kafayi en masum gunleri bile bir slogana takmis bunyeler icin alternatif olarak;
" sevgililer gunu = ezilmis ve terk edilmis sevgililer gunu"
" dogum gunu = dogarken emekci anasina zulm eden emperyalistlerin gunu"
" asure gunu = tuketen topluma inat emekci zerzavati degerlendirme gunu"
" dugun gunu = ezilecek ve .ikilecek mazlum geline sahip cikma gunu"
edit; inandigim her seyin uzerine yemin ederim ki; "kadinlar gunu pkk"nin govde gosterisine donmesin, carptiltilmasin, hakki ile kutlansin" ben de butun sozluk yazarindan, cizerinden ve okuyanindan bir baslik altinda "ben bir esegim" diyerek ozur dileyecegim.
böyle önemli bir günün tarihsel bilgisinden yoksunların, emek cephesinden korkmuşların korkuyla ve ısrarla kadınlar günü diye direttikleri gündür, kadınlar günü diye birşey yoktur, emekçi kadınlar günü vardır.
bana göre her gün kadınlar günü 365 gün kadın her yerde annenizin hasta olduğu bir gün evin ne hale geldigini düşünsenize bence bütün kadınlar emekçi fakat emeğinin karsılığnın alamakta onun yerine hava almaktadir. burda erkekleri de suçlamamak lazım çünkü onları yetiştiren kadınlardır.
8 Mart, dünya emekçi kadınlar günüdür. ikinci enternasyonal kararıdır bu.
postmoderm söylem denen şey dört yanımızı öyle sardı ki, soldan yükselen seslerde bile bu renk çalınmakta kulagımıza...
neymiş efendim... 8 mart bütün kadınların günüymüs ve "emekçi" sıfatı ile darlaştılılamazmış...
emekçi sıfatının kadına kattığı "ezilen" vurgusu, burjuvazinin diliyle üretilmii muhalefete kısa ve özlü bir yanıttır.
burjuvazi elbette "sevgililer günü", "yılbaşı" ya da burjuva ahlakının duyarlılığına yakışır gerekçelerle herhangi birşeye ithaf edilmiş günlerden geri kalan herhangi bir günü, ahlakının utanmaz alaycılığı gereği, metalaştırdığı kadınlara adayabilir. ancak bunun 8 mart olması sadece alaycılık değil aynı zamanda komünist düşünceye yöneltilmiş ideolojik bir saldırıdır. kadın işçilerin katledildiği gün unutturulacak, hatırlanmaması için yerine içi boş birieyler konulacak.
uzun lafın kısası...
emekçi kad?nlar vard?, varlar, varolacaklar...
marx'a göre "emek, zenginler için harikalar yaratır, ama işçi için yoksulluk üretir. saraylar yapar, ama işçi için inler üretir. güzellik yaratır, ama işçi için solup sararma üretir. makine durumuna indirgeyerek barbarlık içine düşürdüğü işçiyi fizik ve törel bakımdan alçaltır; zihin alanını genişletirken alıklığı ve budalalığı işçinin yazgısı durumuna getirir.
emekcı kelımesının gunun anlam ve onemıne sıyası yon kazandıran ve o yuzden kullanılmayan aslında sıyası bıle olsa kadının her ortamda emek verdıgı gundur.
gerçeği 8 mart dünya emekçi kadınlar günü olan fakat kadınlar günü olarak bilinen gün. 1800'lü yılların sonunda 8 saatlik işgünü talebiyle tüm amerika'da eylemler yapılmaktadır. aynı taleple bir fabrikada eylem yapan 129 kadın işçi patronun adamlarının fabrikayı ateşe vermesi sonucu yanarak ölür. bunun ardından büyük protestolar patlak verir. bir kaç yıl sonra clara zetkin adlı kadın komünist önder, işçilerin o dönemki en güçlü örgütlenmesi 2. enternasyonel'e işçi kadınların öldürüldüğü 8 mart tarihinin her yıl anılması yönünde teklif götürür ve kabul görür. o zamandan bu yana 8 mart'ı anarız.
not: tüm kadınlarımızın 8 martını kutlar, cinsel, sınıfsal, ulusal sömürünün olmadığı bir dünya dilerim.
yani komünist manifesto demiş ki, üretmeyen kadını değerli görmüyoruz.. dolayısıyla, ece erken gibi baş açıp kapatan, ebru gündeş gibi dinden, imandan, ne idüğü belirsiz kocadan hayat sürenlerin günü değildir bugün..
yani biraz düşünülürse eğer komünist manifestonun yaptığını söylediğin açıklaması çok manidar ve yerinde..
ve evet annelerimiz de bir emekçidir..
plazada çalışan bir kadın da emekçidir.. bu aşamada modası geçmiş sol söylemlere de ben değer vermiyorum.. daha doğrusu, kara-kuru kamillerin soluna değer vermiyorum..
ve evet bana göre de kadınlar günü değil de emekçi kadınlar günüdür..
günün tam olarak aslı astarı ise bu minvalde midir bilemiyorum.. birisi açıklayıcı bilgi verirse seviniriz..
