çok yalnızız ve her gün çürüyoruz. dünya dönerken, dünyada var olan organizmalar gibi. ilk üretildiği gibi kalmıyor hiçbir $ey. gözler bozuluyor, ayaklara, bele platin takılıyor. yetmedi aynada $akaklarına kar dü$mü$ insan görmenin dayanılmaz ağırlığı. üstelik ya$amak isterken delice. geçen gördüm ya$lı bir dede psikiyatristle. dedim dede nasılsın? dedi iyiyim oğlum sen nasılsın? iyi değilim çok $ükür. sizi gördüm geleceğimi görür oldum. tabi içten diyorum... mantığını yadırgayan bir birey olması mı gerekiyor ölüm korkusunu yenmesi için? yoo dostum yoo. biz insanlığa gerçeği vermek zorunda peygamberler. onlar kalmadıysa tanrı. ikiye bölsün kızıl denizi.
efendimiz(sallallahu aleyhi vesellem)in havf(korku) ve reca(ümit) hakkında ümmetine öğütlediğinden habersiz nene/dededir.
gençlik de aslında habersizdir.sadece dede veya nene değil.
efendimiz allahtan hakkıyla korkmayı öğütlemiştir. peki kime?
ümmetinin genç olanına. gençken allahtan hakkıyla korkup, günahtan ve malayani dünyadan sakınmayı öğütlüyor. yaş başını alıp gittiğinde ise allahın rahmetinden ümiti kesmemeyi emrediyor efendimiz.
80 yaşında rabbine kavuşmak için can atan nene ve dede olmak için bugün allah korkusundan tir tir titremek gerekir vesselam.