fenerbahçe'nin hızlı golü ile başlayıp, galatasaray'ın bogucu hucumları ile devam eden bir ilk yarıya sahip olan karsılasma.
cimbom'un baskılı oyunu fenerbahce'yi 20 dakika kadar kalesine hapsetse de lugano ve selcuk'un etkili oyunları galatasaray'ın hucum organizasyonlarını adeta baltaladı.
galatasaray ikinci yarının ilk 5 dakikası ilk yarı gibi oynamaya calişti ama bu sefer gökhan gönül ve roberto carlos'un bindirmeleri galatasaray savunmasını sallabaş etti. nihayetinde unifeb'li bir dostumun sorusuna şöyle cevap verdim;
--spoiler--
dost : melan ne olur?
melan : gol olur abi..
dost : gollllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllll *
--spoiler--
şimdi maçın teknik analizine gelirsek;
- maçta alex ve gökhan gönül dısında teknik namına tek bir futbolcu dahi yoktu. haaa pardon duran topların usta ismi sabriyi unuttum ! **
- maçın hakemi fırat aydınus'un pek güzel bir yönetim sergiledigi iki taraf için de söylenemez. sanırım galatasaray'ın net olmasa da bir penaltı itirazı vardi. fenerbahce aleyhine kartlar lahmacun gibi çıkarken, galatasaray'ın futbol içinde kabul edilemeyecek çirkinlikte kartlık faulleri es geçildi. servet'in tabanı tekvandoda bile diskalifiye sebebiydi. ama nedense oraya bostan korkulugu gibi dikilen yan hakemden tek bir uyarı dahi gelmedi. ayıptır gunahtır! bu futbolcular ekmegini ayaklarından kazanıyorlar.
- bir de acı bir gercek var ki kadıkoy'de galatasaray feneri yenemiyor kardeşim. aleni bir gercek bu. artık kabullenmek lazım. adamlar geldi yine kızlıgı bozdu. *
- fenerbahce'yi kaybettirmeyen ve gücünü kabul ettiren futbolundan ötürü tebrik ederiz. 5-6 temiz atılacak bir maçtı ama biraz beceriksizlik , biraz da orkun'un güzel performansı bu gece farkı önleyen faktörlerdendi.
fenerbahce nin ders almasi gereken mactir. bu kadar sorumsuz olmaya devam edilirse bes sene sonra mazalah berabere kaliriz, on sene sonra da yeniliriz, allah korusun.
beklenen sonuçla bitmiş maç, ha bâzı fenerliler bugün ayın 8'i diye 8 0 lık bir galibiyet bekliyorlardı takımlarından ama onlara masanın altına bakmalarını söylüyorum buradan.
galatasaray'ın acz içerisinde olduğu görülmüştür aslen. kadro yetersizliğinden teknik direktör yanlışına kadar uzanan eksiklikler zinciri 2 0 yenilgiyi getirmiştir.
goller ise fenerin eze eze attığı türden değil basit hatalardan "bedava gol" görünümünde gelmiştir. ilk golde kademe hatası sonra semih'in çaprazdan şutu ve gereksiz yere açılan 1 orkun. beşikten de yedi golü hâliyle.
ondan sonra çekilen bir fener. carlos kalitesinde iki hücumcu olsa beraberlik olası idi. ikinci yarı beklendi. fener resitali başladı o zaman da. akın akın geldiler çok tehlikeli pozisyonlar buldular ancak orkun'u geçemediler. bir frikik sonucu dönen toptan da ikinci gol geldi nitekim.
feldkamp hakan şükür ve ümit karan'sız çıktı maça. tabi forvet hattı çok zengin ya adamın, onlara yer bulamadı. kim getirdiyse seni.
fenerbahce mizin büyük farkı kaçırdığından dolayı sevinemediğimiz karşılaşma olmuştur. ayrıca gs nin bu kadar hafta lider kalmasının nedeninin fb ile oynamaması olduğu anlaşılmıştır.
bir cok kendini futbol yorumcusu sanan fenerbahcelinin entryleriyle galatasaraya bok atmaya calismasina anlamiyorum.
yenmis olabilirsiniz ki oyun ve oyuncu kalitesi olarak bizden üstünsünüzdür.bunlari söyleyebilirsiniz.
ama zamanında uefa kupasini alan bir takimi o zamanla kiyasmak afedersiniz ama ahmakliktan baska birsey degildir.
simdi burda ahkam kesmelerle olacak birsey de degildir. anadolu takimlarindan yediklerinizi, avrupada sifir cekmeleri, (bkz: bir shevchenko macerasi)ni anlatmak istemiyorum simdi. anlatilacak seylerde degildir cünkü iki takımı o anki durumlarına göre degerlendirmek gerekir. daha bundan sonra nicelerini dinleyecegiz kim bilir.
tanım: fenerbahçe' nin şükrü saracoğlu stadyumunda galatasaray' ı 2 - 0 yendiği maçtır.
ağıt yakılmaması gereken maçtır. öyle ki hiçbir galatasaray taraftarı bugün takımının galip gelmesini haketmemiştir. zaten bu başlıkta yer alan bir önceki entrymde yazmıştım. galatasaray' ın fenerbahçe' ye karşı şansı tutmuyor, olmuyor işte. elbette bu fenerbahçe' nin disiplinli futbolu ve güzel golleriyle aldığı galibiyeti görmeye engel değildir. gerçekten tebrikler.
bir de galibiyeti kaldırmayı bilmek vardır, bu kesinlikle bir karakter meselesidir. evet, türkiye' nin en önemli maçını kazanmış fenerbahçe, ama kaldırmayı kimse bilememiş, galatasaray' a sataşmalar, hatta hakaretler. fenerbahçe' nin geçen sezonki şampiyonluğunu kutlayan bir galatasaraylı olarak üzüntüyle izliyorum fenerbahçeli dostların tutumunu. kazandınız kabul, tebrikler, ancak bunu kaldırmayı da bilin lütfen.
anlayamadığım bir nokta da diğer rakip takım taraftarlarının sevinç naraları. bu maçta beşiktaşlı futbolcular oynadı da ben mi farketmedim?
aslında galatasaray açısından hayırlı bir mağlubiyet oldu. hatalarını görüp telafi etme şansı yakaladılar. bugün galatasaray' ın galip gelme durumu söz konusu olsaydı, daha takımın başına geçmeden kalli' yi ve sahaya ayak basmadan futbolcuları acımasızca eleştiren pek değerli taraftarımızın söz hakkı olmayacaktı.
sözün özü; tebrikler fenerbahçe...
galatasarayın sabri ve barış gibi kafası kesik tavuk misali sağa sola koşuşmaktan başka bir becerisi olmayan iki şuursuz kişiyi orta sahaya dikerek oynamaya çalıştığı müsabaka olmuştur kendisi.
Karl Heinz Feldkampın bu maçtan sonra saha ya sürdüğü yanlış ilk 11 le bir kez daha futbol bilgisinin ne kadar profesyonel ve geniş olduğu konusunda şühpe duyduğum maç olmuştur.
ofsat'ta temel kural, topun ayaktan çıkma andır. Ancak ofsayt olduğu iddia edilen bu golde,ancak top ayaktan çıktıktan sonradır ki fenerbahçeli 2 oyuncu galatasaraylı oyuncuların ileri fırlaması sonucu geride kalmışlartır. Top ayaktan çıktığı anda değil. oynat youtube arkadaşlar görsün.
galatasaray ataklarında fenerbahçe defansı hatalı davranmamış, galatasaray'ın becerekli oyuncuları kale içine çok rahat girmelerine rağmen fenerbahçe defansına topu hep kale önünde kaptırmıştır.
ama fenerbahçe ise galatasay defansını sağlı sollu ataklarla maymun etmiş ve son vuruşu, çoğu kaleyi sıyırarak, dışarı şutlamıştır. şansızlık işte.
maç taraftar gözüyle ancak statda izlenir. Çünkü amaç sadece maç izlemek değil, bağırmak çağırmaktır. Ama televizyon önünde el insaf. Göz var nizam var.
uzun süredir bir derby'de en kaliteli hakemin olduğu maçtır. 45 bin kişi önünde 3 büyüklerden birisine doğrudan kart göstermek göt ister. Ve o göt hakemde vardı.
Ayrıca maçın 77. dakikasında kırmıza kart verildi. geriye kalan 13 dakika çok uzun bir süredir. Bu gözler ne son dakika maçları izledi. Yenmek isteyen oynardı zaten. Ki fenerbahçe yenmeyi daha çok isteyen takım olduğunu gösterdi.
bir fenerbahçe taraftarı olarak hiç zevk alamadığım maçtır. ben kıran kırana geçen, kemik seslerinin duyulduğu, topun bir o kalede bir bu kalede olduğu, son dakikalarında zor nefes alabilceğim bir fenerbahçe - galatasaray derbisi izlemek istiyorum. iki takım sahaya çıkıyor, fener rahat rahat oynuyor,golleri fener atıyor, maç bitiyor fener 3 puan alıyor. yıllardır değişmedi.
galatasaray'ımızın geleneği bozmadan bizi yine üzdüğü maçtır. Ama herşeye rağmen galatasaray iyi yolda olduğunu göstermiştir. O genç oyuncuların gayet soğukkanlı olduğunu göstermiştir. Bu günler geçicidir. Galatasaray'ın önünde kimse duramayacaktır, bunu herkes görecektir. Galatasaray akıllı bir kararla feldkamp'ı galatasaray'ın başına getirmiştir. Bu, galatasaray'ın yine eski formuna kavuşmak için yeni bir adım atmasıdır. Ey galatasaray'lı sen sakın üzülme kötü günler yavaş yavaş geride kalıyor, galatasaray eski günlerine yavaş yavaş yaklaşıyor.
fenerbahçemizin galatasarayı her sene olduğu gibi kadıköyde bu sene de yendiği maçtır.
açık konuşmak gerekirse son yılların en heyecansız, en tatsız derbisini izledik dün akşam, herşey baştan belliydi aslında.
ilk dakikalarda gelen fenerbahçe golü sonrasında gs hücumları, ikinci yarıda ise adeta bir fenerbahçe resitali vardı sahada.
fenerbahçe daha hırslı ve istekli oyunuyla muhteşem taraftar desteğini de alarak kazandı maçı.
yani her sene yaşayanan terane.
biz alıştık artık buna.
maç sonunda uğur boral'ın polat alemdar'a özenip galatasarayın namağlup olmasının tek sebebi bu zamana kadar fenerbahçe ile karşılaşmamasıdır demesi geceye renk katmıştır.
hani türk takımları manchester deplasmanına ya da ne bileyim barcelona deplasmanına gider hiç bir umudu olmaz aman fark yemeyelim, ezilmeyelim düşüncesi olur ya işte galatasaray için de istanbul un anadolu yakasına geçerken bu düşünceyle geliyor.
iddiaya girecek herif * bulamıyorum.maçtan sonra arıyorum herifleri * "abi biz zaten fenere banko çekmiştik" * kızmıyorlar bile
bir de maçtan kendine pay çıkaran bjk lilerde bırakın artık başkalarının * tezahüratlarını kendinize mal etmeyi. aman ben de için işinde olayım bizimde lafımız geçsin bırakın bu işleri. bak biz sizin gs maçlarınızda kendimize pay çıkarıyoz mu hiç.
geleneğin bozulmadığı karşılaşmadır. Kadıköy'deki son 9. maçı da Fenerbahçe kazanmıştır. Galatasaray'ın son Kadıköy galibiyeti -ki mesela Arda Turan 11 yaşında olup sosyal bilgiler, hayat bilgisi gibi derslerle ilgilendiğinden henüz gerçek hayatı tam kavrayamamıştı bu maça kadar- ekşi Sözlük'ten bile önceki bir zaman dilimini teşkil ettiği için Galatasaraylı arkadaşlarımızın misilleme gösterebilecekleri bir entryleri bulunmamaktadır konuyla alakalı. Yani nasıl bir acıdır acaba? Yaşamayan bilemez demi? Yaşamadık bilemiyoruz...