80 lerde çocuk olmak

entry442 galeri3
    150.
  1. üzerinde kapı numarasının yazdığı cam görünümlü kapı kolu demek.
    2 ...
  2. 151.
  3. misket oynayıp sürekli başı vurduktan sonra, kazanılan misketleri siyah bir poşete koyup, balkona çıkıp kapış diye fırlatıp, sonrada misketleri toplayan arkadaşlara bakarak, onlara içinde gurur barındıran bir gülücük atmaktır.
    3 ...
  4. 152.
  5. http://www.80ler.com/
    80 lerde çocuk olmuş şahısların ortak buluşma platformu..
    1 ...
  6. 153.
  7. 154.
  8. vikingleri izlemek , misket oynamak , kara şimşek dizisi.
    0 ...
  9. 155.
  10. şimdiki çocuklara bakıp çocukluğunun kıymetini anlayacağın yıllarda çocuk olmak....
    0 ...
  11. 156.
  12. 2000 lerde koca eşşek olmaktır. **
    0 ...
  13. 157.
  14. gamsız yılların gamsız çocukları olmaktır.

    pinokyo bisiklete binmek, çata pat patlatmak, sarella yı ekmek üzerinde değil de tüpten yemek, bütün bir yaz diz kapaklarında yara bandıyla dolaşmak, levis 501 alması için babaya yalvarmak, cuma akşamları mavi ay dizisini seyretmek, abinin arkadaşlarına aşık olmak, tv'de kenan evreni seyretmek, inek şaban filmlerine gülmek, filiz akına hayran olmak, çınarcık a yazlığa gitmek demekti.
    1 ...
  15. 158.
  16. dünya yeni yeni kirlenmeye ve yaşanmaz bir yer olmaya başlamışken kalan son güzel kırıntılardan faydalanabilen en son kuşak olmaktı... özgürce sokaklarda oynayabilmek, öğretmenlerden deli gibi korkmak, gazozla, misketle, saçları bile olmayan oyuncak bebeklerle, uzaktan kumandası olmayan arabalarla, hatta kendi yaptığın oyuncaklarla oynamakla bir çocuğun yetinebildiği ve mutlu olabildiği yıllardı...
    1 ...
  17. 159.
  18. istanbulu biraz daha yeşil görmektir, kadıköy de denize girebilmek, adalarda yaz tatili geçirebilmektir.
    1 ...
  19. 160.
  20. *ilk öpücük,
    *susam sokağı,
    *meybuz,
    *dalya ve yakantop gibi oyunlar oynayarak zaman geçirmek,*
    *adam olacak çocuk, ikinci kahvaltı gibi barış manço programları izleme şansına sahip olmak,
    *mahalleden geçen dondurmacıdan, simitçiden, yoğurtçudan ve mandalcıdan alışveriş yapmak,
    *mahallenin gazetecisi ali'nin her sabah evin kapısına fırlattığı gazetenin tok sesiyle uyanmak,*
    *bakkalda satılan * deişik renklerde * olup, şeffaf küçük ince poşetlerde satılan ve kamışla hüpleterek yediğiniz lezzetli tozlar,
    *kalın plastikten yapılmış ve kendine has hoş bi kokusu olan beslenme çantaları,
    *harika bağımlılık yapan kokulu silgiler,*
    1 ...
  21. 161.
  22. 2000'lerde onlu yaşlarının üçüncüsünü yaşıyor olmaktır.
    1 ...
  23. 162.
  24. Hey, on yedi ve Blue jean gibi gençlik dergilerine çocuk gözlerle bakmaktır.
    0 ...
  25. 163.
  26. o zaman yeni cikan ürünleri hatirliyorumda bir kacini sayayim;
    eticin, bulvar gazetesi, sabah gazetesi, interstar tv, birde bizdede mahalleye gelen sütcü amca vardi ama o traktörle degilde atiyla gelirdi, ak sakalli, tonton bir dedeydi. hos hala yasiyormus, simdi doksanin üzerinde ama baya düsmüs artik.
    0 ...
  27. 164.
  28. kız kaçıran, torpil, çıtır pıtır gibi tehlikeli oyuncakların tavan yaptığı dönemdir.
    0 ...
  29. 165.
  30. balkon çocuğu henüz nadir rastlanan bir durumdu. sokakta salçalı ekmek yer, kumda elimizle araba yolu yapar, mahalle maçları yapar, ip atlar, '' anne noolur ezan okunsan bari '' der, saklambaç oynar, toz toprak yutup bisiklet kullanılırdı

    ya şimdi ?

    çocuk emekleme döneminden itibaren anaokuluna verilir, aman çocuğuma sapıklar dadanmasın, kimse kaçırmasın, hastalık kapmasın ...

    bu durum kısmen haklı bir durum olsa da; çocuğa hemen bilgisayar alıp sanal alemin kucağına atmak, daha düzgün konuşamadan cep telefonu almak ona yapılan bir haksızlık değil midir aslında? her şey zamanında güzel değil midir? insanlarla yüz yüze iletişimi öğrenmek varken, iletişimin ilk öğrenilmesi gereken yerde öğrenmek varken; utangaç, içine kapanık, obez olarak hayata başlaması haksızlık değil midir?

    güzel zamanlardır 80' lerde çocuk olmak...
    1 ...
  31. 166.
  32. halis muhlis çalıntıdır.

    --spoiler--

    - Süper Baba'nın müziğini flütle çalmışsanız
    - LC Waikiki veya benetton tüm renkleriyle kıyafetlerinizde önemli markalar olduysa...
    - SHOW TV'nin müziğini hala hatırlıyorsanız dup dıbu dıp dıp dıbı dıp dum... Tabi ki bir de :iyi TV eyç bi bi, eyç bi bi iyi TV
    - Önce hüplet sonra gümlet' hayat felsefeniz olmuşsa
    - Bizimkiler dizisi ertesi gun okul oldugunu bi sureligine unutturduysa
    - Parliament pazar gecesi sinemaları müziğini duyduğunuzda içinizde hala garip duygular uyanıyorsa (yarın okul var hüznü, ailenin seni yatırıyor olmasına duyduğun kızgınlık, o güzel mavinin romantizmi... )
    - Polis Akademisindeki her sesi çıkaran adama hayranlık duyuyorsanız
    - Elm sokağında kabus yüzünden hala yatağın altına bakmaktan korkuyorsanız
    - Chucky yüzünden en sevdiğiniz oyuncağınızı bile göz önünden kaldırmışsanız
    - Okulda coca-cola kutusunu ezip mac yaptiysaniz (kızlar yan yatırıp üstüne tam ortasına ayagı yerlestirip ustune basıp yururlerdi, topuklu ayakkabı gibi olurdu)
    - Apartmanin altindaki zil veya taksi diafonuna basmak müthiş heyecanlı bir yaramazlıksa
    - Tutti frutti çok ayıp ve olağanüstü merak uyandırıcı bir şovsa
    - Dört tekerlekli ayakkabının üstüne takılan patenlerden sonra roller bladeler size büyüleyici geldiyse
    - Bakkala gönderilmenin en güzel yanı küçük sarellenin dibini minik plastik kaşığıyla kazımak veya leblebi tozu yiyip konuşmaya çalışmaksa
    - Aterideki ördek vurmaca oyununda silahın nasıl çalıştığına hala kafa yoruyorsanız
    - Işıklı spor aykkabılar hava atmanın önemli bir unsuruysa
    - Bayramda harçlıklarla aldığınız ilk şey kinder süpriz yumurtasıysa(kağıdını tırnakla yırtmadan dümdüz yapmak da sabır ister doğrusu)
    - Clementine sizde derin izler bırakmışsa
    - Kasete kayit yapilabilmesi icin alt tarafinda bulunan karelerin bantla kapatilmasi gerektiğini öğrenmenin önemini biliyorsanız
    - Commodore 64'de tornavidayla kasetin kafa ayarını yaptıysanız
    - Anne saat kaç, simiiit, birdir bir, çay kahve gazoz, akşam ebesi, dansa davet, çatlak patlak, yakan top gibi kalabalık oynanan sokak oyunlarından sonra anneniz sizi balkondan yemeğe çağırmışsa
    - 'bandıra bandıra ye beni' şarkısını hızlı söylemeye çalıştığınız günler varsa
    - Rönesans sanatçılarını ilk kez Ninja Kaplubağaların ismi olarak tanıdıysanız
    - Tele On diye bir kanalı hatırlıyorsanız
    - Haftasonları çizgi film izlemek için erken kalkmanın ne demek olduğunu biliyorsanız
    - Şirinler geyiğini arkadaşlarınızla mutlaka çevirdiyseniz (Şirine aslında Gargamel tarafından yapıldı... )
    - Beğenseniz de beğenmeseniz de tüm çizifilmleri art arda izliyorduysanız
    - Bir Başka Gece çocukluk hayatınızdaki en görkemli şovsa
    - Pazar geceleri yıkanma günüyse
    - Seden Gürel'in neden öyle giyindiğini şimdi sorguluyorsanız
    - Müzik yelpazesi hayatınıza büyülü yabancı müzisyenler kattıysa
    - Bir sanal bebeğiniz olmuşsa,
    - Tetris'i süper hızla oynayabiliyorsanız,
    - MIRC ergenliğinizin önemli bir parçası olmuşsa(a/s/l ne demek biliyorrsanız)
    - ICQ nun 11 haneli rakamını ezberlemeye çalışmışsanız.
    - Pili bitmesin diye kasetleri kalemle havada sarmışsanız,
    - Çizgifilm şarkılarının ingilizce veya japonca olsa da ezberlemişseniz
    - Kokulu silgiye, deftere, kaleme harçlığınızı yatırdıysanız.
    - Cino,Eti Cin, Eti Puf, ABC, Balık Kraker, Negro, Bonibon,
    - Topitop, Yumiyum... vb çok seviyorsanız ve her zaman yeme kabiliyetiniz varsa
    Sulugöz'ü düşününce bile ağzınız sulanıyorsa
    - Küçük bir kızsanız Sindy ile Barbie'yi karşılaştırıyorduysanız
    - Tsubasa'yı ve küre biçimindeki sahanın sonundaki dev kaleyi hatırlıyorsanız
    - 'Hey Corç versene borç' deyince cevabı hemen yapıştırabiliyorsanız
    - Macarena dansını yapabiliyorsanız
    - TV den çekilmiş çizgifilmli sayısız kere izlediğiniz VHS leriniz varsa
    - Telefonların jetonla çalıştığını hatırliyorsanız
    - istop diye bağırdığımızda renk yakalamaya çalışırken onun aslında stop olduğunu uzun zaman önce çözmüşseniz
    - Saçları renkli ve uzun patlak gözlü çirkin trolleri bile bir furyada satın almışsanız.
    - Capri Sun ın reklamı ve melodisini hatırlıyorsanız.
    - Annenizin mavi ped torbalarını şişirip patlattıysanız.
    - Power Rangers'ın renklerini hatırlıyorsanız
    - Mc Donalds a gitmek için ailenize yalvardıysanız
    - Olacak O kadar, Yasemin'in penceresi, Hadi Anlat Bakalım, Adam Olacak
    - Çocuk, Saklambaç.. gibi programları hatırlıyorsanız.
    - Lambada'nın müziği kulağınızda çalabiliyorsa
    - 'Nereye çufçufluyoruz'un kimin dediğini biliyorsanız.
    - Sayısız joystik kırdıysanız ve gün gelince artık joystik satılmadığını fark ettiyseniz
    - Fame City cennetle eşdeğerse
    - En sevdiğiniz sayı altıysa
    - Prince of Persia'da alttaki dikenlere düşünce çıkan dınnzk sesini ve kanları hatırlıyorsanız
    - Mon Ami 48 lik boyalardaki altın ve gümüş renkleri statü sembolüyse
    - Gençlik hayaliniz Beverly Hills teki havuzlu arabalarsa.
    - Uhuyla oynamanın zevkini biliyorsanız
    - Kolalı jelibonun önce kapağını yediyseniz
    - annenizin poşetler dolusu taso, misket, sporcu kağıtları, gazoz kapaklarını attığını öğrenince ağladıysanız
    - Peçete, kağıt, poşet vb... koleksiyonu yapmışsanız...

    EVET YAŞLANIYORUZ!

    --spoiler--
    2 ...
  33. 167.
  34. hem sokakta oynamak, hem de evde bilgisayar oynamak.
    0 ...
  35. 168.
  36. Kötü grafikli atari oyunlarına zevkle bağlanmaktır.
    0 ...
  37. 169.
  38. 170.
  39. almanyadan gelen ağlayan bebekle bozulacak diye oynayamamak, okula servisle yada anneyle değil yalnız gitmek, okul çıkışındaki herşey satan amcadan leblebi tozu almak, mahalleye gelen çerçiye eski terlik verip keçi boynuzu almak, evcilik oynamak.. bir de en büyük hayal olarak sınırsız dondurma yeme isteği..
    1 ...
  40. 171.
  41. Mahalle dondurmacılarından dondurma almak, azıcık daha koyar mısın? diye üstelemek, Kardeş istiyorum diye balkonlar da ağlamak (çocuktuk tabii o zaman),Spor ayakkabıya kest demek, ayak bileklerine ip takarak,vak vak,vik vik, sakız,düz, çikolata leylek diye zıp zıp zıplamak, arkadaşlara adam olacak çocuğa götürecek annem beni diye hava atmak...
    0 ...
  42. 172.
  43. 16 saat uyuyabilecek kadar eskiden...puslu ve soğuk bir ege kasabasında küçücük bir evde mis gibi filiz çayı kokusuyla uyanmak sabaha...diz seviyesinde gözlemleyebiliyorken hayatı, sobası yanan, camları buğulu küçücük evin camlarına buğudan resimler bile çizemeyecek kadar küçük olmak. puslu camın gerisinden yaprakları dökülmüş kupkuru ağacın dallarını görmek ve tokat gibi şekillenmesi hayatın her adımda.."annneee bittiii" diye bağırmak...benliğin hayallerden daha büyük olduğu o an..ölümü o aslında küçücük olan o benliğe sığdıramamak..yine sıcacık başlayan bi sabahın ertesinde kaybolan dedenin arkasından "nerede?" sorusunun, kabristan denen bi ülkede son bulması..cevapları aslında hep biliyor olmak ama...bilmiyormuş gibi yapmak....
    4 ...
  44. 173.
  45. daha iyi bir durum olarak:'80lerde dünyaya gelmek'
    0 ...
  46. 174.
  47. yüzyılın en son ve en güzel 20 yılını doya doya yaşamak.

    pek çok şeyin keşfine tanık olmuş (ya da olacak) , alaturka (her şeyin doğal olduğu) bir çocukluk , teknolojinin tavan yaptığı bir ilk gençlik ve her şeyin sınırsız bulunduğu bir yetişkinlik yaşayacak çocuktur kendisi.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük