir... galatasaray ve galatasaraylılar için unutulmaz bir maç olmuştur...
türk futbol tarihine damgasını vurmuş maçtır. galatasaray, ilk maçta isviçre temsilcisine 3-0 yenilmiştir ve rövanş maçında tur için; en az 4-0 kazanması gerekmektedir. dönemin teknik direktörü mustafa denizli maçı 5-0 kazanacaklarını iddaa edince basın ciddiye almamış, hayal demiştir. olmaz denileni, yapılamaz denileni, galatasaray yapmış; neuchatel'i ali sami yen'in çimlerine gömmüştür. o dönem ismi sampiyon kulupler kupasi olan kupada çeyrek finale çıkmıştır.
bu unutulmaz maçı izlemek isteyenler için