Genellikle Ömer Kavur'un elinin değdiği şaheserlerdir. Kimi zaman Zeki Ökten, barış pirhasan, Halit refiğ gibi yönetmenlerin de elinden çıkmıştır.
Metropol bunalımı, entelektüel insanların hayatın anlamını sorgulamaları, taşradaki eğitimli insanların problemleri, mahalle baskısının anlamsızlığı gibi konulara eğilmiştir.
Başlığın eksilendiğini görünce sövmeye geldim. Lan rahatsız mısınız oğlum? Sözlükte adam gibi başlık açılıyor, gelmiş eksiliyorsunuz AMK yarrak kafalıları.
Neyse konuya dönelim. Bu ekolün entel pornosu versiyonunu irfan tözüm adlı rahatsız abi çekmiştir.
reha erdem' in 88 yılı yapımı a ay bu döneme ait en iyi filmlerden biridir.
tamamlanamamış ve daha yapılırken eskimeye başlamış bir konağın içindeki bir avuç insanın, gizemli ve hüzünlü geçmişlerine takılıp kalmalarının hikayesidir. Kahramanımız Yekta, halası Nükhet Seza ve dedesi Sırrı Bey ile bu devasa konakta yaşamaktadır. Küçük halası Neyyir ise onları sürekli ziyaret etmektedir. Kimi zaman kolon saatle kapıların kapatıldığı, az mobilyalı, çoğu odası boş, çürümüş döşeme tahtalarının gıcırdadığı bu ev Yekta ve Nükhet Seza için yuvadır. Nükhet Seza’nın en büyük gayesi konağı tamamlatmakken, Yekta’nın tüm derdi ölen (ya da kayıkla denize açılan ve dönmeyen) annesidir. ingilizce öğretmeni olan Neyir ise Yekta’yı bu konaktan kurtararak okula gitmesini sağlamaya çalışır.
münir özkul' un filmin sonundaki tiradı da muhteşemdir..
90' lar başına ise yavuz turgul' un gölge oyunu nu koymak gerekir.