karıncalı tv ekranından çizgi film seyretmek.
trt'nin açılışını ve kapanışını ekrandaki saatten izlemek.
trt açılışında söylenen istiklal marşına eşlik etmek
çizgi film manyağı olmak
oyun manyağı olmak
doyasıya çocuk olmak.
sahip olamadığın şeylerin hayalini kurmaktır.hayal kurup mutlu olmaktır.
(şimdiki çocukların hayalleri anında önlerine geliyor ve hiç bir şeyden mutlu olmuyorlar) .
m.s 80 li yıllarda çocuk olmaktır, yöreden yöreye değişir, eğer 80 li yıllarda türkseniz, atlı göçebe yaşamı sürersiniz, sürekli olarak babalarınızın çine yaptığı saldırılar sebebiyle endişeye düşersiniz. bol bol şaman ayinlerine katılırsınız, ilginç yer altı mağaralarında, şamanlar ve ruhlar arasındaki diyalogu hayretle izler, ve kabilenin kaderini bir an önce öğrenmek istersiniz.
eğer 80 li yıllarda arapsanız çok büyük bir medeniyete sahip olmanın yanında, eşcinsel ve sapkın babalarınız vardır. hele kızsanız hayat size zindandır. sürekleri olarak kabeye, taptığınız puta hediye götürürsünüz.
eğer 80 li yıllarda yunansanız, fen de arap uygarlığı kadar gelişememiş bir toplumda yaşıyorsunuz demektir, babalarınız salak gibi felsefe yapar, ben var mıyım ben yok muyum, dünya neden var? gibi sorularla büyürsünüz, ve savaş sanatlarında da epey güçsüz bir toplumdasınız demektir. lakin zeus a ibadet adına olimpiyatlara katılmak eğlenceli olabilir.
eğer 80 li yıllarda japonsanız, küçük yaştan itibaren ninjutsu eğitimi almaya başlarsınız, klanınızı korumak için sabırlı ve güçlü bir şinobi olmanız gerekir.
eğer 80 li yıllarda çinliyseniz. size iyi bir haberim var. dünyanın en güçlü savaşçıları sizin toplumuzdadır. savaş psikolojisini çok iyi öğrenirsiniz, küçük yaşta çi enerjinize hükmederiniz lakin, bir gün gene türkler moğollar birleşir gelir, sizin savaş sanatları yalan olur. ülkenizi duman ederler, unutmayın türklerle iyi geçinmek istiyorsanız, onlara sürekli olarak vergi ödemeli ve onların suyuna gitmelisiniz, bu yüzden tarlada çalışan bir çocuk olursunuz, çünkü türklere çok borcunuz vardır.
eğer 80 li yıllarda afrikalıysanız, geceniz gündüzünüz hayvanlarla oynamakla geçer.
çocukluğun en güzel yaşandığı dönemdir
site çocukluğu değilde genelde mahalle çocukluğu şeklinde geçmiştir
oyun oynamaktan eve gidilmez, susam sokağının hiçbir bölümü atlanmaz...
o dönemlerde kısacık şortlarla bisiklete bindiğimi, seksek oynadığımı ya da ip atladığımı hatırlıyorum, şimdi aynı yaşlardaki kızları o şortlarla dışarıya çıkarmak ürkütüyor anne babaları.
nereye çufçufluyoruz sözünü kimin söylediğini bilmek kadar zevk verici, lambada kadar eğlenceli, annenizin mavi ped torbalarını şişirip patlatmak kadar haylazca, istop un aslında stop olduğunu öğrenmek kadar dumur edici, şirine'yi asla ve asla gargamel'in yapmadığını bilmek kadar keyifli, ninja kaplumbağaları rönesans sanatçısı sanmak kadar çocukçaydı işte.